Tüm dünyanın gözleri önünde devam eden bir abluka" Farklı olmanın bedelini ödeyen 1,5 milyon insan. Biz gazeteciler 'Yasak şehre' giremesek de, Gazze'yi, 7 kilometre uzaktan bir tepeden izliyoruz. Düşen bombalardan gelen ses içimizi titretiyor. Birileri öldü biliyoruz.
12 gündür aralıksız devam eden bombardıman, Gazze'nin son 2 yıldır abluka altında olduğu ve bir buçuk milyon insanın açlık sınırında yaşadığı gerçeğini gölgede bıraktı. Çıkışı olmayan kentin girişini de açmayan İsrail tüm dünyaya öldürmekte haklı olduğunu ispat etmek için gazetecileri, Gazze'den gelen ev yapımı füzelerin hedefi olan kente, Ashkelon'a yerleştirdi.
İsrail hükümeti gazetecilere Ashkelon halkının korkularını, varlığına göz koyulan Gazze'lilerin durumu ile bir tutmasını öğretiyor şimdi. Ve İsrail müsaade ettiği sürece yaşayan Gazzeliler etraflarını çevreleyen duvardan dolayı seslerini Ashkelona 'akredite' olmuş gazetecilere duyuramamanın bedelini ödüyor.
İsrail tarafında ve Filistin'in diğer bölgelerinde ise yaşam olağan hızı ile devam ediyor. Gazzeli çocukların ölümünü Hamas'ın hesabına yazan İsrailliler, yardım konvoylarının geçişine izin vererek günah çıkarırken, yanı başlarında yaşananlardan başlarını çevirerek kaçmaya çalışan diğer Filistinliler, umutlarını her namaz çıkışı Eski Kudüs sokaklarında ''Gazze'ye özgürlük" sloganları atan kadınlarının haykırışlarına saklıyor.
"Sürüden ayrılanı kurt kapar" yaklaşımını benimsemiş ve iktidar kavgasının baş döndüren ihtişamına kapılmış Filistin yönetimi ise kısık sesle dillendiriyor itirazını. Batı Şeria sokaklarında bir avuç taşla zırhlı araç avlayan çocuklar ise bir geleneği yaşatarak, geleceğin yeni 'generalleri' olma hevesinde koşuyor. Ancak ne tüm bunlar ne de İslam ülkeleri ile Batılı hümanistlerden gelen çağrılar Gazze'nin kaderini değiştirebilecek.
Kentin üzerinde bombaların oluşturduğu mantar bulutları, yüzlerce tankın kaldırdığı toz bulutlarıyla karıştı. Gazzeliler nasıl bugün farklı olmanın bedelini ödüyorsa yarın da ödemeye devam edecek.
Haber7