Trump, sadece kazanmaya ayarlı bir kumar makinesi gibi…

Selâhaddin Çakırgil

Önce, son İstanbul seçimiyle ilgili küçük bir NOT: Suçlamaların, alkışların, hüzün ve sevinç gibi duyguların zirve yaptığı bu gibi durumlarda, olup bitenin serin kanlı olarak anlaşılması daha bir zorlaştığından, biraz sabır.. Sadece tekraren söyleyelim ki, bu seçimleri, işin içinden çıkılmaz hale getiren, Yüksek Seçim Kurulu’dur.

Bu sonuçlardaki daha pek çoook etkenler üzerinde, duygular biraz yatıştıktan, ortalıktaki toz-duman kalktıktan sonra biz de, ‘Söylesem tesiri yok, sussam gönül râzı değil..’ kabilinden bir-kaç kelâm ederiz daha sonra,  İnşaallah.. 

*** 

Gelelim, Müslüman dünyasının bugünlerde daha bir tehdit eden büyük probleme.. 

USA emperyalizmi ile İran arasındaki ağız dalaşı son kertede.. Trump denilen çılgın, ‘İran anlaşılıyor ki, kibarlık ve merhametten anlamıyor, sadece güç- kuvvetten anlıyor. Ama İran bütünüyle yok olur’ diye etrafındaki leş kargalarının da teşvikiyle bir şeylere hazırlandığını imâ ediyor. Amerikan Ulusal Güvenlik Başdanışmanı John Bolton, İran için, ‘Kimse İran’a, Orta Doğu'da avlanma lisansı vermedi’ diyor. Bu, ‘buralarda avlanma lisansı sadece bizim elimizde’ küstahlığıdır. 

*** 

Bu satırların sahibi, ‘İran ve Amerika savaşacak veya asla savaşmayacak’ demiyor. USA emperyalizminin maslahat ve menfaati gerektiğinde savaş yapar, gerektiği zaman da müzakere ve barış yapar. Bu, her devlet için de aşağı-yukarı böyledir. 

*** 

Bilindiği üzere iki ülke arasındaki bu son gerilim, Amerika’nın bir ‘İnsansız hava aracı’nın  (İHA) İran tarafından Hürmüz Boğazı’nda ve kendi sularında ve hava sahasındavurulduğunu açıklamasıyla patlak verdi. Amerika ise uluslararası hava sahasında iken vurulduklarının iddia ediyor; ama orada, kendilerinin ne işleri olduğunu söylemiyor. Çünkü Amerika, diğer ülkelerin kara suları ve hava sahası dışında kalan bütün dünyayı kendi hava sahası ve kendi karasuları telakki ediyor! 

Trump, İran’a karşılık verilmesi emrini, son 10 dakika içinde durdurduğunu söylüyor. Ama -New York Times gazetesi, Trump’ı, FOX Tv. yorumcusu Tucker Carlson’un, ‘2020 başkanlık seçimini engelleyebilir’ yorumlarının etkilediğini yazıyor. 

Ama Trump bu saldırıyı, en azından 150 kişinin ölebileceği endişesiyle gerçekleştirmemiş.. Yani, çok yufka yürekli.. Müslüman coğrafyalarında, yüzbinlerce Müslümanı öldüren / öldürten Amerikan emperyalizmi kaptanının 150 kişi için yüreklerinin yanacağına inanalım mı? 

Ancaak, iki-üç yıllık bir siyaseti göstermiştir ki, Trump  ‘tüccar mantığı’ denilebilecek ve sadece kazanmaya ayarlı bir ‘kumar makinesi’ durumunda.. 

*** 

Bu arada, İran Genelkurmayı’nın Sözcüsü’nün, hiçbir ülkeye karşı savaş başlatmayacaklarını söylerken, ‘İran’a bir kurşun atılması halinde Amerika’nın ve müttefiklerinin çıkarlarını da ateşe atarız’ demesi üzerinde durulmayı gerektirir. Çünkü bu tehdit, topraklarında Amerikan üssü bulunan Türkiye’yi de etkiler.   

*** 

İran şimdi ne yapacaktır? Bu çizgi gerçekten sürdürülebilecek midir? 

İran Lideri Seyyid Ali Khameneî‘Amerika’yla müzakereyi kabullenmek, ikinci kez zehir içmektir’ diyor. 

*** 

Hatırlayalım, 1980-88 arasında 8 yıl süren İran-Irak Savaşı’nın son kertelerinde Saddam’ın nefesi tükenince, Amerika, İran’a, ‘Ateş-Kes’ kararını kabul etmesini dayatmış ve İran ise bunu reddetmişti. 

Ama, o zaman, İran’a ait bir yolcu uçağı 307 yolcusuyla birlikte  Körfez’deki Amerikan Donanması tarafından vurulup, Reagan Amerikasıbunun henüz bir başlangıç olduğunu açıklayınca… 

İran,İmam Khomeynî’nin, ‘İslam’ın ve Müslümanların maslahatını düşünerek Ateş-Kes’i kabul ediyor ve zehir kadehini başıma dikiyorum..’ sözleriyle o dayatmayı kabul etmiş ve o korkunç kanlı savaş da ancak böyle durdurulabilmişti. 

Ama İran liderliği bugün kendilerine başeğdirmek istenmesi karşısında, tekrar, ‘Zehir kadehini ikinci kez içiyoruz!‘ diyecek midir? 

Çetin bir mes’ele..