Geçtiğimiz günlerde Hayri İnönü’nün oğlu evlendi.. Düğüne katılım ve gönderilen çelenkler Mustafa Sarıgül’ün üzerinin çizildiğini gösteriyor..
Sarıgül kolay kolay teslim olmayacaktır.. Ama öte yandan Sarıgül’ün attığı her adım yakından takip edilecektir. Düğün, yeni yıl derken, hesaplaşma bir süre için ertelenecek. Ardından Sarıgül’ün istifası ya da ihracı gündeme gelecek.. Sarıgül istifa edecek olursa tek başına gitmeyecektir.Şişli belediye meclisinin CHP’li üyelerinin tamamı istifa edebilir.. Ve hepsiSarıgül’ün liderliğinde yeni kurulacak partiye geçebilir.. Ve Sarıgül CHP’ye karşı bir intikam savaşı başlatacaktır. Aksi halde siyasi hayatı biter.. Tabii eğer savcılar ve siyasi rakipleri yakasını bırakırsa.
Sarıgül farklı, ilginç bir kişiliğe sahip. O da ayrı bir “Cemaat”. Yerli ve yabancı, derin yol arkadaşları ve sponsorları var.. Bu yeni durumdan sonra riskli bir kumara ya da Rus ruletine dönen bu siyasi hesaplaşmada, derin güçlerin nasıl bir tavır takınacaklarını bekleyip görmek gerek.
Siyasetin baronları Sarıgül’ü çizmiş gibi gözüküyorlar.. Sermaye Hayri İnönü’nün yanında yer aldı.. CHP içinde Kılıçdaroğlu zaten Sarıgül’den kurtulmak istiyor gibi idi. Bu olay bir fırsat oldu sanki.. Ama Sarıgülhesaplaşma yolunu seçerse partiye ciddi anlamda zarar verebilir.. Hayri İnönü’nün işi de hayli zorlaşır o zaman.. Sarıgül ekibi her adımda, bundan böyle Hayri İnönü’nün önünü kesebilir ve onu başarısızlığa zorlayabilir..
Hayri İnönü yabancı biri değil CHP ve Sarıgül için. “Aileden biri”. HemKılıçdaroğlu’na yakın, hem de düne kadar Sarıgül’le bir arada idiler.. Bugün eleştirdikleri Sarıgül’ün dünkü icaatlarının arkasında Hayri İnönü’nün imzası olduğunu unutmamak gerek.
İnönü ve Sarıgül daha düne kadar kanka idiler.. Hatta, Sarıgül, İnönü’den tarihi boş bırakılmış imza mektubu bile almış.. Hayri İnönü seçilecek, sonra istifa ettirilecek, ardından Hayri İnönü’nün yerine Sarıgül’ün oğlu geçecek.. Şimdi, o istifa mektubunun Özkes tarafından alınıp imha edildiği söyleniyor.. Tabii iddia doğru ise ve o mektup ortaya çıkarsa bu durumCHP’nin hukuk ve siyaset, demokrasi ve siyaset etiği anlayışı için ağır bir darbe olurdu..
Gelinen noktada CHP’nin, Hayri İnönü’nün ve Sarıgül’ün işi çok zor. Geri adım atamazlar, ileri de gidemezler.. Kim kimi suçlarsa suçlasın bunun faturası her üçüne birden çıkar.. Ama sessiz de kalamazlar. O zaman bu kirli işler ve ilişkilerin üstü örtülmüş olur. Çünki Hayri İnönü ve Sarıgülarasındaki kavga ile ilgili olarak tarafların basına yaptıkları açıklamalar, internete düşen iddialar ve belediye çevresinde dolaşan dedikodular mide bulandırıcı.. Bunların üzeri örtülürse CHP’nin yolsuzluklarla mücadele, şeffaflık, demokrasi teahhütleri havada kalır. Bu iddiaları soruşturmaya kalkarlarsa ortaya çıkacak gerçekler CHP için hüsran olabilir.. CHP bu işin üzerine gitmese bile, taraflar arasındaki kavga, iddialar, dolaşan söylentiler, en tehlikeli gerçekten çok daha vahim iddialar.. Kaldı ki, genel kanaat bu hesaplaşma burada bitmeyecek.
Dahası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı basında ve internetteki iddiaları soruşturabilir.. İçişleri Bakanlığı iddialarla ilgili Şişli Belediyesi’ne müfettiş göndererek hesapları inceleyebilir. Yani bu işin sonu büyük bir ihtimalle mahkemede biter.
