Polis Akamedemisi'nin Bölüm Başkanları'ndan Vahit Bıçak, ilginç açıklamalarına devam ediyor.
Daha önce Anayasa Mahkemesi'nin verdiği dinleme kararı ile Ergenekon Davası'ndaki dinlemeler arasında bağ kuran ve dava sürecindeki dinlemeleri eleştiren Vahit Bıçak, şimdi de Danıştay'ın verdiği karar sonrası aynı konuyu gündeme getirdi.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun , Adalet Bakanlığı Müfettişleri'ne dinleme yetkisi veren uygulamanın yürütmesi durmasını Vahit Bıçak, NTV'de değerlendirdi.
VAHİT BIÇAK'A GÖRE SADECE YARGI KALDI
Türkiye'de Yasama ve yürütmenin iç içe geçtiğini iddia eden Vahit Bıçak; "dengeleyici ve denetleyici tek organ olarak yargı kalmıştır" dedi.
ADALET BAKANLIĞI FİKİR EMPOZE EDEMEZ
Ceza yargılamasının iki evreden oluştuğunu bunların; soruşturma ve kovuşturma evreleri olduğunu belirten Bıçak, "Bu sürece ilişkin parlamento yasa yapabileceğini" ancak bunun yorumunu Adalet Bakanlığı'nın yapamayacağını iddia etti.
Bıçak, "Bu yasaların yorumu yargıya aittir. Nasıl yorumlanacağı konusunda yürütme yani Adalet Bakanlığı, yönetmelik yoluyla yargıya, fikir empoze edemez." Dedi.
"DANIŞTAY'IN KARARI UMUT VERİCİ"
Anayasa Mahkemesi'nin Telekominikasyon Kurumu'nun başına atanacak kişiyi Başbakan'ın belirleyemeyeceği şeklinde verdiği kararla Danıştay'ın son kararını birlikte yorumlayan Bıçak; "Anayasa Mahkemesi'nin kararının ardından Danıştay'ın da böyle bir karar vermiş olması, güçler ayrılığının oluşturulması yönünde umut verici ışıklardır." diyerek sözkonusu kararlara destek verdi.
Program sırasında Can Dündar, 'Ergenekon iddianamesinin tamamen dinlemelerden oluştuğu' iddiasını içeren şu soruyu sordu: "Ergenekon iddianamesi tamamen dinlemeler üzerine kuruluydu. Bu gelişme nasıl etkileyecektir?"
Dava kapsamında binlerce sayfa belge, bilgisayar kayıtları, yeraltından çıkan silahları görmezden gelip, "tamamen dinlemeler üzerine kuruluydu" iddiasını içeren soruya Vahit Bıçak'ın verdiği cevap ise daha ilginçti.
Bıçak, son kararın Ergenekon davasını etkileyeceğini iddia ederek soruya şöyle cevap verdi:
"Davanın seyrini etkileyebilir. Telefon dinlemeleri Ergenekon'da önemli delillerden birisi. Delillerin mahkemedeki son kararda kullanılabilmesi için hukuka uygun elde edilmesi lazım."
Vahit Bıçak ayrıca Ergenekon davasında avukatlarla ilgili dinlemelerin delil olma özelliğini kaybedebileceğini de iddia ederek şöyle konuştu:
"Burada yürütmeyi durdurma kararında önemli nokta şu: avukatların konutları, işyerlerinde kullandıkları telefonları, dinlemenin kapsamı dışına çıkarıyor. Ergenekon soruşturmasında avukatlık sıfatına sahip çeşitli kişilerin telefon kayıtlarından elde edilen deliller yeniden revize edilmek durumundadır. (Can Dündar: Yani savunmasını yaparken Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın kararını gösterecek ve 'bunları suç delili olarak gösteremezsiniz' diyecek.) Evet. Bu şekilde son karar çıkarsa, avukat büroları konutlardaki telefonların hiçbir şekilde dinlemeye konu olamayacağı gibi bir sonuç çıkacak. Dolayısıyla bu telefonlardan elde edilen beyan delilleri hukuken önemini kaybedecek."
TANIKLIKTAN ÇEKİLME HAKKI FORMÜLÜNÜ ORTAYA ATTI
Vahit Bıçak'ın programda Ergenekon'la ilgili kendiliğinden gündeme getirdiği konu ise "tanıklıktan çekilme" oldu.
Bıçak, tanıklıktan çekilme formülünü şöyle anlattı:
"Diğer bir konu da, tanıklıtan çekilme hakkı olanlarla ilgili. Yine Ceza Muhakemesi Kanunu'nda uzunca bir liste vardır. Bir takım kişiler akrabalık bağı ya da özel konumları gereği tanıklıktan çekilme hakkına sahiptirler. Bu karar doğrultusunda, bu hakka sahip kişiler arasındaki iletişim de, dinlenmişse delil olma özelliğini kaybedecektir. Dolayısıyla, Ergenekon kapsamındaki dosyanın tek tek bu şekilde taranıp bu kapsama girenlerin değerlendirme dışı bırakılmasını talep etmek gerekecek."
Daha önce de Habertürk'e konuk olup Ergenekon Davası'yla ilgili çarpıcı değerlendirmeler yapan Vahit Bıçak'ın dün NTV'de yaptığı değerlendirmeler de ilginçti.
Emniyet güçlerinin son dönemde Hizbullah, El Kaide, KCK ve Ergenekon operasyonlarında canla başla çalıştıkları düşünüldüğünde Polis Akademisi'nden bir Hoca'nın bu değerlendirmeleri daha ilginç hale geliyor. Bıçak'ın sözlerinin uzun zamandır Emniyet camiasında tartışıldığı biliniyor.
HABERTÜRK'E DE KONUŞMUŞTU
Vahit Bıçak, Türkan Saylan'ın da evinin arandığı Ergenekon Operasyonu sırasında Habertürk'e konuk olmuştu. Bıçak'ın özellikle bilgisayar kopyalanması ve soruşturmanın süresinin uzunluğuyla ilgili değerlendirmeleri tepki çekmişti.
MEHMET HABERAL'A ŞEREF ÖDÜLÜ VERMİŞTİ
Vahit Bıçak'ın Başkanlığı'nı yaptığı Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliğinin (İLESAM) 2008 Yılı "Şeref Ödülü"nü Prof. Mehmet Haberal'a vermişti. Vahit Bıçak'tan "Şeref Ödülü" alan Mehmet Haberal, geçtiğimiz günlerde iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü üyeliği kapsamında tutuklanmıştı.