Mehmet GÖKTAŞ

Mehmet GÖKTAŞ

Yatınca uyuyamamaktan, kalkınca yürüyememekten...

Galiba rahmetli anneannemden duymuştum, onun dua silsilesinden biriydi; “Allah'ım, yatınca uyuyamamaktan, kalkınca yürüyememekten bizleri sen koru” derdi. Önceleri sadece bir tekerleme olarak hoşuma gitmiş, anlamı üzerinde fazla durmamıştım. Fakat zaman ilerleyip omuzlarımıza sorumluluklar yüklenince bu güzel dua hayatımızda gerçek yerine oturdu. Bir gün bir dostumuzla şehrin kalabalık parklarının birinden geçiyorduk. Pejmürde giyimli birisi parktaki banklardan birisine uzanmış mışıl mışıl uyuyor, dört bir tarafından geçen bunca insandan hiç haberi yoktu. Dikkatimizi çekmişti, bir kaç saniye yanında durduk, yakındakilerin de duyacağı şekilde dostum dedi ki; Uyu arkadaş uyu, uyursun elbette, yarın için ödeyeceğin senedin yok, çekin yok, kredi kartın yok. Duyan herkesin dikkatini çekmişti dostumun bu tespiti. Biliyorum yürekten söylemişti. Evet, yatınca uyuyamamak günümüz insanının en büyük derdi ve gerçeği değil mi? Halbuki akşam olunca yatmak ve yatınca uyumak herkesin iple çektiği bir zaman dilimi değil mi? Ama hiç de öyle olmuyor. Döviz kurlarının yükseldiği, eldeki paranın değerinin düştüğü, fiyatların yükseldiği şu günlerde başlarını yastığa koyduklarında yatakta durmadan bir o yana bir bu yana dönenlerin bu durumlarına ister istemez vakıf oluyoruz. Parktaki bankta kaygısız ve endişesiz mışıl mışıl uyuyan o pejmürde adam gözümüzün önüne geliyor. Bilmem o adama veya hiç değilse uykusuna imrenmez misiniz? Veya o adam gibi mışıl mışıl uyuyabilmek için illa ki onun gibi zeka engelli, evsiz barksız pejmürde olmak mı gerekir? Geçen gün yine muhterem bir dosta sordum; “Yarınlar için alınmasını düşündüğünüz tedbirler, yapılması gereken tasarruflar ne olabilir?” dedim. “Dün akşam benim de aklıma geldi, evdekileri çağırdım, oturduk ve bu meseleyi görüştük. Sonunda aldığımız kararla yaşantımızda hiç, ama hiç bir değişiklik yapmama kararına vardık. Çünkü biz zaten o şekilde yaşıyorduk, kısılması gereken bir tek kuruşluk bir nokta bulamadık...” İçiniz rahatsa, yapacağınız her şeyi yapmışsanız, yapılmaması gerekenlerden zaten ta baştan beri uzak duruyorsanız size hayırlı uykular diliyoruz. Meselenin “Kalkınca yürüyememe maddesine de inşallah başka bir gün temas ederiz. Dogruhaber

Bu yazı toplam 939 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar