CHP, TRT Kanunu ile Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüklerinin durdurulması istemiyle dava açtı.
Anayasa Mahkemesine sunulan dava dilekçesinde, Kanunun 3. maddesiyle TRT Yönetim Kurulu üyelerinin atanma yöntemlerinin yeniden düzenlendiği, değişiklikle 6 yönetim kurulu üyesinden ikisinin, doğrudan genel müdürün atadığı genel müdür yardımcıları arasından seçilmesi kuralı getirildiği ifade edilerek, bu düzenlemenin TRT'nin özerkliğine ve tarafsızlığına uygun olmadığı ileri sürüldü.
TRT TARAFSIZ OLMALIDIR
Dilekçede, TRT yönetimin tarafsız olması gerektiği, bunun yönetim kurulunun seçimi ile doğrudan ilgili olduğu belirtilerek, özetle şu görüşlere yer verildi:
''Yöneticilerinin yürütmenin etkisine açık olması, Anayasa'nın 133. maddesindeki kurumun tarafsızlığını etkisiz hale getirir. TRT'nin tarafsızlığı, bir temenni değil, yerine getirilmesi zorunlu olan Anayasal ilkedir. Getirilen düzenleme, TRT'nin merkezi yönetime bağımlı olması sonucunu doğuran, yönetim organlarının oluşturulmasında yürütmeyi tam olarak yetkili kılan bir düzenlemedir. Getirilen bu düzenlemeler, TRT'nin Anayasanın öngördüğü yansız kamu tüzel kişiliği olarak nitelenmesini olanaksız kılmaktadır. Bu düzenlemelerin temel amacı, TRT yönetimini siyasal iktidarın etkisine sokmaktır.''
-KADROLAŞMA İDDİASI-
Kanunun 9. maddesi içindeki geçici maddede, yeni teşkilat düzenlemeleri nedeniyle görevleri sona erdirilenlerin ''Araştırmacı'' unvanlı kadrolara atamalarının düzenlendiği anımsatılan dilekçede, bunun da Anayasaya aykırı olduğu iddiasına yer verildi. Dilekçede, hiçbir gerekçe gösterilmeden böyle bir düzenleme yapılmasının nedeninin ''kadrolaşma'' olduğu öne sürülerek, ''Ortada ne özelleştirme ne birleşme ne de başka bir kamu kurumuna devir vardır. Adı değişen bir Daire Başkanlığının tüm görevlilerinin görevden alınıp araştırmacı unvanlı kadroya atanmasının kadrolaşma amacı dışında bir açıklaması olabilir mi?'' denildi.
Dilekçede, kamu yararı gözetilmeden kadrolaşma amacıyla düzenleme yapılmasının, Anayasa'nın 2. maddesindeki hukuk devleti ilkesine aykırı olduğu savunuldu.
Dava dilekçesinde, Yasanın, ''yönetim kurulu iki üyesinin genel müdür yardımcıları arasından seçilmesi, teşkilat yapısındaki değişiklik dolayısıyla görevleri sona erdirilenlerin araştırmacı kadrosuna atanmasına'' ilişkin hükümlerinin iptali ve yürürlüklerin durdurulması talep edildi.