Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Temsilcisi Carol Batchelor, Suriye'de yaşanan durumun şimdiye kadarki en kötü yerinden edilme olduğunu belirterek, "Gelecek yılın sonuna kadar bir çözüm bulunmazsa Suriye nüfusunun yüzde 75'i insani yardıma muhtaç durumda kalacak. Bu benzeri görülmemiş bir durum" dedi.
Suriye'den kaçanların yüzde 76'sının kadın ve çocuk olduğuna dikkati çeken Batchelor, şöyle devam etti:
"Çatışmayla ilgisi olmayan siviller Suriye'deki korkunç ve trajik durumdan kaçıyor. Bu yüzden biz bunun uluslararası hukukun bir konusu olduğunu hatırlatıyor ve şimdiye kadar komşu devletlerin yapmış olduğu ülkelerine girişlerini sağlama yolları için dünyadaki tüm devletlere çağrıda bulunuyoruz. Başka bir ülkenin topraklarına giren kişi, o ülkenin uyguladığı vizeye sahip olmayabilir. Eğer bir savaştan kaçıyorsanız pasaport almak ya da belge hazırlamak için vaktiniz olmayabilir. Birçok Suriyeli geceleri küçük bir valiz ve üzerindeki giysilerle ülkelerinden kaçmak zorunda kalıyor ve ülkeler yüzde 50'den fazlası çocuk olan bu insanları korumalı. Bazı Suriyeliler, ailenin diğer fertlerinin yaşadığı ülkelere gidecektir. Biz de ülkelerden aile birleşimlerini, gelen kişilerin vizesi ya da pasaportu olsun ya da olmasın sağlaması ve kolaylaştırması çağrısında bulunuyoruz. Bu ülkelerden, sınırlarında gördükleri umutsuz Suriyelilere ulaşıp onları korumasını ve bu sayede onların hayatta kalmalarını sağlamalarını istiyoruz."
Batchelor, geçen günlerde açıklanan "6. Suriye Bölgesel Müdahale Planı"nda istenen 6,5 milyar doların BM tarihinde şimdiye kadar yerlerinden edilen ve mülteci durumuna düşen insanlar için ilk kez istendiğini açıkladı.
Bölgede kışa hazırlık programı kapsamında şimdiye kadar 200 milyon dolar harcandığını bu rakama Türkiye'de dağıtılan 55 bin ısıtıcının da dahil olduğunu aktaran Batchelor, Türkiye'deki Suriyeliler için 250 bin termal battaniye ile 150 bin kışlık kıyafet dağıtılacağını, UNICEF'in de çocuklar için ayakkabı yardımında bulunacağını söyledi .
Donörlere ilişkin soruya karşılık Batchelor, şunları söyledi:
"Geçen yıl ne kadar söz verildiğini ve bunların ne kadarının yerine getirildiğini söylemek güç. Çünkü her geçen gün yeni bir bağış alıyoruz. Türkiye için yaklaşık 360 milyon dolar verildi ve bu istenen rakamın yüzde 37'siydi. Ancak bu yıl elbette ki bundan daha fazla istedik. Çünkü Suriye'de yaşanan durum, şimdiye kadarki en kötü yerinden edilme. Gelecek yılın sonuna kadar bir çözüm bulunmazsa Suriye nüfusunun yüzde 75'i insani yardıma muhtaç durumda kalacak. Bu benzeri görülmemiş bir durum. Lübnan'da 5 kişiden biri Suriyeli. Ürdün'de yenilenebilir kaynak sıkıntısı var. Dolayısıyla donörler bağış yaparken ülkelerin durumuna ve kaç Suriyelinin bulunduğuna dikkat ediyor. Bu da Türkiye'nin neden diğer ülkelere göre daha az oranda yardım aldığını gösteriyor. Çünkü Türkiye, Suriye'ye yardım eden diğer ülkelerden durumla başa çıkma konusunda daha iyi durumda.
Suriyelilere yardım sadece Türkiye, Ürdün, Lübnan değil tüm ülkelerin sorumluluğu altında olan bir konu. Gelecek yıl için Türkiye'ye finansal desteği de içeren daha fazla dayanışma gösterileceğine inanıyoruz. Böylelikle insani kabul, yeniden yerleştirme programları gibi Suriyelileri korumak amacıyla prosedürleri azaltmak için yapılacak tüm dayanışmaları destekliyoruz."