Türkiye'nin darbe şebekesi: Ergenekon
"Eski Türklerin Moğol zulmünden kaçarak sığındığı efsanevi dağa istinaden Ergenekon ismini kendisine veren şebeke, bir gazetenin bombalanması, İtalyan rahip suikastı ve Ermeni asıllı bir Türk gazeteciyi öldürmekle suçlanıyor.
Bu operasyonlar soruşturma uzmanlarının ifade ettiği üzere Türkiye'yi ılımlı İslami eğilimlere sahip hali hazırdaki hükümetten kurtaracak askeri bir darbede bulunulması için kullanılması mümkün terör ve kaos ortamı oluşturmayı hedefliyor. "
Türkler şu günlerde gerginler. Gazeteleri, darbeci bir şebekeyle ilgili soruşturmaların doruğa çıktığını ve tutuklu 47 kişiye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Nobel ödüllü romancı Orhan Pamuk'a suikast amaçlı komplo kurmayı kapsayan suçlamalar listesinin yöneltilmesinin yakın olduğunu yazıyor.
Şebeke 1999 yılında gizli bir örgüt olarak kuruldu. Hedefi ise Türkiye'yi Kemal Atatürk'ün istediği gibi güçlü bir devlet olarak muhafaza etmek. Fakat tutuklamalar İstanbul'da bir evde 27 el bombasının ortaya çıkarılması sonrası geçen Haziran ayında başlamıştı.
Ayrıca operasyonlarla başka silahların ve ölüm listesine konulan üst düzey yetkililerin güvenlik düzenlemelerinin ayrıntılarını içeren belgeler ele geçirildi.
ŞEBEKE TERÖR VE KAOS ORTAMI OLUŞTURMA AMACINDA
Eski Türklerin Moğol zulmünden kaçarak sığındığı efsanevi dağa istinaden Ergenekon ismini kendisine veren şebeke, bir gazetenin bombalanması, İtalyan rahip suikastı ve Ermeni asıllı bir Türk gazeteciyi öldürmekle suçlanıyor.
Bu operasyonlar soruşturma uzmanlarının ifade ettiği üzere Türkiye'yi ılımlı İslâmi eğilimlere sahip hali hazırdaki hükümetten kurtaracak askeri bir darbede bulunulması için kullanılması mümkün terör ve kaos ortamı oluşturmayı hedefliyor.
Bu darbe girişimi 73 milyon nüfusa sahip Türkiye'de ülkenin kimliği konusundaki derin bölünmeleri su yüzüne çıkarıyor: Acaba Türkiye Avrupa ülkesi mi değil mi? Aşırılıkçı milliyetçi bir devlet mi yoksa Batı destekçisi küreselleşmiş bir devlet mi? Bir İslâm devleti mi yoksa tarihi acılara ve siyasi şaşkınlıklara boğulmuş bir devlet mi?
47 komplocunun düşüncesi, şiddete başvurarak laik Türkiye'yi koruma başlıklı yeni aşırılıkçı milliyetçiliği yapılandırmak, Avrupa destekçilerini veya azınlıkların haklarını isteyenleri öldürülmeyi hak eden hainler olarak görmek.
YENİ MİLLİYETÇİLİK BİR DİZİ ETKENİN ÜRÜNÜ
Türk gazeteci Cengiz Çandar'ın da dediği gibi bu yeni milliyetçilik, aralarında Türkiye'nin AB üyeliğinin karşılaştığı zorluklar, Avrupa etrafındaki tartışmanın ortaya çıkardığı kimlik kaybı, Kuzey Irak'taki güçlü bir Kürt devletinin yarı resmi ortaya çıkışı ve bunun 20 milyon Kürd'ün yaşadığı Türkiye'deki sonuçlarının bulunduğu bir dizi etkenin ürünü.
Fakat darbeci şebekeyi sıkıntıya sokan ve kızdıran etkenlerin en önemlisi, Erdoğan'ın 2002 yılından bu yana liderliğini yaptığı AK Parti'nin elde ettiği devam eden başarılarda saklı. Öfkeyi ve sıkıntıyı arttıran nokta ise hükümeti ve iktidar partisini demokratik yollarla devirme olasılığının zayıflaması. Bu durum başka araçları ve özellikle de şiddeti sağ aşırılar nezdinde ayartıcı bir alternatif kılıyor.
AK PARTİ'NİN BAŞARISI ÖFKELENDİRİYOR
Erdoğan'ın düşmanları, ılımlı İslâm diye bir şeyin olmadığını, İslâm'dan ya etkilenildiğini ya da etkilenilmediğini, partisi AK Parti'nin nihayetinde laikliğe ve Atatürkçülüğe isyan eden İslâmcı bir parti olduğunu ifade ediyorlar.
Özellikle de partinin uyguladığı ekonomi politikalarının Erdoğan'a ve partisine oy veren dindar muhafazakar zengin bir sınıfı çıkarması, onları öfkelendiriyor.
Bu tablonun arka planında, üyelerinin AK Parti'nin laik Türkiye'yi ortadan kaldırmakla tehdit ettiğini ve İslâmi esaslara sahip bir devlet kurmaya hazırlandığını düşündüğü Ergenekon şebekesi ortaya çıktı.
Katar'da yayımlanan El Vatan gazetesi, 5 Mayıs 2008, Arapça'dan çeviri: Halil Çelik halil.celik1975@hotmail.com
vakit