TBMM Anayasa Komisyonu Katibi Ayhan Sefer Üstün, Anayasa taslağında özellikle üniversitelerde başörtüsü serbestisine dair düzenlemenin yer almasına "AKP içinde karşı çıkılıyor" iddialarına açık ve net bir cevap verdi.

Hilal TV’de yapımcılığını ve sunuculuğunu Feridun ve Arzu Erdoğral çiftinin yaptığı Basında Bugün programına katılan Üstün önemli açıklamalar yaptı…

- Yeni anayasa çalışmalarında sona yaklaşılıyor. Toplumun bütün kesimlerini ilgilendiren bir anayasa hazırlıyorsunuz. Şu an da çalışmalar hangi aşamada?

- AK Parti seçimlerden önce milletimize sivil ve demokratik bir anayasa taahhüt etti. Hatta çalışmaları seçimlerden önce başlatmış oldu. Bilim kurulu bir metin hazırladı. Daha sonra AK Parti kurmayları bunu gözden geçirdi. Bu arada STK’lar da sürece dahil olmak istediler. Bu çok sevindiricidir. Birçok STK, bu tasarının kendi açılarından öneriler sundular. Bu bakımdan tasarının açıklanması biraz gecikti. Aslında Aralık ayı içersinde açıklanacaktı. STK’ların önerileri gözden geçiriliyor. Ocak ayı içersinde son şekli verilerek kamuoyuyla paylaşılacak. Son şekli dediğim bir tasarı haline getirilmiş son şekli. Açıklanmadan önce şekli verilecek Ak Parti kurmayları tarafından.

- Anayasa tartışmaları terör gündeminden önce çok sığ bir noktaya çekilmek isteniyordu. Bu günlerde bazı haberlerde dikkat çeken bazı konular var. AK Parti’nin başörtüyle ilgili düzenlemeyi Anayasa metnine sokmayı düşünmediği iddia ediliyor. Bu tarz açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Aslında bunu, başörtüsü sorunu olarak değil de eğitim hakkı olarak tanımlarsak daha kucaklayıcı olur. Aslında üniversitelerde kızlarımızın başörtüsüyle derse girmesini engelleyecek kanun yok. Ancak mahkemelerin yorumlarından hareketle oluşmuş bir durum var. YÖK Başkanı ve rektörler değişiyor. Türkiye’deki anlayış değişiyor.

Kamuoyu değişiyor. Bu çerçevede fiili yasak ortadan kalkacaksa bana sorarsanız yeni Anayasaya gerek yok. Böyle teferruatlar anayasa metnine girmemesi lazım. Bu yasağı devam ettirmek isteyenler varsa bu toplumsal bir sorun olarak karşımızda duruyor. Bu durumda, anayasa tekniğine pek uygun olmasa da mecliste yapacağımız çalışmalarla anayasa metnine sokmak zorunda kalabiliriz.

Olmayan bu yasağın varmış gibi gösterilmesinden vazgeçilmesi gerekiyor. Ama gene de ısrar ediliyorsa, anayasa metninde açıkça eğitim-öğretim hakkının engellenemeyeceği, üniversitelerde kılık kıyafetlerin serbestliği noktasında bir düzenleme yapılabilir.

Haber 7