Mısır'da 30 Haziran'da Tahrir'de başlayan gösterilerin 3 Temmuz'daki cuntanın bahanesi olarak kullanılmasından sonra aynı senaryo Tunus'ta da devreye sokulmuştu. Ancak, siyasi parti liderlerine yönelik suikastler ve toplu gösterilerle başlayan Mısır'dakine benzer II. Tahrir süreci Tunus'ta yürütülen ulusal diyalog çabalarıyla sonuçsuz kaldı. En Nahta liderliğindeki siyasi liderler, Dörtlü Grup öncülüğünde yürütülen ulusal diyalog görüşmelerinde başbakanlığa Sanayi Bakanı olan Mehdi Cuma'yı getirdi.

Görüşmeler sonrasında açıklama yapan Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT) Genel Sekreteri Hüseyin El-Abbasi, 'Yeni kurulacak hükümetin başkanının Ali el-Urayyid hükümetinde Sanayi Bakanı olan Cuma'nın getirilmesi konusunda uzlaşı sağlandı' dedi.

SADECE 3 PARTİ ŞERH KOYDU

Cuma'nın, 9 partinin oyunu alarak başbakanlığa seçildiğini belirten Abbasi, oylamada, 7 partinin çekimser kaldığını, 2 partinin oyunun ise liberallerin adayına gittiğini ifade etti. Abbasi, muhalif Tunus'un Nidası Partisi'nin de aralarında olduğu 3 partinin ise görüşmelere katılmadığını aktardı. Tunus'un sahil kentlerinden El-Mehdiye'de 1963'te doğan Mehdi Cuma, 1988'de makine mühendisliği alanında uzmanlık derecesini aldı. Cuma, Sanayi Bakanı olmadan önce hava mühendisliği alanında çalıştı.

21 PARTİ UZLAŞMAYI KABULETTİ

UGTT liderliğinde, Tunus Sanayi Ticaret ve El Sanatları Birliği, Tunuslu Avukatlar Ulusal Birliği ve Tunus İnsan Haklarını Koruma Birliğinden oluşan 4'lü grup, Tunuslu muhalif Muhammed el-Brahmi'nin öldürülmesinden sonra 17 Eylül'de, ülkede yaşanan siyasi krize çözüm girişimi başlatmıştı. Gurubun açıkladığı ve 21 partinin kabul ettiği planda, mevcut hükümetin yerine teknokrat hükümet kurulacak.

Ülkemiz için fedakârlığa razı olduk!

Arap Devrimlerinin fitilini ateşleyen Tunus'taki En-Nahda hareketinin kurucusu Raşid Gannuşi, ülkede varılan yeni uzlaşma için büyük fedakarlıklarda bulunduklarını söyledi. Gannuşi, hükümet kurulduktan sonraki yeni hedeflerinin ise anayasa yazımı sürecini tamamlayarak Arap dünyasının ilk demokratik ülkesi olmak olduğunu bildirdi. Arap Baharı'nın başladığı Tunus'ta 14 Ocak 2011 devriminden sonraki seçimlerde en büyük oyu alan En-Nahda hareketi, birinci parti olmasına rağmen iktidarı tek başına değil diğer partilerin de yer aldığı ulusal koalisyon hükümetiyle kurmuştu.