Askerde Muhruta Verirse AKP Ne Yapacak?

Askerde Muhruta Verirse AKP Ne Yapacak?

Danıştay, Yargıtay muhtura verdi TSK'da veririse ne olacak?

Murat Çelik/Bugün

Kritik dönemece giriliyor

- Başsavcı, gerekli görmüş bir açıklama yapmıştır. Savcılar, gerekli görmeleri halinde görevlerinin gereğini yaparlar. - Savcı iddia makamıdır. Savcıların dile getirdikleri 'iddia'dır.

- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın Ak Parti'nin kapatılması istemiyle dava açmasını ihtimal dahilinde görmüyoruz.

- Yapılacak Anayasa değişikliğinde, yüksek öğretim kurumlarında türbanı serbest bırakacak düzenlemeyi hayata geçirmekte kararlıyız.

- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın, türban serbestisinin laikliğe aykırı olduğunu açıklaması, bizim tavrımızda herhangi bir değişime yol açmadı.

Yukarıdaki cümleler iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (Ak Parti) yönetim katında seslendirilenlerden bir bölümü. AKP yönetimi, gündemin sıcak ve tartışmalı başlığını özel bir toplantıyla ele almış değil. Yani özellikle de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da yer aldığı bir buluşmada 'Türban kararlılığımız bir krize yol açar mı?" sorusu masaya yatırılmadı. Henüz...

AK Parti Grup Başkan Vekillerinden Sadullah Ergin, türban yasağını kaldırmayı hedefleyen maddeyi de içeren Anayasa değişiklik taslağını gelecek hafta açıklayıp, gündeme taşıyabilecekleri söylüyor. Ergin, Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) kendilerini destekleyen önerisinin de kendileri tarafından değerlendirilmekte olduğunu ve kısa süre içinde, MHP ile ortak bir noktada buluşabileceklerini söylüyor.

Yani; yazının ilk bölümünde sıraladığım görüşlerin resmi ifadesi... Başsavcı Yalçınkaya'nın çıkışı süreci etkilemiyor.

İktidar partisinin tabanına hakim görüş, "Bugün değilse ne zaman?", hatta "Bugün değilse, bir daha asla..." Türban konusunda mağdur olduğuna inanan ve konuyu artık çözülmesi gereken büyük bir sorun olarak gören Ak Partililer; yüzde 47'ye dayanmış bir seçmen desteği, kamuoyunun psikolojik hazırlık düzeyinin ulaştığı nokta, başta Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olmak üzere devlet kurumlarının refleks seviyesi ve göz önüne alınması gereken diğer parçalarla birlikte genel konjonktürün, 'olabilecek en iyi seviyede' bulunduğu görüşündeler.

Ve işte bu ortamda AKP, (kendi ifadesiyle) 'türban sorununu' bitirmekte kararlı. Sorunu çözmekte... Yalnız tam da bu noktada, iktidar partisinin önünde şu kritik soru duruyor: "Türban sorununu, Anayasal düzenleme yoluyla çözmek, beraberinde farklı ve yeni sorun-lar getirir mi?"

Dün öğleden sonra itibariyle yükselen tek ses Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nınkiydi. İktidar kulislerinde cevabı merakla aranan soru şu: "Başsavcı Yalçınkaya'nın çıkışına paralel bir açıklama da TSK'nden gelir mi?" Açıkçası haksız, yersiz, anlamsız bir soru değil bu. Tabii böyle bir gelişmenin yaşanması halinde, bir dizi çok önemli soru daha çıkacaktır ortaya.

Ordu türbanın serbest bırakılmasına karşı tavrını, bir açıklamayla gündemin en üst sırasına yerleştirirse; "Ak Parti'nin takınacağı tavır ne olur? Bir karşı açıklamayla yola devam etmek mi, yorum yapmadan süreci soğutmak mı, gerginliğin ülkeye zarar vermesi gerekçesiyle konuyu derin dondurucuya koyup gündemden düşürmek mi?" Sadullah Ergin'in sözünü ettiği 'gelecek hafta'ya daha çok var...

Siyasette günler 24 saat, saatler de 60'ar dakikadan oluşmuyor malum.