Adalet ve Özgürlükler Platformu Akyazı Buluşması
Adalet ve Özgürlükler Platformu Akyazı Buluşması Sonuç Bildirgesinde gündemdeki konulara dair önemli mesajlar verilirken...
Adalet ve Özgürlükler Platformu Akyazı Buluşması Sonuç Bildirgesi'nde gündemdeki konulara dair önemli mesajlar verilirken, Kürt sorunu için hakkaniyet, İslami kamuoyuna ise kardeşlik hukukuna riayet çağrısı yapıldı
Türkiye'nin farklı şehirlerindeki İslami kimlikli sivil kuruluşların çatı organizasyonlarından Adalet ve Özgürlükler Platformu, 13. olağan buluşmasını Akyazı'da gerçekleştirdi. Kamuoyunda daha çok 8 yıldır süren başörtüsü eylemleriyle bilinen fakat son dönemde dayanışma ve istişare zeminine dönüşen platformun, iki gün süren buluşmasının ev sahipliğini Mazlumder Akyazı Şubesi yaptı. Başta Kürt meselesi bağlamında gelişen çözüm süreci ve iki yılı dolduran Suriye krizi olmak üzere gündemdeki birçok konunun tartışıldığı ve farklı görüşlerin ileri sürüldüğü oturumlarda oluşan ortak kanaatler ise bir sonuç bildirgesiyle kamuoyuna duyuruldu.
Sonuç bildirgesinde Akyazı Buluşması'nın Nekbe Haftası'na denk geldiği belirtilerek, Filistin'de devam eden işgal kınandı ve Mavi Marmara davasıyla ilgili Türkiye-İsrail arasında yapılan görüşmelerin kabul edilmeyeceği duyuruldu. Ayrıca Kırım ve Kafkas halklarının kendi topraklarından tehcirinin yıl dönümlerine denk gelen Akyazı Buluşması'nda yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği katliamlar ve sürgünler de kınandı. Diğer bir kınama da Reyhanlı'da yapılan bombalı saldırılara ve Reyhanlı sakinleriyle Suriyelilerin karşı karşıya getirilmek istenmesine yönelikti.
Platform, 'Çözüm Süreci'nin, adalet, hakkaniyet ve eşitlik temelinde sonuçlanmasını desteklerken, Kürdistan'daki İslami yapıların, aralarındaki ihtilafları bir fıkha bağlamasının elzem olduğunu belirtti. Roboski katliamının faillerinin ve sorumlularının bir an önce açığa çıkartılması ve yargılanmasını da 'Çözüm Süreci' açısından bir samimiyet göstergesi olarak sundu. Suriye krizinin bölgesel bir ittifakla çözülebileceğini belirten platform, son dönemde İslami kamuoyunda yaşanan kutuplaşmaya karşı da kardeşlik hukukunun gözetilmesi çağrısı yaptı.
Akyazı Buluşması'nın son oturumunda değerlendirmelerini sunan platform mensupları ve gözlemciler, çok farklı ve yer yer karşıt görüşlerin ileri sürülüp, yoğun şekilde tartışıldığı bir ortamdan katılımcıların yine dostluk ve kardeşlik içinde ayrılma olgunluğu göstermelerinden duydukları memnuniyeti ifade ederken, bu ortamın diğer kuruluşlar için de önemli bir örneklik sunması gerektiğini belirttiler. Son derece kırılgan bir süreçten geçildiği ve bu süreçte herkesin daha sorumlu hareket etmesini temenni eden katılımcılar, ayrıca bu tür istişare ve kardeşlik platformlarına duyulan ihtiyacı ifade ettiler.
Aşağıda, iki gün süresince yapılan oturumlarda oluşan ortak kanaatlerin sunulduğu sonuç bildirgesinin tam metni yer almaktadır:
ADALET VE ÖZGÜRLÜKLER PLATORMU
AKYAZI BULUŞMASI SONUÇ BİLDİRGESİ
Adalet ve Özgürlükler Platformu'nun 13. olağan buluşması 17-18 Mayıs 2013 tarihlerinde Akyazı'da gerçekleşmiştir. Akyazı Buluşması'na platform mensupları ile farklı İslami kuruluşların temsilcileri katılım göstermiştir.
