SUUDİ ARABİSTAN VE ARAP DEVRİMLERİ
Press TV
Hasan Hanizade
Suudi üniversitelerden yaklaşık 132 entelektüel, bilim adamı ve profesör Suud kralına yazdıkları mektupta rejimdeki idari sistem için acil değişim talebinde bulundular.
Güvenilir web sitelerinde yayınlanan bu mektupta Suudi seçkinleri, rejimi halk karşısında baskı uygulamak, özgürlükleri sınırlandırmak, sansür ve halkın zenginliğini yağmalamakla suçladılar ve monarşiden, uygulanacak politik reformlarla anayasal bir yönetim kurma talebinde bulundular.
Açık mektubu ülkede 4 Mart Cuma günü düzenlenen "Öfke Günü" takip etti.
O gün ülkenin doğusunda binlerce Şiinin katıldığı kitlesel gösterilerde beklenmedik bir şekilde Suud hanedanlığının faşist yönetimini kınayan sloganlar atıldı. Suudi güvenlik güçleri ve Kraliyet Muhafızları yüzlerce Şii genci tutuklayarak krallığın korkunç güvenlik merkezlerine götürdüler.
Hanedanlığın uğursuz iktidarı boyunca ülkenin 25 milyonluk nüfusunun yüzde 15'ini teşkil eden Suudi Şiiler en önemsiz sivil haklardan bile yoksun tutuldular.
Onlarca yıldır Şii azınlığın çocuklarının devlet okuluna girişleri yasaklı, gençlerin devlet kurumlarına ve ordularına girmelerine izin verilmiyor ve petrol gelirlerinden yoksun tutuluyorlar.
Suudi iktidar yapısına sosyolojik bir bakış ülkenin güçlü Sudayri ve Şammar kabileleri tarafından yönetildiğini gösteriyor. Bu kabileler Suud kraliyet ailesinin omurgasını oluşturuyorlar.
En güçlü Suud kabilesi olarak bilinen El Sudayri ordu ve emniyet içindeki ve dini, politik ve tüm kültürel alanlardaki kilit noktalarını tekelinde bulunduruyor. El Şammar kabilesi ise iktidardaki ikinci gücü teşkil ediyor ve daha çok ekonomik ve eğitim alanlarında etkililer. Her bir kabilenin altında değişik boylar yer alıyor.
Yoğun olarak ülkenin petrol bölgesi olan doğu kesimlerinde yaşayan Şiilerin bu önemli pozisyonların herhangi birinde bir varlıkları görülmüyor.
Suudi Şiilerin zor ve yoksul hayatları -bir kısmı da Medine'nin kenar mahallerinde yaşıyor- Suud toplumundaki büyük bir yarığa işaret ediyor.
Şii toplumu sadece tarım ve hurma ağacı dikiminde aktifler. Devlet okullarına girmekten ve hükümet merkezlerinde işe alınmaktan ve modern hayatın en temel araçlarından bile yoksun tutuluyorlar.
Suud rejimi dışarıya yolculuk etmelerini yasaklıyor ve bu mahrum sınıfa Suudi pasaportu verilmiyor.
İran İslam Devrimi'ni takip eden ilk dönemde Suudi Şiiler krallığın kamçısı altında yıllar geçirdiler, bazı politik hareketlerde yer almaya çalıştılar ama şiddetli baskıya maruz kaldılar. 1981 yılında Katif, Ahsa ve Dahran şehrinden binlerce genç Şii acımasız Suud emniyet güçleri tarafından tutuklandı ve en acımasız işkencelere maruz kaldılar.
Refahın eşit olmayan bir şekilde dağıtılması ve Suudi idarecilerin ABD ve Batıya olan bağımlılıkları Suudi seçkinlerinde ve eğitimli kitlede ciddi hoşnutsuzluk yarattı.
El Vatan web sitesinde yayınlanan ve Suudi bir üniversite profesörü tarafından yakınlarda yazılan bir makalede, yapılan dakik hesaplamalara göre hanedanın son 50 yıl içinde petrol gelirinden 2.000 milyar dolar (2 trilyon dolar) çaldığı ifade edilmişti.
Yönetici sınıftaki çürümeye işaret eden profesör değişim fırtınasının yakında krallığın kapısına da ulaşacağında ve krallığı devireceğinde ısrar etti.
Makale yazarı ve bir kısım başka profesörler kısa bir süre sonra tutuklandılar ve bilinmeyen bir bölgeye götürüldüler.
Doğudaki protestolar ve Suud elitlerinin tutuklanması ülkede daha önce yaşanmamış bir olgu ve kırılgan Suud rejimi için büyük bir tehdit arz ediyor.
Tüm Arap dünyasını isyan fırtınası sarmışken Sünni ve Şii bütün Suudiler de ülkede değişim yaratmaya matuf yeni hareketler başlattılar. Bu hareketlerin önümüzdeki günlerde artmasına ve tüm Suudi şehirlerine yayılmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Halkın talepleri bir dizi bireysel ve sosyal özgürlükle sınırlı kalmayacak ve Suud rejiminin kabilevi yapısı da tehlikeye sokulacaktır.
ABD ve Batı ülkeleri tarafından yapılan Suudi Arabistan'ın görece zenginliği sayesinde zarar görmekten kurtulacağı şeklindeki tahminlerine rağmen rejim zor günlerden geçiyor ve er ya da geç bir devrimle şaşkına dönecektir.
Press TV'de yayınlanan bu analiz Kemal Saral tarafından Velfecr için çevrildi