ABD destekli Etiyopya güçlerinin, komşu Somali’deki İslamcı yükselişi bahane ederek başlattığı işgal, birinci yılını doldurdu. Uluslararası toplumun gözü önünde ve Afrika Birliği’nin aczi sayesinde sessiz, sedasız devam eden işgal, başkent Mogadişu’da 6 bini aşkın sivili canından ederken, 1.5 milyon kişinin de evlerini terk etmek zorunda kalmasına neden oldu.
Yerel insan hakları örgütlerinden “Elman Barış ve İnsan Hakları Örgütü”, Mogadişu’daki çatışmalar nedeniyle 2007’de 8 bin 516 kişinin de yaralandığını açıklarken, kurumun başkanı S.Ali Ahmed, ülkedeki sivil ölümleri nedeniyle Etiyopya ordusu ile Etiyopya destekli Somali geçici hükümeti güçlerini suçladı. “Uluslararası toplum, Etiyopya’nın çekilmesi için müdahale etmeli” diyen Ahmed, “ABD, Etiyopya’nın Somali’de kalması için bu ülkeye destek vermeye devam ediyor” dedi.
Etiyopya, 1991’den bu yana iç savaşın pençesindeki Somali’yi İslamcı güçlerin “şerri”nden kurtarmak bahanesiyle 2007 yılının ilk günlerinde işgal etmişti. İslamcı çatı örgütü “Şeriat Mahkemeleri Birliği” (UIC) arkasındaki halk desteği ile başkent Mogadişu da dahil, ülkenin büyük bir bölümünü kontrolü altında bulunuyordu.
Somali geçici hükümetinin “daveti” ile işgale başlayan Etiyopya birlikleri, ocak ayında başkent başta olmak üzere ülkenin kimi bölgelerinin kontrolünü eline geçiren Şeriat Mahkemeleri’ni bozguna uğratmıştı. O tarihten itibaren de ülkede şiddet dinmemiş, özellikle Mogadişu’da devam eden çatışmalar, can almaya devam etmişti.
Vekil savaşı
Öte yandan ABD, uluslararası arena önünde, Somali’deki Etiyopya müdahalesine karşı olduğunu bildirse de, Addis Ababa’ya yönelik mali ve askeri desteğini sürdürüyor. Uzmanlar, ABD’nin, Afrika’daki en yakın müttefiki, Hıristiyan ağırlıklı Etiyopya’nın Somali’deki varlığını “vekil savaşı” (proxy war) olarak nitelendiriyor. ABD’nin, Somali’yi “terörle mücadele”nin son cephesi olarak gördüğü ifade edilirken, ülkedeki Etiyopya varlığı da, Afrika’nın Ortadoğu’ya açılan kapısı konumundaki Somali’nin jeopolitik öneminin yanı sıra, istikrasız siyasi ortamına da bağlanıyor.
Somali’deki Şeriat Mahkemeleri Birliğini, El Kaide ile bağlantılı olmakla suçlayan ABD, Etiyopya ile sınır anlaşmazlığı bulunan Eritre’yi de UIC’ye destek verdiği iddiasıyla “terörist devlet” ilan etmeye hazırlanıyor. 1990’lı yıllarda Somali’ye yaptığı operasyonda hezimete uğrayan Beyaz Saray, Afrika’daki çıkarları açısından kıtada yeni bir karargah kurmaya da hazırlanıyor.
Etiyopya zorda
Yoğun Amerikan desteğine rağmen Etiyopya’nın, Somali’deki durumu ise gün geçtikçe zor bir hal alıyor. Bir yandan Somali’deki İslamcı gerillalar savaş halinde olan Addis Ababa, ülkenin Somali ile sınır bölgesindeki Ogaden’de de ayrılıkçı “Ogaden Ulusal Bağımsızlık Cephesi” (ONLF) ile mücadele ediyor. Üçüncü cepheyi ise Eritre merkezli “Somali Bağımsızlık İttifakı” (ALS) oluşturuyor. Birden fazla cephede savaşmanın, Etiyopya için her geçen gün daha da zor bir hal aldığını belirten Londra merkezli “Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü” (RUSI) Afrika Programı Şefi Knox Chitiyo, “Etiyopya hükümeti her yönden yara almış durumda. Askeri bir zafer umudu olmayan çok cepheli bir savaşla yüz yüze” ifadelerini kullandı. Buna rağmen Etiyopya’nın, Somali’nin Hiran Bölgesi’ne yeni asker konuşlandırdığı da ifade edildi. Köylülerin aktardığına göre Galgadud bölgesinden ayrılan bin kadar Etiyopya askeri Hiran’ın Cavil kentine konuşlandı. Cavil, Etiyopya-Somali sınırında bulunuyor.
Bu arada Afrika Birliği’nin (AU) Etiyopya’nın askeri taleplerini yerine getirmek konusundaki isteksizliği de, Addis Ababa’nın işlerini daha da karmaşıklaştırıyor. Etiyopya, AU’nun BM’nin de desteğiyle Somali’ye uluslararası askeri güç göndermesi halinde, Somali’den çekileceğini açıklamış olsa da, Birliğin işi ağırdan alması Addis Ababa’nın elini kolunu bağlıyor.
Evrensel