Yeni Filistin Liderini Üçüncü İntifada Seçecek
Yaser Arafat’ı ölümünün üçüncü yıldönümünde anan her Filistinli ve Arap’ın, Arafat’ın yokluğunda Filistin’de neler yaşandığını sorması ve bir başka ifade ile...
Yaser Arafat’ı ölümünün üçüncü yıldönümünde anan her Filistinli ve Arap’ın, Arafat’ın yokluğunda Filistin’de neler yaşandığını sorması ve bir başka ifade ile Filistin meselesinin ve halkının bugünkü durumuyla Arafat’ın bir lider ve komutan olduğu dönemi karşılaştırması gerekir.
SEYİD ZEHRA
Filistin’de Arafat’ın yokluğunda Filistin kanı helal oldu. Bu kanın dokunulmazlığı kalmadı. Kardeşler arasında kanlı çekişmeler başgösterdi. Filistin elleriyle Filistin kanının aktığı iç savaş yaşandı. Filistin’in bugün coğrafik, siyasi ve halk olarak eklemleri parçalanmış bir hale gelmesine kadar iş vardı. Batı Yaka’da Fetih hükmediyor, Gazze’de ise Hamas. Filistin halkı hayatı, tutumları ve duygularıyla bu ikisi arasında parçalanmış durumda. Arafat’ın yokluğunda birbirini boğazlayan her iki grup birbirlerinden azılı düşmanlarmış ve sadece yok etme ve köklerini kazımak şeklinde tehdit dilini bilirlermiş gibi konuşuyorlar. Bu yüzden hiç kimse iç savaşın bir başka kanlı turunu uzak görememekte.
DAVANIN GELECEĞİ DÜŞMANLARIN ELİNE GEÇTİ
Arafat’ın yokluğunda, Filistin’in bütün davası kaybolma tehdidi altına girdi. Filistin safının ve tutum birliğinin yokluğunda ve her tarafın kendi çekişmesinde yabancı güçten destek istemeye çalışması gölgesinde davanın geleceğinin düşmanların İsrail ve ABD’nin eline geçmesi gayet doğal.
GERÇEK BİR LİDERE İHTİYAÇ VAR
Bütün ayrıntıları bir yana, işler bu noktaya geldiği zaman Filistin davasını yok olmaktan başka ne bekleyebilir ki? En iyi durumda Filistin halkının uğruna bütün bu yıllar mücadele ettiği ve fedailer sunduğu hakların geri alınması umudu, geçmişten daha uzak oldu. Filistin Arafat’ın yokluğunda gerçek bir liderlikten, halkı ayırmayacak, bütünleştirecek, hukuka bağlı, etrafında bütün halkı toplayacak ve siyasi çalışmanın idaresinde mücadele ve örnekliğin sembolü olarak görülecek bir liderlikten mahrum olmasaydı bütün bunlar yaşanmazdı.
ABBAS SADECE FETİH’İN LİDERİ
Filistin bugün birbirini boğazlayan liderler arasında parçalanmış durumda. Ramallah’taki Filistin yönetimi bütün Filistin halkının değil de Fetih hareketinin yönetimi temelinde hareket ediyor. En azından Filistin halkının büyük çoğunluğu Mahmud Abbas yönetimini kendi temsilcisi olarak görmüyor. Gazze’deki yöneticiler ise kendilerini yönetime en layık isimler olarak görüyorlar. Her iki yönetim arasında dava kayboluyor ve bedeli halk ağır şekilde ödüyor, ambargo altında inliyor.
LİDERİ ÜÇÜNCÜ İNTİFADA SEÇECEK
Filistin bugün Arafat’ın yokluğunda bir lider bekliyor. Bu trajik duruma son verecek ve davada taviz verici sürece nokta koyacak bir lider bekliyor. Böylesine bütünleştirici bir liderin çıkması uzun zaman almayacak. Zira şehit lider Arafat’ın sürekli tekrarladığı gibi ‘güçlü Filistin halkı’ küçüklerin birbirini boğazlaması ortasında mücadele süresinin yok olmasını kabul etmez. Arafat’ın yokluğunda Filistin halkı üçüncü büyük intifadayı beklemektedir. Bu intifadanın rahminden beklenen lider çıkacaktır. Allah Ebu Ammar’a rahmet etsin. Sana bugün ne kadar da çok ihtiyaç duyuyoruz.
Bahreyn’de yayımlanan Ahbar El Haliç gazetesi, 13 Kasım 2007, Arapçadan çeviri: Halil Çelik / Vakit