Annapolis'in Kara Bulutları...
İsrail, konferans sonrası Gazze ablukasını sertleştirdi. Gazze salgın hastalık tehlikesiyle karşı karşıya
 |
HÜSEYİN AHMED ERREVAŞADA-DÜSTUR GAZETESİ-ÜRDÜN
Görünen o ki Annapolis'in kara bulutları Gazze'nin üzerinde toplandı ve maalesef bu konferansa bel bağlayanlar, toplantıdan bir gün sonra ABD'nin müzakereleri başlatma eğilimi dışında yeni bir şey meydana gelmediğini itiraf etti. Bu eğilimin de sadece bir yanılgı olduğu ortaya çıktı. Zira Washington, BM Güvenlik Konseyi'ne Annapolis'in sonuçlarıyla ilgili sunduğu karar tasarısını Tel Aviv'in talebiyle çekti.Böylelikle BM ve uluslararası toplum bütün görüşme veya çözüm yöntemlerinin dışında kaldı ve Filistin tarafı, Bush'un 'İsrail devletinin Yahudiliği'ne dair açıklamalarının dozunu hafifletmeye çalıştı. Felaketse, İsrail'in Gazze'ye karşı başlattığı saldırı oldu. Zira Tel Aviv üzerinden Gazze'ye gelen yakıtın miktarı yarıya indirildi ve ekonomik ambargo düzenli olarak sertleştirilyor. Askeri operasyonlar yeni bir şehit kafilesi bıraktı. Bu durum Annapolis'in en önemli sonucu ve gelecekte yaşanacaklar daha kötü olacak.
Saygı görmek için birleşmeliyiz
Gazze'de yaşananların, Filistin ve İsrail arasında eşgüdüm sağlanması için atanan Amerikalı generalin yaptığı düzenlemelerin parçası olup olmadığını bilmiyorum. Zira söz konusu generalin selefi Keith Dayton, Filistin'in iç bütünlüğünü yarmakta başarı elde etmiş ve Ramallah'ın Annappolis'e Gazze'siz gitmesine yol açmıştı.
Konferansın katılımcıları, Olmert'in ödün verme hatta altı temel sorunu ele alma niyeti olmadığını, Washington'ın gelecek yıl bir anlaşma imzalanacağına dair açıklamaları sonrası tuzağa düştüklerini ve Filistin'deki şartların müzakerelere gitmeden önce düzeltilmiş olması gerektiğini anladılar.
Zira dünyanın Filistin haklarına saygı gösterilmesine dair talebi ancak Filistinliler arasındaki çatlağın aşılması sonrası gerçekleşebilir ve aslında, işgal altında iktidar çekişmesinin hiçbir önemi yok.
Kanalizasyon suyu patlayabilir
Şu an Gazze'de 1 milyondan fazla Filistinli bir insanlık trajedisiyle mücadele ediyor ve yakıt kesintisi sürerse sokakların kanalizasyon suyuyla dolması, hastalıkların yayılması ve hayatın durması bekleniyor. Sadece bu bile Annapolis'e giden, İsrailli ortağa ellerindekileri sunanlar için bir sınavdır. Acaba bu felaketi durdurmak için müdahale edebilirler mi? Gazze halkının maruz kaldığı bu toplu yaptırıma karşı sessiz mi kalacaklar yoksa geçmişte yaptıkları gibi sorumluluğu Hamas'a yükleyip ondan Filistin Yönetimi'nin ulusal görevlerini yerine getirmesi için Ramallah'a teslim olmasını mı isteyecekler?
Filistin sorununun geldiği noktadan daha çirkinini ve ümmetimizin içinde yaşadığı bu şartlardan daha kötüsünü görmedik. Acaba yeni bir uyanıştan söz etme veya toplumlarımızın üzerindeki tozu ortadan kaldırmaları için henüz doğmamış nesillere umut bağlamak gibi bir lüksümüz var mı? Bu başarısızlığa rağmen umudu kesmedik. Zira direnerek teslim olmayı reddeden halklar, abluka ve yıkıma maruz kalsalar da, kaç kurban verseler de, 'krizlerini' aşmaya kadirdir. (Ürdün gazetesi Düstur,)
