Ankara'da 97. Başörtüsü Eylemi

Ankara'da 97. Başörtüsü Eylemi

Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu 97. başörtüsü eylemini Abdi İpekçi Parkı’nda gerçekleştirdi.

Basın açıklamasının tam metni:

KOŞULLAR, ZAMAN VE ORTAM NE OLURSA OLSUN ADALET VE HÜRRİYETTEN VAZGEÇİLEMEZ…

Amerika Birleşik Devletleri Alevilerle yakından ilgileniyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Demokrasi ve İnsan Hakları Bölüm Başkanı Laura N. Carey, Alevilerle ilgili görüşmelerde bulunmak üzere Ankara’da çeşitli temaslarda bulunuyor. Arap ülkelerinde, Şii Müslümanlara karşı Sünni blok oluşturmaya yönelik uluslar arası toplantılar düzenliyor. Etnik sorunları kaşıyarak buralardan yeni çatışmalar çıkarmaya çalışıyor. Din’e karşı din projesiyle aynı dine inanan farklı etnik kimlikli toplumları birbirinden ayırıyor. Yaptığı işin gerekçesini ise terör tehlikesi olarak adlandırıyor ve hak ihlalleri yaparak özgürlüklere kastediyor. Oysa koşullar, zaman ve ortam ne olursa olsun adalet ve hürriyetten vazgeçilemez. Kaldı ki terör ve çatışmaların aslı yoktur. Varolan şey uluslar arası sermaye çevrelerinin daha fazla kar, daha fazla egemenlik hırsıdır. Bilinç ve ahlak ile dünyayı ve geleceği bu şeytani hırsın elinden kurtarmak gerekiyor.

Toplum olarak bilinçlenmeli gerçekler etrafından önyargılarımızdan kurtularak barış, adalet ve hürriyet temelinde bir araya gelmeliyiz. Çünkü yakın geleceğimiz tehdit altında. Artık bizi sınırlayan, bizi biri birimizden uzaklaştıran etnik, bölge, dil ve mezhep farklılaşmalarından sıyrılmalıyız. Özgürlükçü olmak özgürlük anıtı dikmekle olmuyor. Demokrat veya barışçı olmak bunların anıtını dikmekle olmuyor. Bizatihi adalet ve özgürlük ahlakını kuşanmak gerekiyor.

Biz dünyanın hiçbir ülkesi, dini, etnisitesi, dili ve rengiyle kavgalı olamayız. Ermeni, Rum, Süryani, Keldani soyları yaşadığımız coğrafyanın bizden önceki sakinleriydiler ve hala bu coğrafyadadırlar. Kendi kimlikleriyle yaşamlarını sürdürebilmelidirler. Hata neredeyse düzeltilmelidir. Cehalet; başlıca etnik, din, mezhep temelli sürtüşmelerin nedenidir. Öyleyse cehaletle mücadele edilmelidir. Bunun için herkesin okuma fırsatlarından eşit bir şekilde yararlanması gerekir. Bugün başörtülüler bu haklarından mahrum bırakılıyor, kamu kurumlarında çalışamıyorlar. Cumhurbaşkanının eşinin başörtüsü bile suç duyurusuna konu olabiliyor. Bu, cehaletin en koyusudur. Bu gericiliktir. Ülke insanımız bu tarz bir çağdışı anlayışı hak etmiyor.

Evet yıllar önce seslenmiştik sizlere. 97 hafta önce büyük umutlarla koyulduk bu adalet ve hürriyet yoluna. Amacımız çağlar ötesi evrensel mesajı insanlara doğru biçimde ulaştırmak ve size iki şey bırakıyorum “biri evrensel vahyin ilkeleri diğeri bu vahyin model uygulaması” diyen özgürlük elçilerinin yolundan gitmekti. O günden bu güne çok şey değişti, ama değişmeyen bir şey var ki o da ilkelerimiz ve herkes için adalet, hürriyet talebimizdir. Evet herkes için adalet ve hürriyetin sağlanacağı mutlu günlerin özlemiyle kamuoyuna arzederiz.

Ankara İnanç Platformu