...Ve bayram

Abdurrahman Dilipak

Ve bu Ramazan’ı da geride bıraktık. Kardeşlerimin bayramlarını tebrik ediyorum..

Hayat kaldığı yerden devam ediyor. İmtihan da.. Önümüzde zorlu bir süreç var.. Sadece Türkiye’de değil, bölgemizde ve dünyada tedirgin bir bekleyiş sözkonusu.. Ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel bir kriz içinde dünya.. Belirsizlik insanları derin bir kaygıya sevk ediyor..

Aslında yine en rahat bizim olmamız gerek.. Her gün 5 vakit  Allah’ın huzurunda namaza durup, 40 defa “elhamdülillah” diye başlayıp, Fatiha okuyoruz. “İyya kenağbüdü ve iyya kenestaiyn” diyoruz.. Bir de tesbihatı sayarsak, günde 200 defaya yakın “Allahuekber”, “Sübhanallah”, “Elhamdülillah” diyoruz.. Allah’ın huzurunda tekrarlayıp durduğumuz kelimelerin manasını biliyor ve onu kabul ediyorsak o zaman ne gam!. Bizi gören, duyan, bilen, hüküm sahibi, kadiri mutlak, mutlak iktidar sahibi, ‘ol’ diyince olduran, ‘öl’ diyince öldüren, kadere, rızga ve ecele hükmeden bir Allahımız var..

O Allah (cc) ki bizi yeryüzünün varisi kılmak istiyor. O, bizim ellerimizle zalimleri cezalandırmak ve mazlumlara yardım etmek istiyor, O, yeryüzünü bize mescid kılmak istiyor. Ama O Allah, cahil, zalim ve fasık bir topluluğa hidayet vermeyeceğini de söylüyor. Tefrikaya düşen bir milleti ve haksızlıklar karşısında susanları azapla uyarıyor. Ateşin onlara da dokunacağını söylüyor ve “içimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allahım” diye kaygılanmamızı istiyor..

Bayram bitti. Şimdi arınmış bir şekilde hayata dönmemiz ve hayatı ilahi rızaya göre dönüştürmemiz gerekiyor.. Eğer Ramazan safiyeti Ramazan’da kaldı ve biz eski günlere döneceksek çok yazık olacak.. Hayır, din, ritüeller, seremoniler manzumesi değildir. İkonlarla süslenmiş bir vitrin de değil. Din büyüklerinin idolleştirildiği bir ilişkiler bütünü de değil. Bireysel planda, toplumsal planda mabedlere hapsedilmiş bir geleneksel sipürtüalist ögelerle bezenmiş folklorik bir ayin de değildir.. Din Allah’ın açıklanmış rızasıdır. Tek kaynağı vardır o da Allah’tır. Resul o bilgiyi bize getiren, öğreten ve örnekleyendir..

Aman ha, sakın Şeytan sizi Allah’la kandırmasın. Modern çağ tarikatlarına dikkat. Size yeryüzünde bir cennet ve ebedi bir hayat, mutluluk, başarı, güç ve mutluluk vaad eden yaşam koçlarına aldanmayın.

İçimizden heva ve heveslerine uyanlara, belki de “cehennemden önce son çıkış” için bir uyarı idi bu Ramazan.. Biz ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz. Zor bir zamanda yaşıyoruz. Sakın ola ki, istişareyi ve şûrayı terk etmeyin. Din büyüklerini İlah ve Rab edinmeyin. Unutmayın, aklınız kadar iman edecek  ve aklınız kadar iman edeceksiniz. Dininiz aklınızdan daha fazla olamaz. Sakın aklınızı kiraya vermeyin. Nefsinize, heva ve heveslerinize uymayın. Şunu da unutmayalım ki, tek başına akıl hakikatin kaynağı ve ölçüsü değildir. Aklı da put edinmeyelim.. Dinde tartışmayalım. İttifak ettiğimiz konularda birlikte hareket eder, ihtilaf ettiğimiz konularda birbirimizi mazur görürüz. Muhkemleri bırakıp müteşabihlerin peşine düşmeyelim. Din büyüklerini ilah ve Rab edinmeyelim. Bize hayır gibi gelen şeylerde şer, şer gibi gelen şeylerde Allah hayır murat etmiş olabilir. Bu dünyada tartışıp durduğumuz şeylerin hakikati öbür dünyada bize gösterilecektir.. Aklımızı put edinmeyelim.. Bilmediğimiz şeylerin peşine düşmeyelim. İstişare ve şûrayı terk etmeyelim.. İşi ehline verelim. Sabırlı olalım.. yaptığımız işi en iyi şekilde yapalım. Haksızlıklar karşısında susanlardan olmayalım. Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana, zalime karşı duralım. Zalim babamız da olsa, mazlum düşmanımız da olsa..

Gaybı kimse bilemez. Kimsenin kalpler üzerinde tasarruf kabiliyeti yoktur.. Sabırlı olalım. Veresetül-enbiyâ, yaşayan Kur’an olalım. Allah’ın ipine tutunalım. Tefrikadan uzak duralım. O zaman Allah’ın yardımı bize ulaşır.

Umutsuzluk yok. Umutsuzluk haram. Kuyudaki Yusuf’tan daha yalnız ve çaresiz olamazsınız. Kuyudaki Yusuf’u Mısır’a sultan eden Allah sizi yeryüzünün varisi kılmak istiyor.. Çaresiz değilsiniz. Çünkü çare sizsiniz! Ne varlığa sevinip onunla gururlanalım, ne yokluğa yerip, kendimizi çaresiz ve yalnız hissedelim.. Bize O’nun rızası yeter.. “hasbunallahu veniğmel vekil, ve niğmel mevla ve niğmel nasiyr, ğufrâneke rabbenâ ve ileykel masîr.”

Bu vesile ile Ramazan Bayramınızı tebrik ediyorum..

Allahım bize hakkı hak, batılı batıl göster, hakta toplanmamızı nasib et. Bizi nimet verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanların değil. Şüphesiz ki Senin her şeye gücün yeter..

Selâm ve dua ile..

yeniakit