AKP'yi kapatalım gerisini sonra düşünürüz
AKP'ye karşı darbe denemelerinin başarısızlığı ümit verici.Peki ordu neden sessiz?
Son dönemde Türkiye'nin en önemli gündem maddesi olan AK Parti'ye açılan kapatma davası farklı açılardan değerlendirilmeye devam ediliyor. Ancak bu tartışmalar hep tek açıdan gerçekleştiriliyor. AK Parti kapatıldıkdan sonra Türkiye'yi nelerin bekldiği dile getirilmiyor.
Nuh Gönültaş /Bugün
Ordunun sessizliği!
AK Parti'ye karşı girişilen darbe denemelerinin başarısız kalması demokrasimiz adına ümit verici.
Ordunun sessizliğinde, diğer darbeci kişi ve kurumların bir bir ortaya çıkması ve zaten zayıf ve istikrarsız olan demokrasimizin temeline dinamit koymaya çalışmalarını hayretle ve dehşetle izliyoruz.
Bunların ülkesini ve milletini sevdiğinden şüphe duymaya başlıyor insan!
İnsan, bunları harekete geçirenin "halkın seçtiğini kabul edememe duygusu" olduğunu düşünüyor.
Bir an için bildiricilerin, darbecilerin, ulusalcıların vs. yapmak istediklerinin yapıldığını, başarılı olduklarını düşünelim:
Evet, AK Parti'yi kapatalım.
Yöneticilerine siyasetten yasak getirelim.
Sonra ne olacak?
Önce yıkalım, gerisini sonra düşünürüz.
Yok öyle... Varsa alternatifiniz söyleyin!
Evet AK Parti gitmelidir, yerine şu şu parti ya da şu koalisyon, veya şu hükümet gelmeli...
Başbakan, a, b, c, yumuşak g olmalı. vb.
Şimdi...
Herkes soruyor, neden ordu sessiz de yargı konuşuyor?
1-Ordu bir kere 27 Nisan'da denedi, ve fakat toplumun her kesiminden ciddi tepki gördü.
2-Türkiye'de ordu her ne kadar müdahaleci de olsa, hiçbir zaman "önce yıkalım, gerisini sonra düşünürüz" anlayışında olmadı. Yani bir alternatif göremediği için sessiz kalmak durumunda.
3-Bir ordu müdahalesi Türkiye'yi dünya liginde çok aşağılara düşürür. Türkiye'ye yazık olur. Hepimiz aynı gemideyiz!
4-Bugüne kadar yapılan darbelerin sonucunda görüldü ki, bir müddet sonra yeniden yasaklanan, kapatılan, kişi ve partiler yeniden iktidara geliyor. Ordunun müdahalesine maruz kalanlar halka mağdur görünüyor.
Ve gelelim en önemli sebeplere:
Bir askeri müdahale Türkiye'nin terörle mücadelesine büyük darbe vurur ve "Kürt meselesi" hiç istenmeyen bir aşamaya girebilir.
Ekonomik ve siyasi istikrar bozulunca yabancı sermaye kaçışı başlar ve ülke ciddi bir ekonomik krize girer...
Evet ordunun sessizliğinin asıl sebebi budur. Başbakan ile Genelkurmay Başkanı arasında yapıldığı söylenen bir mutabakat asla değildir. Türkiye'de artık darbe ihtimali değil en son seçenek hiçbir şekilde seçenek değildir.
Amerika ve Avrupa Birliği AK Parti'nin Yargıtay iddianamesinde iddia edilen içeriksiz yersiz ve düzeysiz bir parti olduğunu düşünmüyor. Her iki güç için de önümüzdeki dönemde güçlü, istikrarlı bir Türkiye kendi çıkarlarınadır!
Nuh Gönültaş /Bugün
Ordunun sessizliği!
AK Parti'ye karşı girişilen darbe denemelerinin başarısız kalması demokrasimiz adına ümit verici.
Ordunun sessizliğinde, diğer darbeci kişi ve kurumların bir bir ortaya çıkması ve zaten zayıf ve istikrarsız olan demokrasimizin temeline dinamit koymaya çalışmalarını hayretle ve dehşetle izliyoruz.
Bunların ülkesini ve milletini sevdiğinden şüphe duymaya başlıyor insan!
İnsan, bunları harekete geçirenin "halkın seçtiğini kabul edememe duygusu" olduğunu düşünüyor.
Bir an için bildiricilerin, darbecilerin, ulusalcıların vs. yapmak istediklerinin yapıldığını, başarılı olduklarını düşünelim:
Evet, AK Parti'yi kapatalım.
Yöneticilerine siyasetten yasak getirelim.
Sonra ne olacak?
Önce yıkalım, gerisini sonra düşünürüz.
Yok öyle... Varsa alternatifiniz söyleyin!
Evet AK Parti gitmelidir, yerine şu şu parti ya da şu koalisyon, veya şu hükümet gelmeli...
Başbakan, a, b, c, yumuşak g olmalı. vb.
Şimdi...
Herkes soruyor, neden ordu sessiz de yargı konuşuyor?
1-Ordu bir kere 27 Nisan'da denedi, ve fakat toplumun her kesiminden ciddi tepki gördü.
2-Türkiye'de ordu her ne kadar müdahaleci de olsa, hiçbir zaman "önce yıkalım, gerisini sonra düşünürüz" anlayışında olmadı. Yani bir alternatif göremediği için sessiz kalmak durumunda.
3-Bir ordu müdahalesi Türkiye'yi dünya liginde çok aşağılara düşürür. Türkiye'ye yazık olur. Hepimiz aynı gemideyiz!
4-Bugüne kadar yapılan darbelerin sonucunda görüldü ki, bir müddet sonra yeniden yasaklanan, kapatılan, kişi ve partiler yeniden iktidara geliyor. Ordunun müdahalesine maruz kalanlar halka mağdur görünüyor.
Ve gelelim en önemli sebeplere:
Bir askeri müdahale Türkiye'nin terörle mücadelesine büyük darbe vurur ve "Kürt meselesi" hiç istenmeyen bir aşamaya girebilir.
Ekonomik ve siyasi istikrar bozulunca yabancı sermaye kaçışı başlar ve ülke ciddi bir ekonomik krize girer...
Evet ordunun sessizliğinin asıl sebebi budur. Başbakan ile Genelkurmay Başkanı arasında yapıldığı söylenen bir mutabakat asla değildir. Türkiye'de artık darbe ihtimali değil en son seçenek hiçbir şekilde seçenek değildir.
Amerika ve Avrupa Birliği AK Parti'nin Yargıtay iddianamesinde iddia edilen içeriksiz yersiz ve düzeysiz bir parti olduğunu düşünmüyor. Her iki güç için de önümüzdeki dönemde güçlü, istikrarlı bir Türkiye kendi çıkarlarınadır!