AK Partili belediye meclis üyelerinin israf ve borç yükü, yolsuzluk veusulsüzlük, rüşvet ve torpil iddiaları ile ilgili belediye meclisini harekete geçirmesi bekleniyor. Tabii büyük ihtimalle İçişleri Bakanlığı müfettişleri de harekete geçecektir.. Kamu İhale Kurumu, Rekabet Kurulu gibi daha bir dizi anayasal kuruluş bu iddiaları soruşturacaktır. Tehdit ve gasp iddiaları var.. Hatta bu iddiaların bugüne kadar soruşturulmamış olması da ilginç.. Seçim öncesi böyle bir durum CHP’de zaten bir süredir kaynayan kazanın taşmasına sebeb olabilir.. Bakalım Karayalçın bu ifritten sualin düğümünü nasıl çözecek?.. Kılıçdaroğlu onu tam da kritik bir zamanda mayınlı bir tarlaya sürdü..
Bu krizi çözemez ise, 23 Nisan il başkanına döner. Bu skandal örtülemez.. Yanlış bir adım, daha zor, içinden çıkılması daha zor şartlara sürükleyebilir partilerini.. Bu işin üzerini örterse, inandırıcılığı kaybeder.. Sorunu çözmeye kalkarsa, bir kanadı karşısına almak zorunda.. Bu da kavgaya yeni bir boyut kazandıracaktır.. Bu iş, Karayalçın’ın boyunu aşar.. Çatışmanın her iki tarafı daha düne kadar fikir ve eylem birliği içinde idi.. Kimi, neyi, nasıl savunacaksınız..
Şişligate olayı, seçim öncesi CHP’nin başını en çok ağrıtacak konuların başında geliyor..
Bu kavganın galibi olmaz.. CHP de, Sarıgül de, Karayalçın da, Hayri İnönüde, Şişli Belediyesi de ve tabii Kılıçdaroğlu da bu işten ağır bir yara alacaktır.. Bu iş burada bitmeyecek göreceksiniz.. İkili arasındaki kavga Doğan grubuna, Koç grubuna uzayacak. Sarıgül’ün izcilerine gelecek sıra..
Şişli ve Beşiktaş derin yapılar, derin sermaye, derin diplomasi, ilaç firmaları için hayati öneme sahip. Ankara’nın Çankayası neyse, stratejik özellikleri ve beyaz Türklerin işleri açısından Beyoğlu, Beşiktaş, Şişli o ayarda yerler. Hâlâ Beyoğlu’nu kaybetmenin acısını sindiremediler..
Sarıgül ve İnönü aslında düne kadar birlikte hareket ediyordu.. Birbirlerine karşı ve birlikte sorumlu oldukları işler, kurdukları ilişkiler var. Derin Media, Derin Sermaye ve Derin CHP’nin derin bağları bu çatıda gizli..Sarıgül onlara göre Kılıçdaroğlu gibi sıradan biri, İnönü ve eşi ise ailedenbirileri.. Ah CHP, ah! Kürtlerden, Alevilerden, Sünnilerden, gayrimüslimlerden özür dileyecek misiniz, dilemeyecek misiniz?. Bir gün özür dileyip, öbür gün Mustafa Kemal’in, İsmet İnönü’nün mezarına gidip saygı duracaksınız! Nasıl olacak bu iş..
Sarıgül Genel Başkanlık hayalleri kuruyordu.. İstanbul’a başkan olacaktı, olmadı milletvekili olacaktı. Ama geldiği yer kötü bir final oldu.. Oğluüzerinden, perde arkasından Şişli’yi yönetmeye kalktı. Olmadı. Eski yardımcısı ile kavga etti. İş; skandal, yolsuzluk iddiaları, tehdit ve şantajla, mafiaya kadar uzadı.. Nazlı İnönü’nün açıklamaları bardağı taşıran son damla oldu.. Artık işin gizlenir yanı kalmadı. Mızrak çuvala sığmıyor. OlaySarıgül’ün siyasi kariyerini sonlandırırken, seçim öncesi CHP için ise tam anlamı ile bir rezalete dönüştü.. Artık olaya savcılık el koydu. Diğer birçok belediye görevlileri, belediye meclisi üyeleri gelişen olaylar karşısında şaibe altında.. Gelinen noktada CHP’liler ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Elleri ayakları boş değil, tuttukları iş değil.. Dostlar alışverişte görsün kabilinden bir şeyler yapmaya çalışıyorlar işte..
Mevcut dertleri yetmiyormuş gibi, şimdi bir de başlarına Şişli olayı çıktı.
Sahi Sarıgül CHP’ye genel başkan olacaktı. İstanbul’a başkan olmak istiyordu değil mi? Şişli de olanlara, ya da konuşulanlara bakınca, “Allah korumuş” diyor insanlar.
Selâm ve dua ile..
yeniakit