İki gün süresince yapılan istişare toplantılarında ülkemizdeki ve bölgemizdeki önemli gündem maddeleri görülmüştür. Farklı görüşlerin, eleştiri ve önerilerin tartışıldığı oturumlar sonucunda sağlanan ortak kanaatin kamuoyuyla paylaşılması uygun bulunmuştur:
1) Siyonist işgali bütün halklar adına büyük bir felaket kabul eden platform, Nekbe Haftası'nda gerçekleşen Akyazı Buluşması'nda, Filistin halkının acısını paylaşmaktadır.
Filistin'in, Kudüs'ün, Mescid-i Aksa'nın işgal altında olduğu bir zeminde, Türkiye ve İsrail rejimi arasında yeniden başlayan yakınlaşmayı ve Mavi Marmara şehitlerinin kanı üzerinden yapılan pazarlığı kesinlikle kabul etmemektedir.
Uluslar arası hesaplar üzerinden unutturulmaya çalışılan Kudüs'ün, ümmetin öncelikli ortak davası olduğunu bir kez daha hatırlatmaktadır.
2) Platform, gerek Reyhanlı'da yapılan bombalı saldırıları; gerekse sonrasında Reyhanlı sakinleriyle Suriyelilerin karşı karşıya getirilmek istenmesini kınamaktadır. Hükümet, hiçbir statü vermeden misafir sıfatıyla kabul ettiği sığınmacıların güvenliğini sağlamak zorundadır. Diğer taraftan da sınır şehirlerinde yaşanan hızlı sosyal ve iktisadi çalkantının yarattığı toplumsal huzursuzluğu giderecek acil tedbirleri de almalıdır.
3) Platform, Kırım ve Kafkas halklarının kendi topraklarından tehcirinin yıl dönümlerine denk gelen Akyazı Buluşması'nda yüz binlerce insanın hayatına kast etmiş bu katliamları ve sürgünleri kınamaktadır.
YASAK SÜRÜYOR, YOZLAŞMA ARTIYOR
4) Tesettürü "Allah'ın emri ve Müslüman kadının kimliği" kabul eden platform, yasağın bitmediğini hatırlamaktadır. Başörtüsüne her alanda özgürlük sağlanmadığı sürece de sorunun bittiğini kabul etmeyecektir.
Platform, kamu sendikalarının başlattığı kılık-kıyafet yönetmeliği boykotunu desteklemektedir. Bu konuda, siyasi irade tarafından göz yumma ya da ihsan edilmiş bir serbestlik değil, temel bir hakkın istisnasız iadesi gerekmektedir.
Platform, ayrıca son zamanlarda dindar çevrelerde yaygınlaşan ve takva örtüsü anlayışında yaşanan yozlaşmaya dikkat çekmektedir.
ÇÖZÜM SÜRECİ HAK VE ADALET TEMELİNDE SONUÇLANSIN
5) Platform, Kürt meselesi bağlamında başlatılan 'Çözüm Süreci'nin, adalet, hakkaniyet ve eşitlik temelinde sonuçlanmasını ümit etmektedir. Kürt halkının tüm haklarına kavuşması, Türkiye ve komşu ülke Müslümanlarının adil şahitliklerinin bir gereğidir. Silahların sustuğu bir ortamda temel hakların teslim edilmemesi, süreci barışa doğru götürmeyecektir. Sürdürülebilir bir barışın imkânı, kardeş halkları birbirinden ayıran/ayrıştıran sınırların ve yerel/küresel devletlerin çıkarlarının dışında bir tutum ve mücadele geliştirmesini İslami ve vicdani bir sorumluluk saymaktadır.
Kürt sorununun çözümünün, Kürt halkının inanç ve değerlerinden bağımsız olmadığını düşünen platform, Kürdistan'daki İslami yapıların, aralarındaki ihtilafları bir fıkha bağlayarak, ortak bir inisiyatif geliştirmelerinin elzem olduğunu düşünmektedir. Böyle bir inisiyatifin geliştirilmesini, Türkiye'nin diğer bölgelerindeki Müslümanların dayanışmasını güçlendirerek; sorunun çözümüne katkı sağlaması açısından gerekli görmektedir.
