Abdurrahman Dilipak: Kehanet ya da Komplo Zannettikleriniz!
Habervakti.com yazarı Abdurrahman Dilipak'ın yazısını iktibas ediyoruz
Abdurrahman Dilipak / Kehanet ya da Komplo Zannettikleriniz! /HABERVAKTİ.COM
Kehanet zannettiğimiz şeyler Şeytani bir planın ürünü olan senaryolar.
Bunları zaman zaman toplumda bir algı oluşturmak için media üzerinden topluma servis ediyorlar. Tartışmamızı istiyorlar aslında.
Bu şekilde kim nerede duruyor onu görüyorlar. Bir ara susuyorlar. Bu tartışmalardan toplumun kafasında oluşan suali mukadderleri topluyorlar. Bunlar için dini, bilimsel gerekçeler hazırlıyorlar. Sonra tekrar meydana çıkıyorlar. Bu arada Sermaye, siyaset, bürokrasi, Akademi, Media, sanal, STK çevrelerinden birilerini yanlarına alıp yaygın bir şekilde, yasama, yürütme ve yargı erkini baskılayarak konuyu hayata geçiriyorlar.
Aslında bu WhatSapp grubları, Telegram üzerinden sağılıyorsunuz/sağılıyoruz. Peşimize ajan takmalarına gerek yok. Siber istihbarat için tek açık kapı sosyal media değil, cep telefonları sürekli yanımızda, evde, iş yerinde Wifi’ler, araçta kapalı mekanlarda akıllı, otonom sistemlerle beyin dalgalarımız bile manipüle edilebiliyor.
Cep telefonunuzun ulunduğu bir mekanda bir ürün aradığınızı söyleyin, telefonda konuşun, SMS atın, Herhangi bir sosyal media ağında ya da arama motorunda bir arama yapın bakalım ne oluyor.
Bir lokantaya gittiniz. Bir yıl sonra yine yolunuz o restauranta düştü. Arama motorunun sizin daha önce ne zaman oraya gittiğinizi size haber verecektir. Takip ediliyorsunuz, bütün işlemleriniz kayıt altına alınıyor. Sokakta ve her yerde, hatta kapalı mekanlarda ve yalnız başınıza olduğunuz yerlerde bile, radar kompenenti taşıyan akıllı otonom sistemler cihazlarla bile izlenebilirsiniz.
Bilgi güvenliği yasası varmış? Güldürmeyin beni.
Hele bir de TransHumanizm projesi çerçevesinde Human 2’ye geçiş için kafanıza NeuraLink dedikleri Chipleri bir taksınlar, gerisi kolay. Zaten siz o zaman NESNELERARASI İLETİŞİMin NESNE’si olacaksınız.
Bakın 2016 yılında WEF’in yani Dünya Ekonomi Forum’unun başkanı Klaus Schwab ne demiş: ”2026 yılına kadar insanların beyinlerine ve ciltlerinin altına mikroçipler yerleştirileceğiz Sonunda beynimizle dijital dünya arasında doğrudan bir iletişim olacak." Bu konuşmasının Videosunu dinlemek için https://youtu.be/IJcey1PPiIM ‘i dinleyin. Hani biz söyleyince Komplo diyorlardı ya. Aslında en büyük komplocu bunlar!
Bakın, bana kalırsa Çin tekrar sisteme geri döndü. Artık bir ABD-Çin çatışması bugün için gündemde değil. Çin hem ABD, hem İngiltere ile yakın ilişki içinde. Çin konusunda Batı Triosu kendi arasında anlaşmış değil. Bu da Çin’e zaman kazandırıyor.
