Ahmet Taşgetiren
Asıl tehdit Kürtler'e...
Bu, ülke insanının bir kesimi tarafından, "vatanın bölünmesi" olarak nitelenirken, Kürtlüğü etnik bilinç boyutu ile siyasallaştıran bir kesim tarafından da "ayrı devlet olma hakkı" olarak görülüyor.
Bu yazım, bu ikinci kesime yönelik.
PKK, bu kesimin beklentisi için terör yaptığını iddia ediyor. Muhtemel ki bu kesim de PKK terörünü, böyle bir amaç için meşru görüyor.
Ben de, bu kesimin önüne bir "PKK devleti projeksiyonu" koymak istiyorum. Aygün'ün kaçırılması bu yapının ipuçlarını da veriyor.
Dağdan inenlerin tek partisi
Ben bunu bundan önce de defalarca yazdım. Bu yapının bir Kamboçya'daki Pol Pot ve Kızıl Kmer yönetimine benzeyeceğini, ortaya ölüm tarlaları çıkacağını, en iyimser ihtimalle bu yapının bizdeki "tek parti" dönemini andıracağını, tıpkı bizdeki gibi Kürt halkının, mesela en az 27 yıl boyunca "tek partiden kurtulma"nın mücadelesini vereceğini, İstiklal mahkemelerini aratmayacak yapılar oluşacağını, bu yapıların gözünün üstünde kaşın var diyeni yok edeceğini, BDP vs. gibi isimlerle anılan partilerin tek parti döneminin CHP'sini oynayacağını, hatta CHP'nin bile Osmanlı gibi bir yapının içinden çıkanlar tarafından kurulduğunu, PKK etrafında kurulan siyasi yapıların ise tam bir dağdan inmişlik ruhu taşıyacağını yazdım.
Ben yazınca, "Kürt devleti" heyecanı kuşanan çevreler öfke nöbetine giriyorlar.
Ama basiret kaybolmayınca yaşananlar insanı intibaha yöneltebilir.
Bunun için Hüseyin Aygün olayına bakmak yeterli.
Ne deniyor Aygün'ün kaçırılma gerekçesi olarak:
-Dersim'den gelen yoğun şikâyetler üzerine...
-Gözaltına alınmış...
-Gerekli hukuki ve idari işlemler tamamlanınca kısa sürede serbest bırakılacak.
Dersim'den, Şemdinli''den, Şırnak'tan, Cizre'den, Yüksekova'dan, Hakkâri'den, Diyarbakır'dan gelen yoğun şikâyetler üzerine...
Mesela Osman Baydemir'in, Sırrı Sakık'ın, Selahattin Demirtaş'ın, Leyla Zana'nın alıkonmasına...
Hep Hüseyin Aygün gibi CHP'liler olmayacak emin olun...
Böyle zamanlarda bir "Kel Ali" mutlaka bulunur ve onlar, "Maznunun idamına badehu şevahidin dinlenmesine..." diye karar verirler.
Kemalist KCK yönetimi
Bakın, bu işleri bilen ve "Kürtler'in özerk bir bölge kurmaya fazlasıyla hakları olduğunu" ifade eden birisi Kurtuluş Tayiz, Aygün olayı üzerine neler yazıyor:
"Örgütün Aygün'ün kaçırılmasıyla ilgili yaptığı açıklamalar fazlasıyla gayriciddî. Kürtler bölgede henüz otorite kuramamış ama bu iddiada olan örgütün yarın öbür gün başa geldiğinde neler yapabileceğini bence Aygün'ün kaçırılması olayıyla bir kez daha iyi anlamışlardır. Eğer bu koşullarda bile Aygün'den rahatsızsa PKK, varın gerisini siz düşünün, yarın o bölgede hangi insanın canının, malının, kişiliğinin, onurunun güvencesinin olabileceğini..."
Başka alıntılar da yapacağım Kurtuluş Tayiz'den, tabii yarın Tayiz'e ne olacağı kaygısını yüklenerek:
"Kuşkusuz bu tür eylemlerin artmasında PKK'nın bölgeyi 'kontrol etme' taktiği yatıyor.
" Kurmaya çalıştıkları KCK sistemi nedeniyledir ki, Güneydoğu'nun yarıdan fazlası onlar için 'hain' ve 'işbirlikçi', dolayısıyla 'düşman', bu yüzden örgütün baskı uygulayacağı hedef kitle içerisinde geniş kesimler bulunuyor.
"Karşımızda küçük bir Kemalist KCK devleti var.
"Türkiye'deki Kürtler'in PKK'nın yönetiminden kaçacak ülke arayacaklarından şüphe duymuyorum."
İşte bu. Galip Ensarioğlu'nun "bölgede iç savaş çıkar" dediği durum bu. Tabii PKK'ya karşı mücadele verecek dirilikte insan kalırsa... Şu an PKK'ya karşı verilen mücadele aslında Kürtler'in de mücadelesi...
