Evet, evet; “HAMAS İİT’den (İİT, İslam İşbirliği Teşkilatı mı, yoksa İsrail İşbirliği teşkilatı mı, tam anlayamadım bu gelişmelerden sonra) büyüktür.

Evet, bizim yargı bağışık, imtiyazlı statü, vergiden muaf, diplomatik dokunulmazlık verdiğimiz “DSÖ’nün Başında Bir Terörist Var”.. Avrupa Parlamentosu Hırvatistan Milletvekili Mislav Kolakušić “DSÖ Terör Örgütü İlan Edilmelidir” derken biz en sert demeçlerden sonra bile “Uluslararası sistemle birlikte hareket etme sözü” vermeye devam ediyoruz ve bu konuda maalesef, sembolik çıkışlar, kınama mesajları dışında somut bir adım atmıyoruz. Cemaat toplulukları ve STK’larımız bile insani yardım çabalarının ötesine geçemiyor maalesef.

Adil katil. Hem CoVID komplosunun başındaki katil, hem mRNA komplosunun arkasındaki isim bu. Bugün hayatta olmayan 30 milyondan fazla insanın katili bir adam ve bir örgütten söz ediyoruz. FETÖ, PKK bunların eline su dökemez. Bu “Geberesice” Ghebreyesus isimli Etiyopyalı bu adam, 2017’den beri insanlığın başının belası. Geçmişi de öyle Etno-faşist terör örgütü üyeliği, diktatör yardımcılığı, üç kere salgın karartma ve muhalif siyasetçi kaçırılmasını organize etmeden suçlu bir teröriste insanlığın nüfusunu 1 milyarın altına çekme görevi verildi. Bu Terörist 1974’te Etiyopya’da büyük bir iç savaş patlak verdiğinde bu savaşın baş aktörlerinden biri komünist etno-faşist terör örgütü Tigray Halk Kurtuluş Cephesinde örgütün merkez yöneticilerinden biriydi.

Japonya’da 2 atom bombasından ilk atıldığında 80.000 kişi öldü, sonra bu rakam 200.000 e kadar çıktı. 1. Dünya savaşında 19, 2. Dünya savaşında 12 milyon insan ölmüş. Toplam 30 milyon küsur. CoVID’den ölen sayısı . Türkiye’de resmi rakamlara göre COVID-19 olgu sayısı 17.232.066, iyileşen hasta sayısı 16.788.849‘dur. 102.174 kişinin ise öldüğü açıklandı. Öte yandan tüm dünyadaki toplam 685.273.221 olgudan 658.075.477 kişinin iyileştiği, 6.839.960 kişinin ise hayatını kaybettiği anlaşılıyor. mRNA’dan ve uygulanan tedavi yöntemi ve verilen ilaçlardan dolayı ölüm rakamı ise COVID’den ölenlerin 5 katı tahmin ediliyor ve bu rakam artmaya devam ediyor. Yani CoVID ve mRNA kurbanlarının sayısı 2 dünya savaşında kaybedilen asker ve sivil toplamından daha fazla. Bu arada Türkiye ve dünyada DSÖ nün açıkladığı ölüm sayısının 2.7 katı insanın hayatını kaybettiğine ilişkin önemli açıklamalar gündem oldu.. Açıklanan sayıdan daha fazla diğer kanser, şeker gibi hastalıklardan ölen var, ama pandemi ilan edilmiyor. Bu arada CoVID ölümleri ile mRNA ölümleri aynı kaynaktan beslenmiş. Yani mikrobu yayanla ilacını satanlar aynı.

Gazze konusunda en çok konuşan iki ülke Türkiye ve İran. İkisi de sürekli konuşuyor ve fazla bir şey yapmıyorlar. Gazze’de katliam sürerken Suudiler eğlence festivali düzenlemişti. BAE de ise İsrail BAE sanatçıları ortak konser düzenlediler. Kabe imamı İsrail’le dostluğu savundu ve kırala sadakat çağrısı yaptı. Alın size bir İİT’üyesi ülkeden bir haber: Bahreyn Kralı'ndan tarihi skandal! Hamas'ı kınadı, İsrail'i destekledi! https://haber7.com/dunya/haber/3368674-bahreyn-kralindan-tarihi-skandal-hamasi-kinadi-israili-destekledi… İsrail’deki Museviler Siyonistlere karşı sokağa çıkarken, bunlar Siyonistlerden daha mı Siyonistler yoksa.

Little Boy, dünyada saldırı amacıyla kullanılan ilk atom bombası'dır. 6 Ağustos 1945 sabahı ABD tarafından, Japon İmparatorluğu'nun Hiroşima şehrine atılmıştır. Bu bomba 18.000 ton TNT (Trinitrotoluen) patlayıcıya eşdeğer gücündeydi. Gazze hükümet sözcüsünün açıklamasına göre Gazze'ye 18 bin ton bomba atıldı. Bu açıklamanın ardından bir haftadan fazla zaman geçti. Ve bombalama devam ediyor.

Bakın WEF, DSÖ, HABAT, İstanbul Sözleşmesi, Lanzarote, Sertifikalı tohum yasası, Kentsel dönüşüm projesi, Karbon ayak izi, Akıllı kentler projesi bu Şeytani projelerin maskesi.

