Washington"un yolundan giden desteği de alıyor

Washington"un yolundan giden desteği de alıyor

Araplar, ABD, müttefikleri ve uşaklarının istediği gibi Lübnan'la ilgilenerek dikkatlerini Irak, Filistin ve Sudan'da yaşananlardan çeviriyorlar mı? Lübnan kardeş bir Arap ülkesi.

Araplar, ABD, müttefikleri ve uşaklarının istediği gibi Lübnan'la ilgilenerek dikkatlerini Irak, Filistin ve Sudan'da yaşananlardan çeviriyorlar mı? Lübnan kardeş bir Arap ülkesi.

NAZAR ABİDİN

Bunu sıradan Arap vatandaşı ve liderler teyit eder. Bazıları bunu açıkça dile getirirken fiilleri sözlerini yalanlıyor. Keza başka Arap ülkeleri ve halkları da öyle. Lübnan'daki bir siyasi kriz varsa bu krizi şahsi emeller veya dışarıdan gelen emirleri yerine getirmek için bazı liderler çıkarıyorlar ve ABD-İsrail çıkarlarını Lübnan çıkarlarına yeğliyorlar. Herkes kendisini iç savaştan ve bölünmeden uzak tutarken Irak bizzat bölündü ve iç savaş patlak verdi. Lübnan iç savaşı ve Arapların merkezi sorunu Filistin iç savaşı patlamak üzere. İç savaşın uyarıları gelmeye başladı. Sudan, etrafındaki savaşlarla iştigal ediyor. Bölünene veya kapsamlı bir iç savaşa sürüklenene kadar da yalnız bırakmayacaklar.

BATI"NIN İKİYÜZLÜLÜĞÜ

Ortada Batının Lübnan ve Filistin'deki yandaşları olarak kalmakta ısrar eden Arapların komik ve bir o kadar korkunç olsa da iğrenç şöyle bir ironilikleri var. ABD, seçilmiş demokratik meşru hükümet olduğu yaklaşımından hareketle Lübnan'daki Sinyore hükümetine sınırsız desteğini ilan ediyor ve ona AB, Fransa, Almanya, Britanya ve onun yönergesinde dönen Arap ülkeleri katılıyor. Cumhurbaşkanı Emil Luhud'u da boykot ediyorlar. Hal böyleyken bütün bu ülkeler Filistin Hamas hükümetini boykot etmekte hemfikirler ve bütün Filistinlilerin başkanı olması öngörülen Mahmud Abbas'ı desteklerken Abbas da sadece Fetih kabilesinin lideriymiş gibi davranıyor. Yoksa Filistin hükümeti demokratik, seçilmiş meşru bir hükümet değil mi? Oysa Filistin seçimleri oldukça temiz yapıldı. Dış güçler Filistin halkının ret ettiği Fetih'i desteklemişti halbuki. Meşru Filistin hükümetine karşı sorunları körüklemek için bazı hesaplar harekete geçirildi. Hamas hareketinin halk desteğinin tükenmeye başladığını ilan etmeye başladılar. Oysa Lübnan halkının yarısından fazlası Sinyore hükümetine karşı çıkarak, gösteriler yaparken bu dış güçler gösterileri kınamakta ve Sinyore hükümetine destek sunmaktalar.

ABBAS DİKTATÖR GİBİ...

Mahmud Abbas hocası Yasir Arafat'ın hayatını tekrarlarcasına yarı diktatör bir çizgi izliyor ve bütün otoriteleri eline alıyor. Hatta Abbas, başbakanlığı tekrar kendisine vermediği için başbakanlık görevinden istifa etmişti. Herkes onu destekledi ve olumlu baktı. Dış güçler diktatör gibi davranmayan Emil Luhud'u ise boykot etmekteler. Oysa Luhud, kabul etsin veya etmesinler anayasa ve seçimlerle gelmiş meşru bir başkandır.

ŞİFRE ABD VE İSRAİL'DE

Peki bütün bunlar niçin? Gizli sözcük veya şifre nerede? Hükümetlere ve halklara yönelik bu muameledeki ironiliğin anahtarı ne? Bu anahtar ve şifre Beyaz Saray ve Telaviv'de. Kim bölgede ABD ve İsrail planlarına onay verir ve maalesef başarısızlığı ispatlanan ABD projesinin geçmesi için çalışırsa ılımlı Araplardan ve emperyalist Batıdan destek alır. Kim direnişi yöntem, metot, siyaset ve yaşam kültürü olarak alırsa herkes ona komplo kurar ve savaşır. Fakat kanımca bu kimseler Sinyore ve Abbas'a bel bağlayarak aslında kaybetmeye bel bağlamış oluyorlar, Arapların ve Müslümanların; ABD ve yandaşlarına nefreti de artıyor.

(Katar'da yayımlanan El Vatan gazetesi, 18 Aralık 2006) Arapça'dan çeviri: Halil Çelik