Sağlık Bakanlığı tarafından KKKA hastalığına karşı birtakım çalışmalar yürütüldüğünü belirten Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan, uzmanlar ve ilgili kurum temsilcilerinin katılımıyla oluşturulan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Bilimsel Danışma Kurulunun hastalık bu sene görülmeye başlamadan önce Şubat ve Mart aylarında 2 defa toplandığını söyledi.
Buzgan, "Bu bilimsel toplantılarda hastalığın durumu, yapılan ve yapılacak çalışmalar konusunda değerlendirmelerde bulunuldu" şeklinde konuştu.
Hastalıkla ilgili kişisel korunma önlemleri büyük önem taşıdığından toplumun bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi amacıyla halk eğitim çalışmaları yapıldığını ve bu çalışmaların artarak sürdürüldüğünü ifade eden Buzgan, aynı amaçla halka yönelik broşür ve afişler hazırlanarak dağıtıldığını belirtti. Buzgan, sağlık çalışanlarına yönelik hizmet içi eğitimler de düzenlendiğini, bu kapsamda Nisan ayında 81 ilin sağlık müdürü, bulaşıcı hastalıklar şube müdürleri ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı hekimlerin katıldığı eğitim ve bilgilendirme toplantısı yapıldığını söyledi. İllerde sağlık çalışanlarına yönelik hatırlatma ve eğitim toplantılarına da devam edildiğini ifade eden Buzgan, başta Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve üniversiteler olmak üzere konuyla ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğinin sürdüğünü kaydetti.
KKKA vaka takiplerinin yapıldığını ve hastalara gereken tedavi hizmetlerinin sunulduğunu vurgulayan Buzgan, çalışmaları yerinde incelemek ve değerlendirmelerde bulunmak üzere Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Seraceddin Çom ve Bulaşıcı ve Salgın Hastalıklar Kontrolü Daire Başkanı Ali Torunoğlu'nun riskli bölgeleri ziyaret ettiklerini söyledi.
İŞTE ALINACAK TEDBİRLER
Kırsal alanlara gidildiğinde vücudun açıkta kalan kısımlarına böcek kovucu (repellent) ilaçlar sürülmelidir.
Giysilere keneleri kovucu/öldürücü etkisi olan ve Sağlık Bakanlığından izinli spreyler kullanılmalıdır.
Vücut sık sık kene yönünden kontrol edilmeli, kenenin tespit edilmesi halinde kısa sürede cımbız veya pens gibi uygun bir malzemeyle vücuda tutunduğu en yakın kısmından tutularak çıkarılmalıdır.
Kırsal alan ziyaretlerinde mümkün olduğunca kapalı ve açık renkli giysi giyilmeli ve pantolon paçaları çorap içine alınmalıdır.
Kenenin çıkarıldığı yere alkol veya tentürdiyot sürülmelidir.
Keneler kesinlikle elle öldürülmemeli ve patlatılmamalıdır.
Vücuttan uzaklaştırılan keneler çamaşır suyu, alkol veya insektisit içine atılarak öldürülmelidir.
Keneleri vücuttan uzaklaştırması amacıyla eter, kolonya ve gaz yağı dökmek gibi yöntemlere başvurulmamalıdır.
Özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar kendi vücutlarını ve çocuklarının vücutlarını sık sık kene yönünden kontrol etmelidir.
Kene ile temastan sonra kişi 10 gün süreyle takip edilmeli ve ani başlayan ateş, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi belirtilerin olması halinde en yakın sağlık kuruşuna müracaat edilmelidir. Erken tanının konması destek tedavisine de erken dönemde başlanmasını sağlayacak böylelikle tedavi şansını artıracaktır.
İnsanların ve hayvanların kanlarına veya diğer vücut sıvılarına korunmasız temas edilmemelidir.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından büyükbaş hayvanların kene açısından ilaçlanması yapılmaktadır.
AKTİF
DÖNEMLERİ
BAŞLADI!
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Haluk Eraksoy, hastalığın yeniden baş göstermesinde, "kişisel tedbirsizliğin mutlaka payı bulunduğunu ve bunun da eğitim eksikliğinden kaynaklandığını" bildirdi. Bu hastalığın olduğunun kabullenilmesi ve belli bir coğrafi bölgede bununla yaşamaya devam edileceğinin unutulmaması gerektiğini ifade eden Eraksoy, bu bölgelerde eğitim çalışmalarının ihmal edilmemesi gerektiğini kaydetti.
ŞİMDİDEN MUTLAKA
TEDBİRALINMALI
Prof. Dr. Haluk Eraksoy, hastalığın nasıl bulaştığı ve kenelerin nerede yaşadığının artık bir muamma olmadığına işaret ederek, "Kenelerin en aktif olduğu dönem başladı. Keneleri tümüyle yok edemeyeceğimize göre tedbirlerimizi şimdiden almamız gerekir. Kışın bir çeşit sessiz döneme giren keneler, kan emmek için kendilerine canlı aradıkları döneme girdiler. Ayrıca ilkbaharda çoğalıyorlar. Dolayısıyla sayıca artmaları demek, insanla temas etmeleri olasılığı artıyor demektir. Böyle bir yükselişi bekliyorduk. Bu bizim için beklenmedik bir durum değil. Bu yaz aylarına da yayılacak bir dönemdir" dedi.