''Aileler çocukları ile cami arasında bağ kurmalıdır''

''Aileler çocukları ile cami arasında bağ kurmalıdır''

Özerk Diyanet Evkaf Sendikası Genel sekreteri Abdurrahim Çelik, ''Aileler çocukları ile cami arasında bağ kurmalıdır'' dedi.

Çelik, yaptığı açıklamada, ailenin toplumun çekirdeği, milletin temeli olduğunu, ferdin doğruluğunun ailenin doğruluğuna bağlı olduğu gibi, toplumun doğruluğunun da bütünüyle ailenin doğruluğuna bağlı olduğunu belirtti.

Araştırmacılardan bir çoğunun gençlerin sapmasında ve yanlış yollara yönelmesinde ailelerin dağılmasının ana faktör olduğunu bildirdiğine dikkati çeken Çelik, şunları söyledi:
''Hayatın daima tekdüze devam etmediği bir gerçektir. Bilakis hayat, sevinçlerle ve acılarla karşı karşıyadır. Her şeyin bir görevi ve yerine getirmesi gereken bir vazifesi vardır. Aile bunların başında gelir. Acaba Müslüman ailenin görevi nedir? İslam ümmetinin neslini çoğaltmak. Ailenin temel hedeflerinden biri de Müslüman gençliği hazırlamak ve eğitmek. Aile, çocuğun inanç esaslarını; İslam'ın prensiplerini, değerlerini ve öğretilerini öğrendiği ilk okuldur. Hiçbir gözetmen ve hizmetçi ailenin yerini tutamaz. Annesinin sütünü emen çocuk onunla beraber annesinin şefkatini ve sıcaklığını da emer. Mürebbiyelerin ve hizmetçilerin ellerinde sevgisiz, şefkatsiz ve duygusuz bir şekilde yaşayan çocuk asla ona denk olamaz.
Ailenin temel hedeflerinden biri de çocukları ile cami arasında kuvvetli bir bağ ve alaka kurmasıdır. Camiye devam etmek terbiye açısından değeri yüksek ve etkisi derin bir davranıştır. İslam ahlakına sarılan ve camiye bağlı olan Müslüman aileler Kuran'ın nuruyla nice cesur kahramanları, değerli alimleri, dürüst liderleri, salih erkekleri ve ibadet ehli kadınları hayata çıkarmış ve onlar da şerefli bir tarih yazmışlardır.''

''Bugün ailelerimiz acaba çocuklarına karşı vazifelerini yerine getiriyor mu?'' diyen Çelik, ''Acaba ailelerimiz, batılılaşmaya karşı koyabilecek güce ve kuvvete sahip mi? Aile fertleri Kur'an sofralarına oturuyorlar mı? Yoksa günahı seyretmek üzere mi oturuyorlar? Çocuklarımız evlerimizde temel dini bilgiler, faydalı sohbetler ve dersler, alabiliyorlar mı? '' diye konuştu.
Çelik, şunları kaydetti:
''Aile düzeninin yıkılmasına çağıranlar insanlık için hayırlı bir şey istememektedir. Çağrıları tarih boyunca çatlak bir ses olmuştur ve hâlâ da olmaktadır. Müslüman aile bugün, kadının ahlakını bozma; ailevi değerleri bir kenara atarak çıplaklığa, kadın-erkek birlikteliğine ve her şeyi mubah gören bir anlayışa davet etme amacı güden çirkin bir saldırıyla karşı karşıyadır. Aile dağılırsa ümmet diye bir şey kalır mı? Kalsa bile hayatın kenarından köşesinden başka bir yerde olabilir mi?!. İşte televizyonlarda aileye, özellikle de kadınlara yönelik programları görüyorsunuz. Televizyon ve benzeri yayınlar ailenin vaktini tümüyle işgal etmekte ve değerlerini sarsmaktadır.

Batıyı taklit batağına düştükleri ve batıdan gelen her akıma körü körüne ayak uydurdukları için boşanmalar çoğalmış ve gençlerin çoğu evlilikten kaçar olmuştur. Önü alınmazsa gelecek dönem, tehlike arz etmektedir.
Evlilik hayatı da oyun ve eğlence, salt bir faydalanma ve teselli değildir. Bilakis bir takım sorumluluklar ve ödevler demektir.''