İsmail Duman Yemen'deki son durumu değerlendirdi
Araştırmacı-yazar İsmail Duman, Bursa’da EDEB Platformu tarafından düzenlenen programda “Yemen’de Neler Oluyor?” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
“Yemen’de üç yıldır süren savaşta Suudi Arabistan ciddi bir başarı elde edemedi. Hatta Yemen için Suudi Arabistan’ın Vietnamı olduğu yönünde yorumlar yapılıyor.” diyen Duman, “Ensarullah, ne olursa olsun iktidara sahip olma derdinde bir hareket değil. Doğduğu yerdeki bölgelere geri dönerek hareket kabiliyetini burasıyla sınırlamaya da razı. Sana’nın, Suudi Arabistan veya Mansur Hadi’nin eline geçmesi durumunda dahi, Ensarullah varlığını devam ettirecektir.” şeklinde konuştu.
Duman, “Yemen’de insani kriz ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Ensarullah’ın hakim olduğu bölgelere yardım ulaştırılamıyor. Şu anda yardımların büyük bir bölümü Aden üzerinden götürülüyor. Aden Mansur Hadi’nin elinde olduğu için Yemen’in kuzeyine yardımların ulaşması noktasında sıkıntılar mevcut.” ifadelerini kullandı.
İsmail Duman’ın “Yemen’de Neler Oluyor?” başlıklı sunumundan öne çıkan noktalar şu şekilde:
-Ali Abdullah Salih’in Ensarullah ile ittifakının ardından Yemen ordusundan ciddi bir kesim Ensarullah’a destek vermeye başladı. İran’dan geldiği iddia edilen silahların büyük bir çoğunluğu da Yemen ordusundan temin ediliyor. Dışarıdan hiç silah gelmediğini iddia etmek yanlış olur. Herkes kendi taraftarına silah yardımında bulunuyor. Ensarullah’ın da İran’dan silah yardımı alma ihtimalini göz ardı etmiyorum. Ancak silahların hepsinin İran’dan geldiği argümanı doğru değil, çünkü realitede Ensarullah’ın Yemen ordunun teçhizatını kullanması oldukça kolay.
-Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri’nin Yemen’deki savaşa dahil olmalarındaki motivasyonları aynı değil. Suudi Arabistan yanı başında bir İran istemiyor. Suudi Arabistan’a göre Ensarullah ile birlikte Yemen’de İran etkisi ortaya çıkacak. Suudi Arabistan’ın kuzeyindeki Necran bölgesinde Husilerin bulunması ve yeni bir ayaklanmayı tetikleme ihtimali, Suud açısından güvenliği sağlama noktasında bir gerekçe oluşturuyor. Öte yandan Suudi Arabistan bölgesel bir güç ve lider olma iddiasına sahip. Bu hususta da Ensarullah’ı ve İran menşeli grupları yok etme veya minimize etme hedefine sahip.
-Suudi Arabistan Yemen’e ciddi anlamda hava saldırıları düzenliyor. Karada ise Mansur Hadi taraftarları ve Yemen İhvanı Suudi Arabistan adına savaşıyor.
-Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Afrika Boynuzu bölgesinde, söz gelimi Cibuti ve Somali’de askeri üsler kuruyor, Yemen’de savaşması için Afrika’dan savaşçı getiriyor. Güney’deki ayrılıkçıları destekliyor. Son noktada Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri aynı amaca hizmet ediyor, fakat motivasyonlarının farklı olduğunu söyleyebiliriz.
-Suudi Arabistan’ın Mısır başta olmak üzere İhvan-ı Müslimin ile birçok bölgede sorunu var. Ama Yemen İhvanı’nı farklı tutuyor, onlarla daha farklı bir kanadı temsil ettiklerini düşünerek ilişki kuruyor. Birleşik Arap Emirlikleri Islah Partisi ile son bir aya kadar görüşmüyordu. BAE, ideolojik bir perspektifle meseleye bakarken ilginç bir şekilde Islah Partisi liderleriyle görüşme yaptı.
-Yemen’de üç yıldır süren savaşta Suudi Arabistan ciddi bir başarı elde edemedi. Hatta Yemen için Suudi Arabistan’ın Vietnamı olduğu yönünde yorumlar yapılıyor. Bu durum, Birleşik Arap Emirliklerinin Yemen İhvanı ile yeni bir ilişki geliştirmesiyle ilişkili.
-Ensarullah, ne olursa olsun iktidara sahip olma derdinde bir hareket değil. Doğduğu yerdeki bölgelere geri dönerek hareket kabiliyetini burasıyla sınırlamaya da razı. Sana’nın, Suudi Arabistan veya Mansur Hadi’nin eline geçmesi durumunda dahi, Ensarullah varlığını devam ettirecektir.
‑Yemen’de insani kriz ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Ensarullah’ın hakim olduğu bölgelere yardım ulaştırılamıyor. Şu anda yardımların büyük bir bölümü Aden üzerinden götürülüyor. Aden Mansur Hadi’nin elinde olduğu için Yemen’in kuzeyine yardımların ulaşması noktasında sıkıntılar mevcut.
-Savaşın sona ermesi için üç ihtimalden birinin gerçekleşmesi gerekiyor. Birincisi taraflardan birinin galip gelmesi ve şartlarını karşı tarafa dayatması. Son üç senedeki süreç Ensarullah’ın lehine olsa da savaş Suudi Arabistan açısından sürdürülebilir durumda. Dolayısıyla bu ihtimali göz ardı edebiliriz. İkincisi, iki tarafında savaşın maliyetini kaldıramayacak duruma gelmesi. Üçüncüsü tarafların uzlaştırılması. BM’nin ise şu anda böyle bir fonksiyonu yerine getirmediğini ifade edebiliriz.
-ABD yakın zamanda savaşı durdurma çağrısı yaptı. Kaşıkçı olayının Muhammed bin Selman’ı köşeye sıkıştırdığını biliyoruz. Zaten Suudi Arabistan için Yemen’deki savaş kötüye gidiyor. Dolayısıyla Trump hükümetinin Selman’a verdiği destek sorgulamaya açıldı. Trump ekibi Yemen’deki savaşın nihayete erdirilmesini istedi. Buna karşın Suudi Arabistan’ın Yemen’e saldırıları son günlerde oldukça arttı. Suudi Arabistan ABD’nin blöf yaptığına inanıyor. ABD’nin Suud’la yaptığı ciddi bir silah anlaşması var. Silah satışının devam etmesi için savaşın devam etmesi gerekiyor. Bu da ABD’nin işine gelen bir süreç.
islamianaliz