Al Jazeera’de yer alan habere göre, ABD Savunma Bakanı Ash Carter ve Genelkurmay Başkanı Joe Dunford, ABD Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’ndeki bir oturumda “milli güvenlik sorunları” ve askerî operasyonlarla ilgili bilgi verdi, senatörlerin sorularını yanıtladı.

Konuşmasının başında IŞİD’le Irak ve Suriye’de yürütülen mücadeleye değinen Carter, YPG’nin adını vermeden “Sahadaki yerel ortaklarımızla birlikte Şaddadi ve Menbiç’i IŞİD’in elinden aldık.” dedi. Türkiye’nin sınırını IŞİD’den temizlemek için başlattığı operasyona da değinen Savunma Bakanı, “bölgedeki gerilimi engellemek için” tüm ortaklarının, “IŞİD’le mücade”leye odaklanmalarını sağladıklarını söyledi:

“Ortağımız Türkiye, sınır bölgesinden IŞİD’i temizlemek için Suriyeli yerel ortaklarına destek veriyor. Türklerle omuz omuza çalışıyoruz, bu çabalarını havadan ve istihbarat paylaşımıyla destekliyoruz. Bunu yaparken bölgede öngördüğümüz gerilimi de idare edebiliyoruz. Herkesin ortak düşmanımız olan IŞİD’e odaklanmasını sağlıyoruz.”

“Uçuşa Yasak Bölge”

Carter, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin önerdiği savaş uçaklarının Suriye hava sahasında uçmamasıyla ilgili soruya ise, “Kerry’nin önerdiği, sivilleri vuran Rusya ve Suriye rejimine ait savaş uçakları için bir uçuşa yasak bölge. Eğer başarılı olursa çok faydalı olacaktır.” yanıtını verdi. 

Rakka’da DSG ile İşbirliği Planı

Demokrat Senatör Donnely, Dunford’a Kerry’nin savaş uçaklarının uçmaması ve YPG ile işbirliğine yönelik şu soruları sordu:

Suriye’nin belli bölgelerindeki savaş uçaklarının uçuşa son vermesi önerisini destekliyor musunuz?

Kaolisyon savaş uçaklarının uçuşları durdurması fikrine katılmam. Suriye rejimi ve Rusya’ya ait savaş uçakları yerlerine dönmeli.

Peki Suriyeli Kürtlerle [işbirliğine] devam etmenin gerekliliğine inanıyor musunuz?

Onlara destek sağlıyoruz, sahadaki en etkili ortaklarımız. Türkiyeli müttefiklerimiz ve Demokratik Suriye Güçleri’ne (DSG) sağladığımız destek arasındaki ilişkiyi idare etmek çok zor, biliyorsunuz. Aynı ânda hem Rakka’da DSG ile birlikte etkili ve sonuç alıcı bir operasyon yürüteceğiz hem de Türklerin, Kürtlerin uzun dönem siyasî projeleriyle ilgili endişelerini giderecek doğru yaklaşıma ulaşmak için Türk müttefiklerimizle çok yakın çalışıyoruz.

Eğer bu endişeler giderilirse ya da giderilmezse bile yine de Suriyeli Kürtlerin silahlandırılmasının bölgede daha etkili olabilmek için fırsat sağlayacak bir askerî seçenek olduğunu düşünüyor musunuz?

Evet, buna katılıyorum. Eğer DSG’nin mevcut kapasitesini arttırabilirsek, Rakka’daki başarı şansımız artacaktır.

Dunford, ilerleyen dakikalarda ise Rakka’ya ilerlemek için durumun karışık olduğunu ancak‘arabuluculuğun sürdüğünü’ söyledi:

“DSG’yi güçlendirebilirsek, Türkiye, DSG ve ABD arasındaki ilişkileri yönetebilirsek… Durumun çok karışık olduğunun farkındayım ama şu ân buna arabuluculuk edebiliyoruz.”

