"Ergenekon" adı altındaki "gayri meşru darbeci yapılanma"nın ciddi anlamda tasfiye edilmesi süreci devam ederken, ister istemez akla bazı sorular geliyor.
Trükiye"de "iktidar olmak muktedir olmak demek değildir" denildiği dönemlerde, hükümetlerin bir noktadan sonra "iktidar"larının bir anlam ifade etmeyeceği kastediliyordu. "Askeri Vesayet", "Kırmızı Kitap" "Ulusal Güvenlik Belgesi" vs. gibi olgu ve tanımlamalar Türkiye"deki "egemenlik ve iktidar" denkleminin sanal ve gerçek sınırlarını ayrıştıran nitelemelerdi.
Ak Parti hükümetiyle birlikte bu denklemin değiştiğine dair kabuller zihinlere yerleşmeye başladı; artık ülkemizde askeri vesayetin zorunlu kulvarında sıkışmış bir hükümet değil, gerektiğinde "yanlış yapan" askeri, en üst düzey general bile olsa tutup yargılayan bir iktidar sözkonusu idi.
YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