Türkiye ve Kudüs Toplantısı
Bir süredir Arap ve İslâm dünyasının önde gelen isimlerine (yaklaşık 4 bin kişi) genel şekliyle Filistin sorununun ve özel şekliyle Kudüs sorununun başarısı amacıyla...
Bir süredir Arap ve İslâm dünyasının önde gelen isimlerine (yaklaşık 4 bin kişi) genel şekliyle Filistin sorununun ve özel şekliyle Kudüs sorununun başarısı amacıyla Kudüs hakkındaki uluslararası konferansa katılımları için davetler gönderildi.
EBULALA MADİ
Bu konferansın birkaç gün içinde 15 Kasım-17 Kasım tarihlerinde Türkiye’nin tarihi başkenti İstanbul kentinde yapılması kararlaştırıldı.
Davetiye üzerinde ise üç kuruluşun adı yer alıyor: İkisi Türk kuruluşları İslâm Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği ve Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı ve üçüncüsü ise merkezi Beyrut’ta bulunan Uluslararası Kudüs Müessesi. Ayrıca davetiyeye İslâm Ulusal Kongresi, Arap Ulusal Kongresi, Arap Partileri Kongresi ve Arap Avukatlar Birliği, Arap Doktorlar Birliği ve diğer Arap mesleki birliklerin çoğunluğu imza atmış.
TOPLANTI İSLÂM DÜNYASINDA OLUMLU KARŞILANIYOR
Toplantı Kudüs’ü desteklemek için düzenleniyor. Davet aralarında bu satırların yazarının da bulunduğu katılımcılara gönderilmiş ve her katılımcının uçak biletleri veya oturum masrafları karşılanıyor. Davetin Arap ve İslâm dünyasındaki geniş çevrelerce olumlu karşılandığı ortada. Mısır El Vasat Partisi'nden bir grup yetkili olarak bu konferansa katılma kararı aldık ve sayın birçok Mısırlı şahsiyetle birlikte bu konferansa gitme hazırlıklarına başladık.
TÜRK ELÇİLİKLERİ VİZE İŞLEMLERİNİ GEÇİŞTİRİYOR
Toplantıyı tertipleyenler, Türk otoriterlerin ve özellikle de Türk Dışişleri Bakanlığı'nın toplantının düzenlenmesine onay verdiklerini bize ulaştırdılar. Hatta bize Türk Dışişleri Bakanlığı'nın onay belgesini gönderdiler. Yetkilimiz vize işlemlerini tamamlamak için Türk büyükelçiliğine gittiği vakit belgelerin ve pasaportların teslim alınması tarihinin belirlenmesinde kasıtlı bir yavaşlatmayla karşılaştı. Toplantıya katılma niyetinde olduklarını bildiğim farklı yerlerdeki arkadaşlara sorduğum vakit bu yavaşlatmanın evrak teslim tarihi olarak belirlenen Pazar günü dahi tekrarlandığını öğrendim. Bizde bulunan Türk Dışişleri Bakanlığı yazısının direk büyükelçiliğe ulaşmadığı gerekçesiyle birçok kez evrakları teslim edemeyeceklerini belirttiler. Başka arkadaşlardan aynı senaryonun katılımcıların çoğuna karşı tekrarlandığını öğrendim. Ayrıca Arap ve İslâm ülkelerindeki Türk elçiliklerinin aynı şeyi yaptığını öğrendim.
AK PARTİ HÜKÜMETİNİN TAVRI NET DEĞİL
Bu davranış daha önce birçok tutumundan dolayı, hakkında övgüyle yazdığımız AK Parti başkanlığından Türk hükümetinin nezih olmayan tutumuna işaret ediyor. Bu yüzden bu hükümet eleştiriyi hakettiği zaman eleştirmeliyiz.
Öncelikle toplantının yapılmasını olumlu karşıladıkları ve onay verdikleri, organizatörlerin ise düzenlemelere başladıkları açık.
İSRAİL VE ABD TOPLANTI İÇİN BASKI YAPIYOR
İsrail ve ABD’nin toplantının engellenmesi ve iptal edilmesi için Türkiye hükümetine kanımca yoğun baskılar yaptıkları bilindiği için onay vermeleri sonrası Kudüs toplantısının düzenlenmesinden geri adım atıyor görüntüsü vermek de istemiyorlar. O yüzden böyle kötü bir tutum sergileyip Türk elçiliklere geciktirme, ağırdan alma ve katılımcılara vize vermeme talimatları vermeyi kararlaştırdılar ki böylelikle toplantı başarısız olsun veya organizatörlerin beklediğinin aksine etkisiz ve zayıf bir şekilde düzenlensin. Böylelikle gerek baskıları reddederek konferansın güçlü şekilde tamamlanmasına izin vererek gerekse de baskıları kabul edip konferansı iptal etmek gibi açık tutum almaktan zekice kaçmış olduklarını düşünüyorlar. Ben şahsen iki seçenekten birine saygı duyacaktım ancak yaşananlar açık olmayan kapalı tutumun ahlaki açıdan en kötü çözüm olduğunu teyit ediyor. Bu ise bütün liderleriyle AKP’nin aleyhine olacak siyasi bir düşüştür.
KUDÜS BASKILARA BOYUN EĞMEYECEK
Amerikan ve Siyonist baskıları ne boyutta olursa olsun, demokratik veya gayir demokratik Arap ve İslâm rejimleri bu baskıları ne kadar kabul ederse etsin Filistin ile birlikte Siyonist işgalden kurtulması için Kudüs sorunu Arap, Müslüman ve dünyanın özgür insanları olarak hepimizin kalbinde olacaktır.
Mısır’da yayımlanan El Mısriyyun gazetesi,
12 Kasım 2007 Arapçadan çeviri: Halil Çelik / Vakit