Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin "Kürt açılımı" projesini hayata geçirirken aslında risk aldığını belirterek, "Ama bu proje için bu riske değer. Bunun Türkiye için, bu şartlarda ve bu yıllarda çok önemli olduğunu düşünüyoruz" dedi.

Ağabeyinin oğlunun düğünü için eşi ve oğlu ile birlikte Bursa'ya gelen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, istirahat için gittiği polisevinde basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

Gündemi çok fazla meşgul eden bu konunun Türkiye'deki demokratik haklar ve özgürlüklerin daha da genişlemesi olarak adlandırılması gerektiğini ifade eden Arınç, "Bu konu bu günlerde çokça konuşuluyor. Hükümet olarak çok ciddi bir çalışma içindeyiz. Konu Başbakanlık'ta dün görüşülmüştü. Bakanlar Kurulu'nda da bu konu masaya yatırılacaktır. Biz bunu Kürt açılımı olarak değerlendirmiyoruz. Bu çalışmalarımız, Türkiye'de demokratik haklar ve özgürlüklerin daha da genişlemesi, olabildiğince büyümesi, herkesin bu topraklarda huzur içinde hayat sürmesi, bütünleşme, kardeşlik duygularını geliştirmek içindir. Bununla alakalı bazı meseleler netleşti. Bir kısmı için de kim ne düşünüyorsa bunlarla istişare ederek son şeklini verme arzusundayız" dedi.

"PEŞİN HÜKÜMLÜ YAKLAŞMAK, MUHALEFETE YAKIŞMIYOR"

Bu projenin AK Parti iktidarının tek başına göğüsleyebileceği bir proje olmadığını kaydeden Arınç, "Bu, toplumun her kesimini, devletin tüm kurum ve kuruluşlarını, sivil toplum örgütü, siyasi partileri, meslek odaları ile, 'Evet bu Türkiye için gereklidir' diyebileceği bir projedir. Çok mesafe aldık. Bunun Türkiye için, bu şartlarda ve bu yıllarda çok önemli olduğunu düşünüyoruz.Türkiye pek çok meselenin çözümü için geç bile kalınmıştır. AK Parti iktidarı, bugüne kadar büyüyen kronikleşmiş sorunları tek tek çözüyor. Bu konuyu da çözerek Türkiye'nin bütünleşmesini, kucaklaşmasını sağlamayı düşünüyoruz. Fakat bu konuşulmaya başlar başlamaz, muhalefet partilerinin kapıları kapatarak hiçbir şeyi kabul etmediğini, hatta peşinen suçlayıcı birtakım davranışlar içine girdiğini düşünüyoruz. Bir siyasi parti genel başkanı, konuşulanları vatana ihanet olarak görüyor. Bir başka başkan ise, meclis içinde yasal bir partiyle görüşmenin PKK ile görüşmek anlamına gelebileceğini söylüyor. Böylesine suçlayıcı ve peşin hükümlü hareket etmek, bir siyasi parti ve onun genel başkanına doğrusu hiç yakışmıyor" diye konuştu.

"RİSK ALIYORUZ AMA DEĞER"

Türkiye'nin meselelerini el birliğiyle çözme arzusu içinde olduklarını ifade eden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Var olan meselenin nasıl çözüleceğini, kendi kafasında şekillendirmiş, partisinin görüşü haline getirmiş herkesin katkısına ihtiyacımız var. Dolayısıyla İçişleri Bakanımız bu proje ile doğrudan ilgileniyor. Başbakanımızın talimatıyla hem parlamento içindeki partilerle hem de Türkiye genelinde yüzde 1'in üzerinde oy almış siyasi partilerin genel başkanıyla görüşülecektir. Henüz netleşmiş bir durum olmadığı için Türkiye'de bu konuyu düşünen herkesin görüşüne ihtiyacımız var. Biz bu katkıyı sağlayacak olanlara sadece teşekkür ederiz. Sayın İçişleri Bakanı'nın ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti Genel Başkanı sıfatıyla Meclis'te DTP Genel Başkanı ile görüşmesini takiben oluşan olumlu havayı tüm siyasi partilerle büyütmeye çalışıyoruz. Bu Türkiye'nin bütünleşme meselesini çözmesi, kardeşliğin yeniden yeşermesi için geçerli bir projedir. AK Parti iktidarı böyle bir projeyi hayata geçirerek aslında risk almaktadır. Ama bu iş için bu riske değer. Bunu böyle görüyoruz."

Bursa Valisi Şahabettin Harput, milletvekilleri ve partililer tarafından karşılanan Bülent Arınç, Oktay Vural'ın kendisine özür borçlu olduğu yönündeki açıklamaları ile ilgili soruya, "O kimdir? Ne dediyse çok önemli değildir" diye cevap verdi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, şehit ve terörist annelerinin bir araya gelmesiyle ilgili olarak, "Ben gündemi sizin kadar yakından takip edemiyorum" diye konuştu.