Türkiye'nin birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğu günlerden geçildiğini ifade eden BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, ''Gençliğimiz oyunlara ve farklılıkları çatışmaya dönüştüren provokasyonlara gelmemelidir'' dedi.
Yazıcıoğlu, partisinin yerel seçimler ve Türkiye gündeminin değerlendirildiği Kızılcahamam Asya Termal Otel'de gerçekleştirilen ''Türkiye Büyük Birliğini Arıyor'' programının ikinci ve son gününde kapanış konuşması yaptı.
Türkiye'nin birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğu günlerden geçildiğini ifade eden Yazıcıoğlu, BBP olarak tüm toplumsal kesimlerin birlikteliğini sağlayacak projeler oluşturmak için toplandıklarını söyledi. Partisinin, Türk milletinin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, kalkınmasının, gelişmesinin, demokrasinin, hukukun üstünlüğüyle yönetilmesinin ve coğrafyasında saygın bir devlet haline gelmesinin sigortası olduğunu kaydeden Yazıcıoğlu, BBP'nin hiç bir zaman ve hiç bir durumda çizgisinden sapmadığını belirtti. Yazıcıoğlu, BBP'nin anlayışının merkezine insanı ve insanı yüceltmeyi koyarak siyaset yaptığını vurguladı.
Toplantıda, parti teşkilatıyla yerel seçimlere dönük görüş alışverişinde bulunduklarını da belirten Yazıcıoğlu, ''BBP yerel seçimlere, tüm seçim çevrelerinde girecek ve adaylarını gösterecektir'' dedi.
Siyasi Partiler ve Seçim Yasası'nın yeniden düzenlenmesi gerektiğini de savunan Yazıcıoğlu, ülkenin yeni, sivil ve katılımcı bir anayasaya ihtiyacı olduğunu da ifade etti. ''Milletin özgürlüğüyle devletin güvenliğini dengeleyecek katılımcı sivil ve demokratik bir anayasa ihtiyacı vardır'' diyen Yazıcıoğlu, bu anayasanın geniş bir katılımla oluşturulması gerektiğini kaydetti.
-"AB BİR HAYAL TÜNELİDİR"-
Yazıcıoğlu, konuşmasında AB ile ilişkilerin ''yapay bir süreçte'' yürütüldüğünü ileri sürerek, ''AB bir hayal tünelidir. AB sadece bir oyalamacadır. AB, Türkiye ve Türk milletinin kızıl elması değildir. Türkiye ve Türk milletinin kızıl elması, kendi coğrafyasında öncü ve önder ülke olmaktır'' diye konuştu.
Küresel piyasalarda yaşanan ekonomik krizin Türkiye'de yaratabileceği etkilere de dikkati çeken Yazıcıoğlu, Hükümet'in hızla önlem alması gerektiğini söyledi. Yazıcoğlu, ekonomide milli, yerli üretim ve yerli sermayeyi teşvik eden bir anlayışın hakim olmasını istedi. Ekonomik krizin göğüslenebilmesi için ülke içinde her alanda istikrarın önemine işaret eden Yazıcıoğlu, gerilim ve kamplaşmanın ülkeye vereceği zararı göz önüne alarak herkesi sağduyuya çağırdıklarını ifade etti.
Ülkede ''umutları çökerten bir kara gidiş olduğunu ve bunun önüne geçilmesi gerektiğini'' savunan Yazıcıoğlu, ''Gençliğimiz oyunlara ve farklılıkları çatışmaya dönüştüren provokasyonlara gelmemelidir'' dedi. Üniversitelerdeki gerginliğin önlenmesi, gençliğin kavga girdabına çekilmemesi için üniversitelere, güvenlik güçlerine, siyasetçilere, medyaya ve sağduyu sahibi vatandaşlara önemli görevler düştüğünü belirten Yazıcıoğlu, ülkenin enerjisini, kısır iç çatışmalarla harcamak yerine, bölgesinde öncü ülke olmak için projeler üretmesi gerektiğini söyledi.