Pazar günü Levent Metrosu'ndan Azerbaycan konsolosluğuna bir protesto yürüyüşü gerçekleştiren "Azerbaycan'daki Tutuklu Müslümanlar Komitesi" Azerbaycan'daki tutuklamaların artarak sürmesi üzerine yaptığı değerlendirme toplantısında, dindar insanlara karşı sürdürülen baskı ve tutuklamalar sona erinceye ve tutuklu Müslümanlar özgürlüğüne kavuşuncaya kadar protestoların da kesintisiz devam ettirilmesini ve bütün ülke sathına yaygınlaştırılmasını kararlaştırdı.

Komite tarafından yapılan açıklamada "İslam Partisi Başkanı Dr. Mövsüm Samedov, Zülfikar Mikayilzade, Mehdi Memmedov gibi toplum liderlerinin tutuklanmasının ardından, Gence şehrinde de iki İslam alimi tutuklandı. Azerbaycan kaynaklarından edindiğimiz bilgilere göre, hicab yasağına karşı direnen Müslümanları bütünüyle sindirmek için toplu tutuklamaların devam ettiğini, tutukluların ailelerinin psikolojik işkence ve tacizlere uğradığını, Azerbaycan yönetiminin ülkede dindar insanlara karşı topyekun bir savaş açtığını öğreniyoruz" denildi.

Açıklamada, bir İslam ülkesinde İslam'ın mukaddesatına ve dindar insanlara karşı savaş açılmasına sessiz ve tepkisiz kalınmayacağı belirtilerek Müslümanlara karşı azgınlaşan bu saldırganlık karşısında Türkiye'deki tüm Müslümanların tepkilerini ortaya koyması istendi.

İslami değerleri savunma gayretiyle ayağa kalkan Müslümanları sindirmek amacıyla sürdürülen toplu tutuklamaların protesto edilmesi amacıyla kitlesel eylemlerin kesintisiz sürdürüleceğini belirten komite 21 Ocak Cuma günü, Cuma namazının ardından Sultanahmet Camii meydanında düzenlenecek protesto eylemi ile ilgili şu çağrıyı yaptı:

"Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de biz Müslümanları tek bir ümmet olarak vasfetmektedir. Hz. Resul-i Ekrem'in buyurduğu gibi Müslümanlar sevinçte ve tasada bir vücudun azaları gibidirler. Her nerede olursa olsun, zalimlere karşı çıkmak, mazlum Müslümanların yanında olmak her Müslüman için ibadi bir görevdir. Siyonist rejimin Filistin'de, Rus ve işbirlikçilerinin Kafkasya'da, Hind rejiminin Keşmir'de, Amerika'nın Irak, Afganistan ve Pakistan'da Müslüman kardeşlerimize karşı gerçekleştirdiği saldırılar ile Azerbaycan rejiminin ülkedeki dindar Müslümanlara karşı uyguladığı baskı ve zorbalıklar, haçlı emperyalistler ve Siyonistlerin İslami uyanışı sindirmeye yönelik sürdürdüğü küresel saldırganlığın açık örneklerindendir.

Bu durum karşısında Türkiyeli Müslümanlar olarak bizler, dünyanın her bir yanında zulme ve saldırıya uğrayan kardeşlerimizin yanında olma sorumluluğumuzu, Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında durarak gösterme durumundayız. Bunun için Azerbaycan'da gittikçe azgınlaşan zulüm ve zindanlara doldurulan Müslümanlar, bizlere bir kez daha "yardım edin ey Müslüman" diye seslenen kardeşinin feryadını işitip de onun yardımına koşmayan Müslüman değildir" buyuran Hz. Resulüllah'ın uyarısını hatırlatmaktadır.

Bu cihetle, 21 Ocak Cuma günü, Cuma namazının ardından Sultanahmet Camii meydanında toplanarak tutuklu kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bir kez daha haykıracak, Müslümanlara yönelik zulüm ve zorbalığın karşısında sessiz ve tepkisiz kalmayacağımızı göstereceğiz.

İnanıyoruz ki, Azerbaycan'daki hicab direnişi, İslam ve Müslümanların zaferinin fecridir ve kafirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır.

İslami kardeşlik ve dayanışma şuurunu kuşanmış bütün kardeşlerimizi Cuma namazının ardından Sultanahmet Camii meydanında düzenleyeceğimiz kitlesel basın açıklamasına katılmaya davet ediyoruz."

Komite tarafından yapılan açıklamada, Sultanahmet'teki protesto eylemine Azerbaycanlı Müslümanların da iştirak edeceği belirtildi.

 




İslam Partisi Başkanı Dr. Mövsüm Samedov, siyonistlerin Mavi Marmara gemisine saldırısı sonrasında, Nardaran kentinde düzenlenen protesto eyleminde konuşurken



Dr. Samedov, siyonistlerin Gazze'ye saldırısı sırasında, Azerbaycanlı müslümanları Gazze İslami direnişi ile dayanışmaya çağırıyor

Duvara asılan pankartta Hz. Resulüllah (s.a.v)'in "her kim bir müslümanın 'ey müslümanlar yardımımıza koşun' feryladını işitip de onun yardımına koşmayan müslüman değildir" hadis-i şerifi yazıyor.








 

velfecr