İçişleri Bakanı Muammer Güler, 'dinleme kayıtlarına ek yapıldığı' iddiasıyla ilgili suç duyurusunda bulunacak. İçişleri Bakanlığı, İstanbul'daki operasyonla ilgili olarak, 'adli işlemlerin dışındaki usul ve idari işlerle ilgili suistimal ve eksiklik olup olmadığının tespiti' için mülkiye başmüfettişi görevlendirdi.
HAKKINI ARAYACAK
İçişleri Bakanı Muammer Güler'in, İstanbul merkezli yürütülen soruşturmada dinleme kayıtlarına ilişkin tapelere ek yapıldığı konusundaki açıklamasının ardından, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacağı öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Bakan Güler, açıklamalarının ardından, tapelere ek yapıldığının kanıtlanması amacıyla hukuki süreci başlatarak, suç duyurusunda bulunacak.
CAN ALICI YERLERE İLAVE
Bakan Güler, operasyon kapsamında tutuklanan oğlu Barış Güler'le yaptığı telefon görüşmelerine ekleme yapıldığını açıklayarak, 'Yayınlanan sözde belgelerin ilk bakışta dahi birçok çelişkiyi içinde barındırdığını gördüm. Hatta bizim konuşma tapelerimizde çok can alıcı yerlerde maalesef parayla ilgili konularda eklemeler olduğunu gördüm. Bunlar son derece güzelce düzenlenmiş ve eklemeler yapılmış, ilk bakışta dahi açıkça anlaşılabilecek düzenlemelerdir. Bunların kamuoyu tarafından en iyi şekilde değerlendirileceğine inanıyorum' değerlendirmesinde bulunmuştu.
SUİSTİMAL ARAŞTIRILIYOR
Bu arada İçişleri Bakanlığı, İstanbul'da yürütülen soruşturmaya yönelik, 'adli işlemlerin dışındaki usul ve idari işlerle ilgili suistimal ve eksiklik olup olmadığının tespiti için' mülkiye başmüfettişi görevlendirdi.
Belgeleri değiştirmek sahtecilik
Ceza hukukçuları ve avukatlar, 'tape'lerin deşifresinin değiştirilmesinin sahteciliğe gireceğine dikkat çekerek, dinlemelere ilişkin ses kayıtları ile bunların çözümlerini içeren 'tape'lerin karşılaştırılmasıyla gerçeğin ortaya çıkacağını vurguladı
PROF.DR. DURMUŞ TEZCAN (İ.Ü. Hukuk Fakültesi)
İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Durmuş Tezcan, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 153. maddesinde, müdafinin dosyayı inceleme yetkini belirlediğini söyledi. Tezcan, 'Eğer Cumhuriyet Savcısı, delilleri müdafinin görmesine ilişkin bir yasaklama kararı almamışsa bunlardan birer suret alıp inceleme yaptırabilir. Hiç bir engel yok. İçişleri Bakanının çocuğunun avukatı bu yola gidebilir. Bu çerçevede bir engel yok, işin doğrusu, eğrisini ortaya çıkarabilirler' diye konuştu. Gerçeğin incelemeyle ortaya çıkacağını belirten Prof. Dr. Tezcan, bunun tespiti halinde evrakta sahtecilik suçunun oluşacağını söyledi.
SİNAN KILIÇKAYA (Hukukçular Birliği Başkanı)
İddia edildiği gibi eğer gerçekten bu tapelere ilave yapılmışsa toplanan delilerin ve iddiaların boşa çıkacağını belirten Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya, 'Bunun tespit edilmesi halinde İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlunun masumiyetinin de ortaya çıkacağını söyledi. Kılıçkaya, 'Tapeler, konuşma ses kayıtlarının yazıya dökülmesidir. Konuşmalarda olmayan şey yazıda varsa bu zaten açıkça bellidir ve kolayca ispat edilebilir' diye konuştu. Yargıçlar ve Savcılar Birliği Başkanı Başkanı Murat Arslan da iddialar nedeniyle şüpheli avukatlarının savcılığa hemen itirazda bulunması gerektiğini belirtti.
ÜMİT KARDAŞ (Emekli Hakim Albay)
Emekli hakim albay Ümit Kardaş, 'Bunun teknik incelemesi yapılır. Ekleme var mı yok mu belirlenir. Ses kayıtlarıyla tapeler karşılaştırılır. Ekleme yapıldı mı yapılmadı mı tespit edilir. Bu tespit yapılırsa onu kim çözmüş, kim eklemiş onlar sorumlu olur' diye konuştu. Ergenekon Davası sanıklarının avukatlarından Celal Ülgen de ses kayıtlarına ekleme yapılmayacağına, ancak tapelere yani çözümleme tutanaklarına ek yapılabileceğine dikkati çekti. Bunun suç olduğunu ifade eden Ülgen, 'İçişleri Bakanı olmuş birisi bundan yakınıyorsa büyük üzüntü duymak gerekir.' dedi.