Bu yazım, bu ikinci kesime yönelik.
PKK, bu kesimin beklentisi için terör yaptığını iddia ediyor. Muhtemel ki bu kesim de PKK terörünü, böyle bir amaç için meşru görüyor.
Ben de, bu kesimin önüne bir "PKK devleti projeksiyonu" koymak istiyorum. Aygün'ün kaçırılması bu yapının ipuçlarını da veriyor.
Dağdan inenlerin tek partisi
Ben bunu bundan önce de defalarca yazdım. Bu yapının bir Kamboçya'daki Pol Pot ve Kızıl Kmer yönetimine benzeyeceğini, ortaya ölüm tarlaları çıkacağını, en iyimser ihtimalle bu yapının bizdeki "tek parti" dönemini andıracağını, tıpkı bizdeki gibi Kürt halkının, mesela en az 27 yıl boyunca "tek partiden kurtulma"nın mücadelesini vereceğini, İstiklal mahkemelerini aratmayacak yapılar oluşacağını, bu yapıların gözünün üstünde kaşın var diyeni yok edeceğini, BDP vs. gibi isimlerle anılan partilerin tek parti döneminin CHP'sini oynayacağını, hatta CHP'nin bile Osmanlı gibi bir yapının içinden çıkanlar tarafından kurulduğunu, PKK etrafında kurulan siyasi yapıların ise tam bir dağdan inmişlik ruhu taşıyacağını yazdım.
Ben yazınca, "Kürt devleti" heyecanı kuşanan çevreler öfke nöbetine giriyorlar.
Ama basiret kaybolmayınca yaşananlar insanı intibaha yöneltebilir.
Bunun için Hüseyin Aygün olayına bakmak yeterli.
Ne deniyor Aygün'ün kaçırılma gerekçesi olarak:
-Dersim'den gelen yoğun şikâyetler üzerine...
-Gözaltına alınmış...
-Gerekli hukuki ve idari işlemler tamamlanınca kısa sürede serbest bırakılacak.
Dersim'den, Şemdinli''den, Şırnak'tan, Cizre'den, Yüksekova'dan, Hakkâri'den, Diyarbakır'dan gelen yoğun şikâyetler üzerine...
Mesela Osman Baydemir'in, Sırrı Sakık'ın, Selahattin Demirtaş'ın, Leyla Zana'nın alıkonmasına...
Hep Hüseyin Aygün gibi CHP'liler olmayacak emin olun...
Böyle zamanlarda bir "Kel Ali" mutlaka bulunur ve onlar, "Maznunun idamına badehu şevahidin dinlenmesine..." diye karar verirler.
Kemalist KCK yönetimi
Bakın, bu işleri bilen ve "Kürtler'in özerk bir bölge kurmaya fazlasıyla hakları olduğunu" ifade eden birisi Kurtuluş Tayiz, Aygün olayı üzerine neler yazıyor:
"Örgütün Aygün'ün kaçırılmasıyla ilgili yaptığı açıklamalar fazlasıyla gayriciddî. Kürtler bölgede henüz otorite kuramamış ama bu iddiada olan örgütün yarın öbür gün başa geldiğinde neler yapabileceğini bence Aygün'ün kaçırılması olayıyla bir kez daha iyi anlamışlardır. Eğer bu koşullarda bile Aygün'den rahatsızsa PKK, varın gerisini siz düşünün, yarın o bölgede hangi insanın canının, malının, kişiliğinin, onurunun güvencesinin olabileceğini..."
Başka alıntılar da yapacağım Kurtuluş Tayiz'den, tabii yarın Tayiz'e ne olacağı kaygısını yüklenerek:
"Kuşkusuz bu tür eylemlerin artmasında PKK'nın bölgeyi 'kontrol etme' taktiği yatıyor.
" Kurmaya çalıştıkları KCK sistemi nedeniyledir ki, Güneydoğu'nun yarıdan fazlası onlar için 'hain' ve 'işbirlikçi', dolayısıyla 'düşman', bu yüzden örgütün baskı uygulayacağı hedef kitle içerisinde geniş kesimler bulunuyor.
"Karşımızda küçük bir Kemalist KCK devleti var.
"Türkiye'deki Kürtler'in PKK'nın yönetiminden kaçacak ülke arayacaklarından şüphe duymuyorum."
İşte bu. Galip Ensarioğlu'nun "bölgede iç savaş çıkar" dediği durum bu. Tabii PKK'ya karşı mücadele verecek dirilikte insan kalırsa... Şu an PKK'ya karşı verilen mücadele aslında Kürtler'in de mücadelesi...
bugün
Bu yazı toplam 897 defa okunmuştur