Hakan Albayrak
Ses ver Bahattin ağabey
Bahattin Yıldız bizim cihad ve infak öğretmenlerimizden. "Kim var?" diye sorulduğunda canıyla ve malıyla ilk öne çıkanlardan. "Afganistan'da o kadar savaştık, bir türlü şehit olamadık" diye hayıflanırmış. Salang Geçidi'nden geçip şehit arkadaşlarının yanına gitti belki...
Faruk Aktaş'ın görüntüleri akıyor televizyon ekranında. Mazlum ve mücahit Gazzelilerin yüzlerini güldürürken görüyoruz onu. Onun da yüzü gülüyor. Cennet neşesinden bir yansıma gibi...
Salı, saat 16:24. İHH'nın yetimhane projesi için bulundukları Afganistan'da, Kunduz'dan Kabil'e dönerken Salamng Geçidi'nde uçakları düşen Bahattin Yıldız ve Faruk Aktaş'tan hâlâ haber yok. Yoğun sisle boğuşan arama ekipleri düşen uçağa henüz ulaşamadılar. Sağ kurtulan olmadığı sanılıyor, ama Allah'tan ümit kesilmez.
Afganistan dağlarında ne badireler atlattı Bahattin ağabey... Aralarında Faruk kardeşimizin de bulunduğu yaralılarla ilgilendiğini ve "Dayanın, Allah büyük, arama ekipleri birazdan burada olur" dediğini hayal ediyorum.
İnşaallahu Rahman.
İZZET İÇİN TEŞEKKÜRLER
İsrailliler, rehin adlıkları İHH Batı Şeria Temsilcisi İzzet Şahin'i daha bir süre alıkoymayı düşünüyorlardı. Hesapta İzzet'i Perşembe günü (yarın) beşinci kez mahkemeye çıkaracak ve muhtemelen bu kez de gözaltı süresini uzatacaklardı. Fakat Türkiye'nin gittikçe büyüyen tepkisi İsrail'e geri adım attırdı. Geçen Pazartesi günü İzzet'i serbest bıraktılar. Sevgili kardeşimiz sağ salim İstanbul'a döndü, elhamdülillah.
Meydanlarda attıkları sloganlarla, gazetelerde ve televizyonlarda yaptıkları haberlerle, diplomatik temaslarda gösterdikleri kararlılıkla, hepsinden önemlisi dualarıyla ve niyazlarıyla İzzet'in serbest bırakılmasına emekleri geçen herkese cân-ı gönülden teşekkürler. Allah cümlesinden razı olsun.
ELİF ÇAKIR VE EGEMEN BAĞIŞ'A HELAL OLSUN
Elif Çakır geçen Cumartesi günü Taraf gazetesinde "Kulak burun boğazcı" İtalyan konsolosluğunu yazdı. 'Elif hanım, Schengen kuralları gereği vize için verdiğiniz fotoğrafta kulaklarınızın ve boynunuzun açıkça görülmesi lazım. Başka başörtülüler bu kurala uyuyorlar, siz de uyabilirsiniz' demiş İtalyanlar. Tabii, hak ettikleri cevabı da almışlar. Elif Çakır, yazısında, "kulak burun boğaz"cı dayatmaya boyun eğen kız kardeşlerimizi eleştirmeyi ve Avrupa Birliği'nden Sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış'ı bu konuda harekete geçmeye çağırmayı da ihmal etmedi.
Egemen Bağış hemen devreye girip sorunu çözmüş. Artık İtalyan konsolosluğunda 'kulak burun boğazcılık' yapılmayacak (Bu arada, Schengen Anlaşması'nda böyle bir kuralın yer almadığını, bunu bazı işgüzar İtalyan memurlarının uydurduğunu öğrendik).
Hayra vesile olan Elif Çakır ve Egemen Bağış'a aşk olsun, helal olsun.
yenişafak