"Yumuşak Kahraman" Ruhani
"Devlet, Allah'ın gücüne tevekkül ederek, Ehlibeyt'e imanı olan milleti ile bu sorunların üstesinden gelecektir"
Tevhidhaber.com / Özel Haber
Tahran'da bu hafta Cuma Namazı Kazım Sıddiki imamlığında kılınırken, hutbede önemli açıklamalarda bulunuldu.
Kazım Sıddiki, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin, ABD'ye olan yolculuğuna değinerek şu ifadeleri kullandı;
"Biz Sayın Hasan Ruhani'nin, BM'de yaptığı çıkışla İran halkının mazlumiyetini, zalim rejimlerin İran'a karşı yaptırımlarını tüm dünyaya ulaştırmasını ve Filistin halkını savunmasından dolayı Allah'a şükrediyoruz. İslam barış ve huzurlu yaşam yanlısı bir dindir."
Hz. Ali bir sözünde,"Düşman sizinle mücadele yapmadıkça ve yolunuza engel olmadıkça onlarla barışçıl davranın ve çeşitli kavimlerle işbirliği yapın."
Yine Hz. Ali (r.a) Malik Eşter'e mektubunda,"Eğer düşmanın seni barışmaya çağırırsa kabul et, ama dikkatli ol ki, aldanmayasın." der.
Bizim milletimiz mantık ve akla dayanarak adımlar atıyor. "Yumuşak kahramanlık" ifadesi de rehberimiz Ayetullah Seyyid Ali Hamaney'in akıl ve mantığının yüksek tabiridir.
Hz. Ali (r.a) Malik Eşter'e "Ey Malik! Hizmet ettiğin millet, ya senin din kardeşlerine, ya da yaratılışta seninle aynı seviyede olanlardır." diye bildiriyor. Biz yalnızca Filistin halkına olan zulümlere değil, tüm insanlığa karşı işlenen suçlara itiraz ediyoruz. Biz savaş yanlısı bir ülke değiliz ve olmadık. Biz hiçbir zaman savaşın başlatanı olmadık, değiliz ve olmayacağız. Fakat zorbalık, tehdit ve güç uygulamak isteyen herkese karşı Ceddimiz İmam Hüseyin'den (r.a) aldığmız dersi hayata geçiririz. Bizim hareketimiz imam Hüseyin hareketidir, rehberimiz ise onun yavrusu Humeyni'dir.
Kazım Sıddıki sözlerinin devamında İran'a karşı uygulanan yaptırımlara da değinerek şunları söyledi;
"Devletimiz 'tedbir ve umut' sloganı ile hareket ediyor ve herkes yakında bu yaptırımların kaldırılmasına umut ediyor. Bu yaptırımların kaldırılması hem ABD, hem de Avrupa'nın yararınadır. Devlet Allah'ın gücüne tevekkül ederek, Ehlibeyt'e imanı olan milleti ile bu sorunların üstesinden gelecektir.
Cuma Hatibi, tartışma sırasında insanın kendi düşmanını ve dostunu iyi tanımasının önemine değinerek;
"Gemide bulunan kahraman da bazen yumuşak davranabilir, fakat bu yumuşaklıkta onu amaca ulaştırmak için bir araçtır. Biz ABD ve İran cumhurbaşkanlarının telefon bağlantısından sonra Amerikalıların düzelmelerini arzu ediyoruz. Bizim gösterdiğimiz bu yumuşaklıkta onların kirli planlarını ifşa ediyor. Bizim milletimiz barışçıl ve her türlü suça muhaliftir. Biz ne kendimizin ne de diğer devletlerin atom silahına sahip olmasını istiyoruz. Biz dünyada kitle imha silahlarının yok edilmesini talep ediyoruz. ABD devleti siyonist rejim İsrail'in etkisine kapılmamalıdır. Bu rejim "Hizbullah" la çatışmada yenildi ve onun mağlup edilemez yalanı bitti. Daha sonra ise bu rejim Gazze halkı karşısında da isteğine ulaşamadı. ABD yaptırımlarını kaldırmalı ve bu konuda pratik adımlar atmalıdır. "
Hatip Sıddıki, konuşmasının sonunda İran polislerine de seslenerek, Polisin görevi asayişi, emniyeti koruma olduğunu söyledi ve onun hizmeti bir çeşit ibadettir. Polisler insanlarla her zaman samimi, sevecen, yardımsever, canayakın olmaya çağırdı.