Hakan Albayrak
Sevgili Muntazar, biz seninle zaten aynı gemideyiz
Geçen haftaki Gerçek Hayat'ta sevgili Adem Özköse'nin ABD Başkanı Bush'a ayakkabı fırlatan Iraklı direnişçi-gazeteci Muntazar Zeydi ile yaptığı mülakat vardı.
Tam bana göre.
Zeydi, mezhep taassubundan yaka silkiyor... Zeydi, Mavi Marmara şehitlerini saygıyla selamlıyor...
Zeydi, mazlumların hamisi olan bir Türkiye resmi çiziyor...
Zeydi, Türkiye-Irak-Suriye merkezli bir İslam birliğini savunuyor...
Mülâkatı okurken, "Bu adam sanki uzun zamandır beraber yürüdüğüm ve içli dışlı olduğum bir yoldaşım" dedim kendi kendime.
Okuyamayanlar için mülakattan birkaç soru ve cevap:
ÖZKÖSE- Sizin kimliğinizle ilgili basında birçok spekülasyon yapıldı. Kimileri sizin Şii olduğunuzu söylerken, kimileri de Che Guevara hayranı bir komünist olduğunuzu iddia etti. Muntazar Zeydi kimdir?
ZEYDİ- Muntazar Zeydi halkını ve vatanını seven, mazlumlar için mücadele etmeye çalışan bir Müslüman'dır. İslam ve Müslümanlık, Şiilikten de Sünnilikten de üsttedir. Ben mezhep olarak Caferi mezhebini taklit ediyorum; fakat Şiiliği bir kimlik olarak asla kabul etmiyorum. Aynı şekilde Sünnilik de kimlik olamaz. Bizim tek kimliğimiz Müslümanlık'tır. Hurafelerden uzak, insanları zalimlerin elinden haklarını almaya çağıran, bütün mazlumlara sahip çıkan İslam'a inanıyorum.
ÖZKÖSE- Telefonla ilk konuştuğumuzda bana Türkiye'yi ziyaret etmeyi çok istediğinizi söylemiştiniz. Türkiye'yi ziyaret etmek istemenizin özel bir nedeni var mı?
ZEYDİ- Mavi Marmara gemisinde İsrail'e karşı verilen direniş beni çok etkiledi. Özgürlük Filosu'na katılan kahraman insanları, özellikle de Mavi Marmara gemisinde şehid düşenlerin ailelerini ziyaret etmek istiyorum. İnsanlar Bush'a ayakkabı attığım için bana "kahraman" diyorlar. Bence asıl kahramanlar Filistin için direnen ve dünyaya büyük bir insanlık dersi veren Mavi Marmara gemisindeki cesur insanlardır. Türkiye İslam dünyasının lideri olmayı hak ettiğini bir kez daha kanıtladı. Halkınıza, Başbakanınız'a bütün Araplar gibi ben de büyük saygı duyuyorum. Ayrıca Türkiye'nin dünyanın gözünde artık bir misyonu var.
ÖZKÖSE- Nedir bu misyon?
ZEYDİ- Türkiye dünyadaki mazlum insanların koruyucusu ve ümidi haline geldi. Yiğitlik, samimiyet ve insanlık dendiğinde insanların aklına artık Türkiye ve Başbakan Erdoğan geliyor. Hepimiz Türkiye'nin zalimlere karşı direnen halkıyla gurur duyuyoruz. Türkiye artık bölgenin yıldızıdır ve Türkiye'nin öncülüğünde Irak, Suriye ve Türkiye arasında bir konfederasyon oluşturulmalı, bu konfederasyon doğuyu bir araya getirmelidir. İsrail askerleri Özgürlük Filosu'na saldırdıklarında üç gün boyunca uyumadan haberleri takip ettim ve çok farklı duygular yaşadım. Gemide olamadığım için ben de birçok Arap genci gibi üzüldüm. Gemideki Türklere cesaretleri nedeniyle hayran oldum. İHH tekrar Gazze'ye gemi kaldırırsa ben de Türklerle birlikte o gemide olmak istiyorum.
* * *
Sevgili Muntazar, azizim, biz seninle zaten aynı gemideyiz.
ANKARA'DA MAVİ MARMARA MAHALLESİ
Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi, Çukurambar Mahallesi'ndeki 9 sokağa Mavi Marmara şehitlerinin isimlerini verdi.
1458. Sokak "Şehit Furkan Doğan Sokağı",
1470. Sokak "Şehit Çetin Topçuoğlu Sokağı",
1471. Sokak ve 1428. Sokak birleştirilerek "Şehit Cengiz Songür Sokağı",
1467. Sokak "Şehit Necdet Yıldırım Sokağı",
1462. Sokak "Şehit Ali Haydar Bengi Sokağı",
1433. Sokak "Şehit Cevdet Kılıçlar Sokağı",
1456. Sokak "Şehit Fahri Yıldız Sokağı",
1469. Sokak "Şehit Cengiz Akyüz Sokağı",
1523. Sokak "Şehit İbrahim Bilgen Sokağı" oldu.
Ayrıca, 1427. Cadde'ye "Gazze Caddesi", 1429. Cadde'ye de "Mavi Marmara Caddesi" ismi verildi.
2002 yılında Gazze'de Filistinli bir ailenin evinin yıkılmasını engellemeye çalışırken İsrailliler tarafından katledilen ABD'li insan hakları savunucusu Rachel Corrie de unutulmadı.
1427. Cadde ile Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi'nin kesiştiği meydan, "Rachel Corrie Meydanı" oldu.
Bu harikulade düzenlemeye emeği geçen herkese cân-ı gönülden teşekkürler.
yenişafak