Globalistler aslında sistem otorite, kontrol açısında Çin rejimine ve toplumuna hayranlar. Şimdiden onlar LİNE benzer bir Cyber City’i inşa etmeye başladılar bile. Ruslar da daha erken başladı ama ilerleyemiyor. Rusya aslında gevşek bir federasyon. Dağınık, kontrol edilmesi güç bir yapı. Onun için çatışma alanı Rusya’ya kaydı. Çin de Rusya’dan yana açık bir tavır koymuyor. Batı Çin ve Hindistan’ı birlikte ölçeklendirecek gibi gözüküyor.
Çin aslında uzun süredir birlikte çalışıyordu. Hatta CoVID sürecini CIA ve Çin istihbaratı birlikte yönetti. Bugün de yine birlikte çalışıyorlar. Bir yandan da İngiltere’nin bölge etkin bir rolü var. İngiltere’nin aynı zamanda Hindistan ve Rusya ile yakın ve sıcak ilişkileri var. Çin bu sebeble Rusya’ya karşı bir pozisyon da almaz. Aksine o Çinin elinde bir pazarlık kozu.
İşin iktisadi, sosyal, askeri ve teknolojik ayağı ayrı ayrı. Ama hepsinin ortak hareket etmeleri gereken noktalarda daha fazla sorun çıkıyor. Bunlardan biri de global bir para konusu. Geleceğin ordusu NATO içinden mi çıkacak yoksa İngiltere ve AB yeni bir oluşuma mı gidecekler. Değilse NATO yeniden mi yapılandırılacak.
Yapay zeka’nın kontrolü ve yönetimi de ayrı bir sorun.
“Ajanda 2030” şimdilik bir şekilde yürütülüyor.
Özellikle işin toplum ayağı, FERT planındaki adımlar yani üzerinde anlaştıkları konular adım adım hayata geçiriliyor. İNSAN 2, ENDÜSRİ 4, TOPLUM 5 ile ilgili konular, Hastalık, aşı ve gıda, Karbon ayak izi, iklim politikalarında duraksama yok. Samsung, Amazon, Microsoft gibi bir takım firmalar da, bu senaryoya göre, alt yapıları ve iş planlarını güncellemeye devam ediyorlar.
Çağın en büyük illizyonu algı operasyonları idi. İnsanlar bu şekilde kolayca güdülendiler, sürüleştirildiler.
Şimdi bu illizyonu bir ileriye taşımak istiyorlar. İktisat ve siyasette yaptıklarını dinde ve ideolojide yapacaklar.
Sahip oldukları teknoloji ile gökten Mesih'ide indirebilirler, Mehdi'yi de çıkartabilirler. Yecüc-Mecüc’ü de yeryüzüne salabilirler, kendi imkanları ile.
Tabi ki, üretilmiş olarak. Eğitim ve Media üzerinden bir çok insanı kendi yalanlarına inandırabilirler.
Sanal gerçeklik, NeuraLink, MetaVerse ve yapay zeka ile herşey mümkün.
Gobbels, Hitler zamanında el yordamı ile yaptıklarını eskiden sihirbazlar, ipnoz ve illizyonla yapıyordu. Bu gün onlara gerek kalmadı. “Lucid Dream” ve “Astral yolculuk”larla insanları dünya dışı alemlere yollayabilirsiniz.(!?) Bir çok insan böyle bir heyecan verici astral bir yolculuğa hazır. Adrenalin bağımlılığı ve macera arayışı, kışkırtılan merak insanları böyle bir aleme savurdu.
Yeni Dünya çok farklı geliyor. BİREY artık bu dünyanın sadece bir NESNEsi. Hayalin ve merakın yön verdiği satınalınan rüya gerçekliğin önüne geçiyor. Şimdi Siber uyuşturucular dönemi.
Sahi, hiç düşündünüz mü, böyle bir dünya ile nasıl başedeceksiniz?
Ya da siz bu dünyanın neresindesiniz ve bu gidiş nereye?
O hapları yuttunuz, o aşıları vuruldunuz, bari bundan sonra onların yalanlarına inanmayın. Yoksa gerçekten “Hapı yutarsınız”.!?.
Selam ve dua ile.