Mayıs ayının sonunda Sudanlı bir kadın olan Amal Hassan, başkentin kuzeyindeki Bahri banliyösünde 30 dakikalık bir yolculukla annesini ziyaret etmek için Büyük Hartum'un batı banliyösü Omdurman'daki evinden ayrıldı. o zamandan beri evine, kocasına ve üç çocuğuna döndü.
Hassan'ın kaybolmasına benzer şekilde, Sudanlı genç kadın Saba Balola Mukhtar'ın (17 yaşındaki) ailesi, Omdurman'ın batısındaki Umbada mahallesinde kaybolan kızının bulunması için yardım istemek üzere fotoğrafını sosyal medyada yayınladı. , 18 Mayıs'ta ve henüz ailesinin yanına dönmedi.
Sudan'da Abdel-Fattah Al-Burhan liderliğindeki ordu ile Mohamed Hamdan Daglo "Hamidti" liderliğindeki Hızlı Destek Kuvvetleri arasında iktidar için savaşın patlak vermesinden bu yana, birçok kayıp genç kadın ve kadının fotoğrafları sosyal medya platformlarında yayılıyor. ailelerinin telefon numaralarıyla birlikte.
Bu bağlamda, "Shieha" olarak bilinen kadınlara yardım amaçlı Afrika Boynuzu girişimi, "hala kayıp olan yaklaşık kadın sayısının 31 olduğunu ve artabileceğini" belirtti.
Kayıp kişilerin sayısını belgeleyen inisiyatif, "Agence France Presse"ye yaptığı açıklamada, "Damgalanma korkusuyla kayıp kişilerin bildirilmesinden kaçınılması ve benzeri nedenlerle sayının bundan çok daha yüksek olduğuna inanıyoruz. ." dedi.
İki askeri lider arasındaki savaş şimdiye kadar en az 3 bin 900 kişinin ölümüne ve yaklaşık 3,5 milyon kişinin başkentte ve Darfur bölgesinde yoğunlaşan çatışma alanlarından uzakta, sınırlar içinde veya sınırların dışında yerinden edilmesiyle sonuçlandı.
Çeşitli türlerde ağır silahların kullanıldığı şiddet eylemleri, çatışma taraflarından birinin hizmet amaçlı kadın kaçırmakla suçlanmasının yanı sıra sivillerin tehlikeye atılma olasılığını da artırmaktadır.
Açıklamada, Obaid ailesinin ifadesine göre, kızların ve kadınların "Yaralı askerleri sarmak ve yemek pişirmek için Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından kaçırıldığı" belirtildi.
Sayha örgütü, Dagalo güçleri açıkça suçlanmasa da, örgütün kayıp kadın ihbarları almasına rağmen "Kaybolmaların arkasında Hızlı Destek Güçleri'nin olduğuna" inanıyor.
Bölgesel inisiyatif, bu varsayımın "kayıp olan bazı kadınların, Hızlı Destek Güçleri tarafından şiddet ve gözdağı yoluyla kötü sağlık ve güvenlik koşullarında yemek pişirme ve çamaşır yıkama gibi görevleri yerine getirmeye zorlandıklarını belirtmeleri nedeniyle" ortaya çıktığını açıkladı.
Geçen ay inisiyatif, Hızlı Destek Güçlerinin "kadınları ve kızları Kuzey Darfur'un belirli bölgelerinde kaçırıp rehin tuttuktan sonra fidye karşılığında serbest bıraktığını veya belki daha sonra pazarlarda sattığını" belirten bir bilgi aldı. "
Girişime göre fidye miktarı bazen 30 milyon Sudan pounduna (yaklaşık 54 bin dolar) ulaştı.
Sudan Zorla Kaybetme Mağdurları Grubu, "savaş sırasında 430 kayıp kişi ihbarı" kaydettiğini söyledi.
Başkentten yerinden edilmiş binlerce insanı alan Wad Medeni'deki (Hartum'un 200 km güneyindeki) polis karakollarına kayıp erkek, kadın ve çocukların isimleri bildirildi.
Gruptan bir avukat olan Othman Al-Basri, "Hayatta kalanlardan duyduğumuza göre, gözaltı Hızlı Destek Güçleri tarafından gerçekleştiriliyor" dedi.
AFP'ye konuşan Çevik Kuvvet'ten bir kaynak, "Güçler kimseyi kaçırmadı, biz sadece suça karışan bir kişiyi gözaltına aldık" dedi.
3 Temmuz'da Bahri'nin kuzeyindeki Halfaya Direniş Komitesi, Hızlı Destek Güçleri üyelerinin "iki genç kadını evlerinden kaçırdıklarını" ancak mahalle sakinlerinin ayrılıp protesto etmesi üzerine serbest bırakıldıklarını duyurdu.
Komisyon ayrıca, Halfayat al-Muluk'ta dört kızın Hızlı Destek Güçleri tarafından gözaltına alındığı üç ayrı olay olduğunu bildirdi. Kızlar, aileleri ve mahallelinin çabaları sonrasında geri verildi.
Direniş komiteleri, 2019'da Ömer El Beşir rejimini deviren askeri darbenin ardından sivil yönetim talep etmek için protestolar düzenleyen ve çatışmanın üç ay önce başlamasından bu yana aktif olarak destek sağlayan popüler gruplardır.