Bir Amerikan yurttaşı şöyle diyor: Filistinli dostlarım beni dinleyin. Toplama kampında bulunan Gazzeliler: Bırakın İsrail’i yenmeyi, siz ABD’yi, dünyayı bile değiştirdiniz. Bunun için çok acı bedel ödediniz ve dünya size borçlu. Şu anda özgürlük ve hürriyet için savaşan tek toplum sizsiniz. Tanrı sizleri korusun kardeşlerim. Şimdiden özgürleştiğimi hissediyor ve eskiden söyleyemediğim şeyleri söyleyebiliyorum. Bizim politikacılarımız korkuyor. İİT üyeleri sınıfta kaldı. İktidar sahiplerini unutun, Gazzelileri kanı, Müslümanların uyanışları için adeta bir iksir görevi yaptı sanki. Ve tüm dünyada her din, her ideoloji ve her politik topluluktan insanların vicdanlarını keşfetmeleri için bir çığlık oldu. İsrail tarihinde ilk kez, tüm insanlık karşısında yalnız kaldı. İsrail’i destekleyen ülkeler, partiler, kurumlar, media, STK’ler suçüstü oldular. Ve bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Pedofilik Satanistlerin GlobalReset projesi ağır bir yara aldı. İbrahim 42’de ne deniyordu: “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor”. Her şeyin bir vadesi var. İsrail için o gün yaklaşıyor. Dünyanın en büyük askeri güçleri ufacık bir Gazze karşısında zelil oldular. Komplolarını kendi içlerindeki vicdan sahipleri deşifre ediyor. İslam dünyası uyurken, İsrail’deki ve tüm dünyadaki vijdan sahibi insanlar sokaklarda.

İsrail gazetelerinden Haaretz, 7 Ekim‘deki katliamın HAMAS değil İsrail tarafından yapıldığını resmi belgeler ışığında ifşa etti. Resmi polis soruşturmasına göre 7 Ekim’deki Nova partisinde İsrail ordusuna ait helikopterin İsrailli sivilleri öldürdüğünü bildirdi. Netanyahu ve generaller, kendi halkını öldürmekle yargılanabilir.

Evet, sıra şimdi güzel bir haberde: Katar Emiri'nin annesi Şeyha Moza bint Nasır el-Misnet, BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) özel temsilciliği görevinden istifa etti. Evet, şimdi sıra bizde! Ankara’dan BM, AB örgütleri ile iş yapanlardan ses bekliyoruz.

Evet, HAMASLI kardeşlerimizden öğreneceğimiz çok şey var: GAZZE bu gün İnsanlık için bir özgürlük mektebine dönüştü. GAZZE direnişi İslam’ı, Kur’an-ı Kerim’i, Hz. Peygamberin hayatını, Müslümanları, İslam tarihini yeniden tüm dünyanın gündemine taşıdı. “Güneş batıdan doğacak” haberi, böyle bir haber midi idi, yoksa Tarık yıldızı ile ilgili bir haber mi idi bu. Ankara sesimizi duyuyorsa, bizi Sertifikalı diye İsrail tohumlarına mahkûm etmeyin, yerli tohumlarımızı “öz yurdunda garip, öz vatanında parya” durumuna düşürmeyin. İsrail Gazze’ye bomba atarken, bizimkiler Chemistrail ile tepemizden kimyasal gaz püskürtüyorlar. Durdurun bu rezaleti.

Kenevir tohumunu ıslah çalışması diye 8 yıl, katma değeri yüksek THC ve CBD’yi sıfırlamaları için yıllarca çalıştırmışlar akademisyenleri.. Evet evet, ülkemizin geri kalmışlığı, , imtiyazlı bir geri kalmışlık, daha doğrusu geri bırakılmıştır. Yazıktır, günahtır yahu. Adeta bu iş olmasın diye yönetmelikler çıkartmışlar. Boraks ya da Hidrojen Sülfür İHA-SİHA, TOGG kadar gündem olmadı bu memlekette. Bu mevzuat çöplüğünün sebeb olduğu bürokratik akılsızlıkla bu ülkenin ve halklarının iki yakasının bir araya gelmesi mümkün değil. Aynı akılla yeni bir anayasa daha yapacaksak, korkarım gelecek anayasa gidecek olanı aratır. Algın operasyonları ile toplum mühendisliği, lobicilik ve PR dedikleri halkla ilişkilerle ancak buraya kadar. Artık mızrak çuvala sığmıyor ve insanların bu propagandalara karnı doydu. Unutmayın, bu gemi batarsa siz de batarsınız. Ve din gününde batmasına sebeb olduğunuz gemi yolcuların ın da faturası size çıkartılır. Yunus kavmi gibi, son gün bir kurtuluş umudunuz varsa, bu işin sorumlusu olan iktidar ve muhalefet, siyaset ve bürokrasi, mektep ve media, iş dünyası, STK yöneticilerini önce “İnni küntü minezzalimiyn” demeleri gerekiyor. Yoksa halimiz yaman! Selam ve dua ile.

NOT: HAMAS’ın bize öğrettiklerini öğrenmek için: