1995 yılında Srebrenica"da binlerce kişi BM tarafından güvenli bölge ilan edilen ve Hollandalı askerlerin görev yaptığı Poticari kamp alanına sığınmıştı. Hasan Nuhanovic kampta Hollandalı askerlerin tercumanı olarak kampta görevliydi.
Nuhanovicin annesi, babası, kardeşi 11 temmuzda işlenen soykırım kurbanı, ailesi tercümanı olduğu kampta şehit edilenlerin arasında.
Katliamı yaşayan canlı şahid.
Hasan Nuhanivic Srebrenica da işlenen soykırımı dünyaya duyurmak için bir çok çalışma yaptı halen de yapıyor...
Kendisi ile uluslararası savaş suçluları mahkemesinin son kararı ve soykırımla ilgili söyleşi gerçekleştirildi.
- Uluslararası savas sucluları mahkemesinin Srebrenica da yasanan toplu katliamla ilgili aldıgı son kararı nasıl degerlendiriyorsunuz?
Bu biraz komplike bir olay . Karar Sırbistanın yapılan soykırımda suçlu ve suç ortaği olmadiği yönünde, fakat soykirimi engellemediği için suçlu oldugu yönünde alındı.
Olan şey, Sırbistan en düşük düzeyde yargılandı(yani olabilecek en hafif suctan). Mahkeme Sırbistanı, yapılan soykırım ya da ortaklıktan dolayi, daha yuksek bir seviyede yargılamış olasaydı, bu durumda, Avrupa ülkeleri ve Amerika da otamatik olarak düşük seviyede yargılanan ülkeler durumuna düşecekti (soykırımı engellemediklerinden dolayi) Sırbistan en düşük seviyede yargilaniyor, böylece Avrupa ve Amerika suçlu değil çünkü daha düşük seviye yok. Sırbistan daha yüksek bir seviyede suçlu olarak ele alınsaydı uluslararası birlik soykırımı engellemediği için suçlu durumda olacaktı. Uluslararası birlik kendini düşünerek bütün davayı yok saydı, çünkü aksi taktirde kendileri soykırıma izin verdikleri için suçlu duruma düşecekti.
Türk halkına neler söylemek istersiniz, mesajınız nedir?
Bunu birkac sene önce zaten Türklere söylemiştim.
Türkiye"yi kışkırtıyor, tahrik ediyor ama Turkiye hiçbir zaman “siz Turkiy"ye nasil ithamda bulunuyorsunuz” diye sormuyor.
5-6 yıl önce uluslararasi bir organizasyonda çalıştım. sırp bir genç de benimle çalışıyordu. Tercumandi. Şöyle derdi ..Müslümanlar ,Türkler, eğer Milosevic isteseydi bütün Bosna"yı alabilirdi, bunu yapabilecek güce ve donanima sahipti ama yapmadi, Saraybosna"yi düzleyebilirdi .Aklınca Milosevicin iyi oldugunu ifade etmeye çalışıyordu .
O kadar gücü vardı neden Türkiye"ye saldirmadi? Türkiye"nin o zaman 1 milyon askeri vardı.
Sayet seni Türkler rahatsiz ediyorsa git onlari rahtasız et. Bu, bu ülkedeki sırplarin da artik anlamasi gereken bir sorun. Onlar da ne istediklerini bilmiyor. Onlar 2-3 günde Srebrenica"da 10.000 insani katletmekle Türklerden intikam alınacağını düşünüyor.
Enterasan bir hikaye daha.. bu tipik bir hikaye değil , insanlar bu yönde pek düşünmüyor.
Srebrenicada Bajan Basta ve Titovo Ujice adinda iki yer var. sırbistantandaki sırplar savaşta Drina nehrini geçip geliyorlar(biz buna cetniklerin tatili diyorduk), bi tepe var oraya geliyorlar ve bütün tatil boyunca müslümanları öldürüyorlar, iş günlerinde Banja Pasta da calışıyorlar, yine tatilde mermi sandiklarini alıp, raki eşliğinde topları atesleyip müslümanları, kadin ve cocuklar öldürüyorlar.
1992, 1993 yılı .Cuma günü akşamı onlar Türkleri öldürmeye gidiyor, ve Pazar günü Pazartesi işlerine devam edebilmek için geri dönüyorlar, ve bu çetniklerin eşleri arabalara binip Sırbistandan Türkiye"ye gidiyorlar, Pazar günü dönüyorlar ve Turkiye"den satın aldıkları pantolonları pazarda sırplara satıyorlar ve hafta sonu yine Türkleri öldürüyorlar.
Bu cok derin bir sorun, ben bunun üzerine sırplara sormak isterdim “onlar kendilerinin ne yaptıklarını biliyorlar mi?” bu tür düşünce tarzı sırpların ne yaptıklarını kavramaları için cok önemli, ne istiyorlar ve ne yapiyorlar. Kendileri de bilmiyor bunu.
Amerikalilar fundamentalizmin(?) Bosnada yayildigini soyluyorlar..
Savaş sırasında Bosna"da müslümanlar öldürüyorlar, Kaddafi Belgrad"da Milosevicegeliyor ve büyük bir şerefle kabul ediliyor ve sonrada Bosna"nın fundamental(?)güçlerleortak oldugunu söylüyorlar.
Milosevic bütün savaş boyu Saddam Huseyne mermi sattı. Vigosca (Bosnada bir şehir) da üretilip Saddama satılan mermi, roket vb. Bu konuda haberleri okudum.
Dünyadaki resim hiç bir zaman siyah beyaz değildi, sadece resme olan alaka siyah beyazdı. Gerçek resmi görmek alakaya bağlı idi ve alaka göstermek paraya… söz konusu olan şey Sirbistanin da içinde yer aldığı büyük zulümler, Bosna"da dünya baskıcılarının çıkarlari korunma altına alındı.
Amerika ya da diğerlerini eleştirme gibi bir niyetim yoktu. Ben sadece konuyla alakalı kendi düşüncelerimi dile getirdim.
Mayıs - 2007 - Saraybosna
Bosnadayanışma