“PYD’ye İhtiyacımız Var”

Nisan ayındaki bir oturumda PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD, silahlı kanadı YPG ve bu grupların DSG içindeki varlığını sorgulayan ve Carter’ın PKK-DSG bağlantısını kabul etttiği soruları (Tıklayın:) soran Cumhuriyetçi Senatör Graham, yine aynı konuya değindi. Carter’a, “Suriyeli Kürtlerin silahlandırılmasını destekliyor musunuz?” diye sordu. Carter, “Evet.” yanıtını verdi:

“Onlarla çalışmaya devam etmemiz gerektiği fikrine katılıyorum. Onlar DSG’nin bir parçası. Rakka’ya yönelmelerini sağlamak için ne yapılması gerekiyorsa yapılmasını destekliyorum.”

Dunford da DSG’nin en etkili güç olduğunu tekrarladı ve “Rakka’ya ilerlemek için onlara ihtiyacımız var.” dedi.

“Esed’i Görevden Almak Gibi Bir Askerî Hedefimiz Yok”

Graham, Suriye’de Esed’in devrilmesi hedefinden vazgeçilip vazgeçilmediğini sorguladı. Graham’ın sorularına Dunford şu yanıtları verdi:

[Suriyeli Kürtler] Esed’in devrilmesi için destek veriyorlar mı?

Bugün, bu onların belirlenmiş siyasî hedefi değil.

Bizim iki hedefimiz var, değil mi? IŞİD’i yok etmek ve Esed’in görevden çekilmesi. Bu doğru mu?

IŞİD’i yok etmeye yönelik askerî bir hedefimiz var. Esed’i görevden almak gibi bir askerî hedefimiz yok.

Ama Başkan bunun da hedef olduğunu…

Onun Esed’in devrilmesi doğrultusunda bir siyasî hedefi var.

Peki. Şu an Esed’in kazanıyor olabileceğini düşünüyor musunuz?

Esed, bir yıl öncekine göre açıkçası çok daha güçlü bir pozisyonda.

Teşekkür ederim, her zaman çok dürüst oldunuz. Ocak 2017’de Obama görevi devrederken Esed hâlâ görev başında mı olacak?

Esed’in o dönemde görevde olmayacağı gibi bir yol görmüyorum.

Şimdi siyasî denklemi nasıl değiştirdiğiniz hakkında konuşalım. Sizce Esed’in görevden çekilmesini sağlayacak tek şey, ona daha ciddi bir tehdit olacak şekilde askerî baskı kurmak değil mi?

Bu bence yeterince adil bir açıklama oldu.

Peki Suriye içinde işbirliği yaptığınız asıl güç Esed’i devirmek üzere çalışmıyorsa, bu güçleri nereden geliyor?

Bu gücü tanımlayamam ama Esed ve Rakka arasındaki farkı belirtmek istiyorum. DSG’yi desteklememizin sebebi Rakka’ya ilerlemek.

“PYD, Rakka’yı Elinde Tutmayacak”

Çoğunlukla Kürtlerden oluşan bu güç Rakka’yı özgürleştirip elinde tutabilir mi?

Bu güçler Rakka’yı elinde tutmayı planlamıyor.

Rakka’yı elinizde tutmak için plan nedir?

Şu ân 14 bin Arap var bölgede. Rakka’yı kontrol edecek güçlerin bir parçası olabilirler.

Bizim Rakka’yı elimizde tutmak için bir planımız var mı?

Bir planımız var ancak henüz kaynakları hazır değil.

“Esed Kısa Vadede Ayrılmayacak”

Komite Başkanı Cumhuriyetçi Senatör John McCain’in “Suriye politikamız, askerî stratejimiz işe yarıyor mu?” sorusuna Dunford, “Stratejimiz IŞİD’le mücadeleye odaklanıyor ve başarılı olduğunu söyleyebiliriz.” yanıtını verdi.

McCain, yüz binlerce kişinin öldüğünü ve milyonlarca kişinin göç ettiğini hatırlattı ve “Beşar Esed’in görevi bırakacağını düşünüyor musunuz?” diye sordu. Dunford ise soruya, “Esed için uzun dönemli değerlendirmeler yapamam. Kısa vadede ayrılmayacağına inanıyorum.” yanıtını verdi.

McCain, ABD ve Rusya arasında yapılan anlaşmaya değindi. Dışişleri Bakanı Kerry’nin önerileri arasında istihbarat paylaşımının da olduğunu hatırlatınca Dunford, bunun anlaşmanın bir parçası olmadığını söyledi ve “Ruslarla istihbarat paylaşımının iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum.” dedi.