BAE Yaptığı Alçaklığı Savundu
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakan Yardımcısı Ömer Seyf Gobaş, BAE-İsrail anlaşması hakkında konuştu.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakan Yardımcısı Ömer Seyf Gobaş, BAE ile İsrail arasındaki normalleşme anlaşmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gobaş'a BAE-İsrail anlaşmasını reddeden ülkelerle ilişkileri korumak için Abu Dabi'nin nasıl bir diplomatik strateji izleyeceği soruldu.
'İsrail'le barış yapmak bizim egemenlik hakkımız'
Gobaş, "Önceliğimiz, çıkarımıza olduğuna kadar verdiğimiz şeylere odaklanmak ve İsrail'le barış yapmak bizim egemenlik hakkımız. Bu anlaşmayla ilgili sorunları olan ülkelere gelince, örneğin Türkiye ve İran'ın tepkisini gördük. Yapmamız gereken tek şey bu memnuniyetsizlik dalgasını ortadan kaldırmak. Türkiye'nin İsrail'le diplomatik ilişkiler kurduğumuz için bizi eleştirmesini gülünç buluyoruz" yanıtını verdi.
'Bölgede İsrail'le barışın öncüsü olabiliriz'
Gobaş'ın Sputnik'e verdiği özel röportaj şöyle devam etti:
O halde BAE'nin bölgede İsrail'le barışın öncüsü olduğunu görebilir miyiz?
Daha önce Mısır ve Ürdün, İsrail'le barış yapmıştı. Bizim yaptığımız barışın, çok farklı bir barış olacağını düşünüyorum. Ülkemizdeki gençlerle ve orta yaştaki kişilerle konuştuğunuzda bir merak, bir ilgi olduğunu görüyorsunuz. Zira her birimiz, Filistin meselesinden bir şekilde etkilendik ve insanların verdiği ani duygusal tepkileri görmek çok ilgi çekici. Bunun öncü olmamızı sağlayıp sağlamayacağına ilişkin sorunuza gelirsek, sanırım evet, böyle bir olasılık var. Zira Mısır ve Ürdün, İsrail'le çok farklı durumlarda barış yaptı. Biz, harika teknolojik inovasyonların ve küreselleşmenin olduğu bir dönemde barış yapıyoruz. 'İlhak planı konusunda belirli garantiler aldık'
İsrail Başbakanı, anlaşma açıklandıktan hemen sonra ilhak planının hala daha masada olduğunu ve topraklarını vermeyeceklerini söyledi. Eğer Netanyahu planı raftan indirip uygularsa BAE ne yapacak?
Dürüst olmak gerekirse, bunun muhtemel olduğunu düşünmüyoruz. Eğer belirli garantiler olsaydı, bu anlaşmayı yapmazdık diye düşünüyorum. Filistin tarafına ve İsrail tarafına baktığımızda, herkesin kendi çıkar grupları ve kullanmaları gereken bir söylem olduğunu görüyoruz. Bu nedenle Netanyahu'nun bu sözleri İsrail'deki seçim süreci ışığında kullandığını ve çeşitli gruplara vaatlerde bulunduğunu düşünüyoruz. İsrail yönetimi, yaptığımız bu tarihi anlaşmayı oy oranını artırmak için kullanmanın iyi bir fikir olmadığını ve ilişkilerimize gerçekten zarar vereceğini anlamalı. Bu arada Filistinlilerin bir hamle yapması gerektiğini de anlıyoruz ve Filistin'in masaya oturacağını umuyoruz.
Son sorum. Barış anlaşması kültürel ve ekonomik açıdan BAE'ye ne kazandıracak? Ne gibi ekonomik faydalar bekliyorsunuz?
BAE, bir küresel platform. Limanlarımız, havayolu şirketlerimiz var, her türlü teknik alanda varız. İsrail'in teknik alandan çok etkilendiğinden hiç şüphem yok. Finans merkezlerimiz var ve İsrail'le ilişki kurmanın bu alanlardaki hacmi artıracağını düşünüyorum.
Kültürel açıdan ise, İsraillilerin ve Filistin'deki İsraillilerin çok yaratıcı ve aktif olduğunu düşünüyorum. Filistinli İsraillilerin ve Yahudi İsraillilerin bir araya gelip bir karma oluşturduğunu görmek, kültürel aktarımın olacağını görmek BAE vatandaşları için son derece ilgi çekici olacak. Dolayısıyla bunun gerçekten de heyecan verici bir konu olduğunu düşünüyorum.
Anlaşmayı Trump duyurmuştu
ABD Başkanı Donald Trump, 13 Ağustos Perşembe günü İsrail ile BAE'nin 'ilişkilerini tamamen normalleştirmek' için anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu. İsrail Başbakanı Netanyahu da Trump'ın paylaşımını alıntılayarak, "Bu, tarihi bir gün" değerlendirmesi yapmıştı. Netanyahu, anlaşmaya ilişkin Batı Kudüs’teki başbakanlık ofisinde düzenlediği basın toplantısında, BAE ile 'barışa karşılık barış' esası üzerine anlaşmaya vardıklarını, bu anlaşmanın, ticaret, turizm ve havacılık alanlarını kapsadığını belirtmişti.
Netanyahu ilhak planında değişiklik olmadığı mesajı vermişti
Batı Şeria’nın bazı kısımlarını ilhak planına ilişkin ise Netanyahu, planın ABD ile tam koordineli bir şekilde devam edeceğine vurgu yaparak, "İlhak planımızda herhangi bir değişiklik yoktur" demişti.
BAE resmi ajansı WAM'ın haberinde de İsrail ile BAE'nin, ilişkilerin tesisi için 'ortak yol haritası' belirleme konusunda anlaştığı ve iki ülkeden yetkililerin ilerleyen haftalarda bir araya gelerek farklı alanlarda ikili anlaşmalar imzalayacağı ifade edilmişti.
BAE, 1979'da Mısır'ın, 1994'te de Ürdün'ün ardından İsrail ile normalleşme anlaşması imzalayan üçüncü Arap ülkesi olmuştu.