Platform, 508 günü geride bırakan Roboski katliamının faillerinin ve sorumlularının bir an önce açığa çıkartılması ve yargılanmasını, içinde bulunduğumuz 'Çözüm Süreci' açısından bir samimiyet göstergesi kabul etmektedir.
Platform, ülkemizde tesis edilmek istenen barışçıl atmosferin, bölgedeki diğer halklara ve komşulara dönük baskı ve şiddet politikalarına zemin hazırlamasına kayıtsız kalmayacaktır.
SURİYE'DE ÇÖZÜM İÇİN BÖLGESEL İTTİFAKLA ACİLEN SAĞLANMALI
6) Platform, bölgemizdeki tüm halklar gibi yerel ve küresel müstekbirlerden kurtuluş arzusu taşımakta; istisnasız tüm zorba rejimlerin karşısında durmaktadır.
Platform, Suriye halkının çektiği acıları paylaşmaktadır. On binlerce insanın hayatını kaybettiği, 1,5 milyondan fazla Suriyelinin yerinden yurdundan edildiği bu krizin bir an önce son bulmasına ve akan kanın durmasına her türlü girişimi desteklemektedir. Siyasi bir geçiş sürecinin ise ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin ve NATO gibi emperyalist güçlerin inisiyatifiyle değil; Türkiye, İran, Irak, Mısır ve Lübnan gibi bölge ülkelerinin ittifakıyla sağlanabileceğini savunmaktadır.
Platform, son dönemde derinleşen etnik ve mezhebi ayrışmalara, çatışmalara ve bölge halkları arasında yakılmak istenen fitne ateşine karşı tüm taraflara itidal çağrısı yapmaktadır.
İSLAMİ KAMUOYU KARDEŞLİK HUKUKUNA RİAYET ETMELİ
Türkiye Müslümanlarının arasında da yaşanan kutuplaşmanın, Suriye krizinin kendisinden daha büyük bir soruna dönüşmesinden rahatsızlık ve üzüntü duymaktadır. Gerek bu sorunda gerekse diğer konularda farklı görüşleri ileri süren Müslümanların, aralarındaki kardeşlik hukukunu gözetmeyen bütün söylem ve davranışlardan uzak durmaları gerektiğini vurgulamaktadır. Bu olumsuz hali düzeltmeye dönük her türlü çabanın içinde olmayı önemli bir ahlaki görev addetmektedir.
7) Platform, dünyada ortalama her saatte 5 bin, ülkemizde ise her 3 saatte 1 işçinin ölmesine sebep olan taşeronluk sistemine dikkat çekmektedir. Ranta, krediye, faize dayalı kapitalist ekonomiye karşı dayanışmayı, paylaşmayı ve yardımlaşmayı esas alan İslami bir ahlak anlayışını savunmaktadır.
28 ŞUBAT'IN TÜM KARARLARI SONUÇLARIYLA BİRLİKTE KALDIRILMALI
8) Platform, 28 Şubat süreci sorumlularının tutuklandığı ve yargılandığı bir dönemde, sürecin mağdurlarına yönelik ağır cezalar verilmesine dikkat çekmektedir. 28 Şubat sürecinde alınan tüm siyasi yargı kararlarının bir an önce geçersiz sayılmasını, yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi noktasında acilen gerekli düzenlemelerin yapılmasını talep etmektedir.
Adalet ve Özgürlükler Platformu, 8 yıllık tecrübesine dayanarak, Müslümanların her türlü farklılıklarına rağmen bir arada olma, birlikte mücadele etme, sorunları karşısında kendi bağımsız iradelerini ortaya koyma gibi sorumluluklarına dikkat çekmektedir. Bugüne kadar böyle bir bilinçle hareket eden platform bileşenleri, bundan sonrasında da 'herkese Müslüman' tavrını sürdürmeye devam edecektir.
18-19 MAYIS 2013, AKYAZI, SAKARYA
ADALET VE ÖZGÜRLÜKLER PLATFORMU
platform haber