Yemen direnişine iftira atanları unutmadık! Düne kadar “İran destekli Husi katiller” diyorlardı
Aksa Tufanı Savaşı, Yemen’deki Ensarullah Hükümeti’nin Amerika ve İsrail karşıtı ajandasını ve Yemen’de savaştığı sözde Sünni Amerikancı grupların ikiyüzlülüğünü ifşa etti.
Yemen’deki İran destekli Ensarullah Hükümeti’nin (Husiler) Tel Aviv’in kalbini vurması Siyonistleri şoka soktu. Can kaybının da olduğu saldırı sonrası İsrail, ABD ve İngiltere ile birlikte Yemen’i havadan bombaladı. Kendileri için dünyanın hiçbir noktasının güvenli olmadığını anlayan Siyonistler, sözde başkentlerine yapılan saldırıyı nasıl engelleyemediklerini tartışıyor.
Bununla birlikte Türkiye kamuoyunda yapılan Yemen güzellemeleri de dikkat çekiyor. Düne kadar Yemen Ensarullah Hükümeti’ni katil ve isyancı olmakla suçlayan çevrelerin sesi ise neredeyse hiç çıkmıyor. Yemen’de 9 senedir ABD, İsrail, Suud ve işbirlikçileriyle savaşan Ensarullah, düne kadar Sünni öldürmekle suçlanıyordu ve mezhepçi propagandalarla mahkum ediliyordu.
Ancak, Aksa Tufanı’nın mimarı Yahya Sinvar’ın dediği gibi, Gazze bütün maskeleri düşürdü ve bütün yalanları yalancıların yüzlerine çarptı. Ensarullah’ın her Cuma 2 milyon kişiyle yaptığı gösteriler Yemen’de nasıl bir halk desteğine sahip olduğunu ve sadece Şiilerin değil Şafii ve Sufi kesimlerin de desteğine mazhar olduğunu gözler önüne serdi.
Aksa Tufanı Savaşı, Yemen’deki Ensarullah Hükümeti’nin Amerika ve İsrail karşıtı ajandasını ve Yemen’de savaştığı sözde Sünni Amerikancı grupların ikiyüzlülüğünü ifşa etti. Nitekim ABD’nin başını çektiği Batı bloku, Körfez ülkeleri ve Türkiye Yemen’de hükümet olarak başkent Sana’yı elinde tutan Ensarullah’ı değil, Aden merkezli paralel hükümeti tanıyor. Bu hükümet Yemen’in resmi temsilcisi olarak görülürken, Ensarullah’ın elinde tuttuğu bölgeler ambargo altında tutuluyor. Ensarullah’ın elinde tuttuğu Sana, Hudeyde gibi bölgeler bu sebeple ciddi bir yoksulluk ve açlık krizi de yaşıyor. Ensarullah’a İslam ülkelerinden sadece İran ekonomik ve askeri açıdan yardım yapıyor. Ensarullah liderlerinin 1979 İslam Devrimi’nden bu yana İran’la dayanışma içinde olduğu biliniyor.
Eninde sonunda mesele aynı noktada düğümleniyor: Amerika, Batı ve Körfez think-tank kuruluşlarında, medya ağlarında masa başı olarak kurgulanan haberler, mezhep önyargısıyla hareket eden Müslümanlara dostu düşman olarak tanıtmaya yetiyor. Suriye'den Yemen'e bu gerçek hiç değişmiyor!
İslami Analiz