Şehid Abdulfettah İsmail
( 29 Ağustos 1966 )
"..ALLAH en büyüktür!..
Kabe'nin Rabbi'ne yemin olsun ki umduğuma nail oldum..."
Şehid Abdulfettah Abduh, Mısır'da İhvan'ın gerçek misyonunu üstlenenlerden biridir. Üstad Hasan el Bennaya en yakın olanlardan biri olup Üstad'ın şehadetinden sonra müslüman kardeşlerin vahdetinin sağlanmasında ve saflarının düzeltilmsinde büyük rolü olmuştu... Özellikle İSKENDERİYE şehrinde ihvan cemaati'nin oluşmasında büyük emeği geçmiştir. Onun fedakarlığı ve gayretliliği herkes tarafından bilinen bir durum haline gelmişti. Hatta arkadaşları O'nu " BEŞ VAKİT NAMAZINI BEŞ VİLAYETTE KILAN" şahıs olarak nitelendiriyorlardı.
Abdulfettah Abduh'un en büyük emeli ALLAH yolunda şehid olmaktı. Kendisiyle birlikte zindanlarda işkence görerek şehid olan arkadaşlarına bakıp kendisininde şehid olmadığına hep hayıflanıyordu.
Tutuklu bulunduğu süre içerisinde cemeatle ilgili bilgileri elde etmek için onca işkencelere hatta üzerinde vahşi köpekleri salmalarına rağmen hiç bir taviz vermeyip boyun eğmemiştir.
Hapisten çıktıktan sonra hanımı ABDULFETTAH'ın durmunu şöyle anlatıyor: " Hapishaneden çıktıktan sonra sağlam kalan tek bir akidesini gördüm... Ayaklkarı, koları ve yüzü parçalanmıştı. Hatta gözlerini dahi kaybetmişti."
ŞEHİD ABDULFETTAH geceleri abid gündüzleri mücahiddi. Geceleri çok namz kılardı. yakınları onun hiç uyumadığını sanırlardı.
ZEYNEB EL-GAZALİ ANLATIYOR:
" Bir gün ŞEHY ABDULFETTAH ile görüşmek için sözleşmiştik. Sabah saat 9.00 olduğunda kocam ABDULFETTAH'ın geldiğini oturma salonunda beni beklediğini söyledi. Onunla görüşmek için salona çıktığımda koltukların birinde uyduğunu gördüm. Üzerini örtüp br süre dinlenmesini bekledim. Uyandığında yemesi için kendisine yemek hazırlamıştık. Yemesini istedik ama Melik Mescidi'nde randevusunun olduğunu hemen çıkması gerektiğini söyledi. Ve bana 300 cüneyh emanet verdi.Kendisine camiiye vaktinde gidemiyeceğini söyleyerek taksiyle gitmesi için bir miktar para verdim ve aramızda şu konuşma geçti:
"- Bunu 300 cüneyhin içinden mi aldın ?"
"- Hayır bu kendi param."
"- Bu parayı al müslüman kardeşlerin parasına ekle..."
"- Bu saatten sonra randevuna taksisiz yetişmen mümkün değil. "
"- Beni bekleyen ALLAH'ın askerleridir. Kendilerine ulaşıncaya kadar beni beklerler."
"- Ben taksiye biniyorum işlerimide ertelemiyorum. Davet görevimi aksatmadan yürütüyorum."
"- Bu imtihanda sen başardın... Belki de ben başaramam."
İşte verdiği söze bu kadar itina gösteren ve müslümanların parasını taksiye vermekten çekinen Abdulfettah...
Şehid Abdulfettah İsmail, ölümünün son anlarına kadar bu gayretliliğini ve fedakarlığını sürdürdü.
İdam fermanı okununca sesini şöyle yükseltiyordu...
"- ALLAH en büyüktür. Kabenin Rabbine yemin olsun ki umduğuma nail oldum."
Abdulfettah İsmail, Seyyid Kutup'la birlikte yargılanarak idam edilmiştir.