Ulus-devlettenMillet-devlete denemeler

Merve Kavakçı

Ulus-devlet oluşum sürecinin olmazsa olmazları arasında ulusu oluşturacak insanlar arasındaki birleştirici güçler vardır. Bu birleştiriciler, farklı vesilelerle daha önce başka vesilelerle referans yaptığımız üzre, halkları bir arada tutacak, bazen kültürel, bazen dinsel, bazen tarihsel öğelerden oluşur. Burada amaç, bu öğeler vasıtasıyla farklılıklardan kaynaklanan, çıkabilecek potansiyel çatışmaları bertaraf edebilmek, daha üst ve daha temel değerler ki bunlardır mevzu bahis öğeleri oluşturan, onların etrafında bütünlük sağlayabilmektir. Eğer ki bu öğeler, üst ulus-devlet anlayışının tezahürüne hizmet etmez ve bilakis, daha farklı, ya daha üst ya da daha alt aidiyetlerin oluşmasına vesile olur, destek sağlar ve imkan getirirse işte o zaman, ulus-devlet aidiyeti oluşmuş bu diğer aidiyetlerle çatışma haline girer....

İrlandalıların Birleşik Krallık olarak adlandırılan İngiltereli anavatandan kopma çabaları, bir süre önce, bu konuya güzel bir örnek teşkil etmişti. Hatırlayınız, bağımsızlık yönündeki halk talebi, sandığı zorunlu kılmış, ancak sonuç öncekinden farklı olmamış, İrlanda halkı çoğunluk itibariyle, ana vatanla yola devam etme kararı almıştı. Bu kararı alırken de birleştirici güç ve ayrıştırıcı güç olan Katolik geleneği seçim günü karşısında, ana vatandan gelmekte olan maddi yardım uygulamaları gibi bazı pragmatist gerçekleri bulmuş, sonuç bu sebeple de yola aynen devam şeklinde gelişmişti.

Uzun yıllar önce gittiğim Barcelona’da iki kimlik arasındaki sürtüşmeye bizzat şahit olmuş, Barselonalıların kendilerini İspanyol olarak görmemelerinin, ne denli güçlü tarihsel verilere dayandığını idrak etmiştim. Bindiğim taksinin şoförü, İspanya ile ilgili bilgi vermeyi reddetmiş, burası Katalonya diyerek beni azarlamayı da ihmal etmemişti. O zaman neydi Katalanları sınırları içinde yaşadıkları ülke olan İspanya’nın bir parçası olmaktan ayıran... Dilleri kadar tarihsel gelişimleri ve İspanya’nın kendi oluşum süreci içindeki kendine özgü, özel farklılaşmışlıkları, geçmiş kadar geleceği okumaları, bunların hepsi, Katalanları Katalonya’ya ait kılmış ve gel zaman git zaman bu aidiyet, daha üstte tezahür etmesi ve daha kuvvetli olması beklenen İspanya aidiyeti ile çatışır güce erişmiş.

Belki de başını kuma gömüp, bu çatışmayı görmek istemeyen, yokmuş gibi düşünmeyi tercih eden İspanyol resmi aklı da günden güne, zaman içerisinde ikincisinin birinciye karşı güçlenmesine, kendini gitgide daha da kuvvetli ve emin bir dille temsil eder hale gelmesine vesile olmuştur. Sonuç itibariyle Katalanlar, geçtiğimiz hafta sonu resmi olmasa da bir seçime gittiler. Bu gayri resmi seçimde ayrılık taraftarı olan Katalanların girişimleri karşılık buldu ve halkın yaklaşık yüzde 83’u bağımsızlık dedi.

yeniakit