Abdurrahman Dilipak
Batı batarken!
AB’de kriz derinleşiyor. Bretix derken, şimdi de Katalan krizi. Yarın sırada bekleyen başka krizler var. Batı için, öyle görünüyor ki, gelecek günler geçen günleri aratacak.
Batıyı gözümüzde büyütmeyelim. Batının geleceği yok. En güçlü olduğu şey ekonomileri mi? O da yalan. Batılı insan gerçek anlamda zengin değil. Zengin olan bir avuç tufeyli. Mafya babalarının zenginliği gibi zenginlikleri. Dünyayı haraca bağlamışlar gidiyorlar.
Bunların halleri, okyanus kenarında kumdan evcikler yapan çocukların haline benziyor. Bir dalga gelir hak ile yeksan olurlar.
Biz 2023’ü diriliş yılı olarak katlamaya hazırlanırken, 2023 onlar için kıyamet! Bunu ben söylemiyorum sadece, kendileri de yazıp çiziyorlar. Tek çıkış kapıları vardı, İslam dünyasını yutacaklar ve Kapitalizm kendi küllerinden yeniden dirilecekti, 15 Temmuz da o yol da kapandı.
Batı kavram ve kurumları ile birlikte, ekonomisi, kültürü, bilimi, sanatı, siyaseti, inanç sistemi, hukuk düzeni ile “Topyekun” bir çöküşün eşiğinde. Onun için “Topyekun savaş”dan söz ediyorlardı. “Tarihin sonu”na kadar devam edecek yeni düzen kurmak istiyorlardı. “Medeniyetlerarası bir çatışma”nın kendi sonlarını getireceğini bildikleri için “Dinlerarası diyalog”dan söz ediyorlardı.
Hamburg 2017’yi gördünüz. Daha bu ne ki!
ABD de, AB de, Dolar da Euro da zevalin eşiğinde. Şimdi 2019’a hazırlanıyorlar. Dünya dengesindeki mihver ülke Türkiye.
Batının en güçlü ülkesi Almanya değil mi? Almanya’nın kendinden ibaret bir ülke olmadığını yazıp çiziyorum. Almanya Almanya’dan ibaret değildir. Orada ABD, İngiltere, Fransa, dünya derin devleti, Vatikan ve İsrail var! NATO’nun kalbi Almanya’da atar, Brüksel’de değil! NATO’nun en güçlü 3 ülkesinin operasyonel anlamda askeri üsleri Almanya’dadır.
Hamburg’da yaşananları gördünüz. “Siyah Blok” kenti bir anda cehenneme çevirdi. 1500 kişilik bir grup şehri teslim aldı. Batıda bir şehri teslim almak işte bu kadar kolay. Bu sayıdan daha fazla PKK’lı vardır Hamburg’da.
“Siyah Blok” bir grup antikapitalist, Marksist, anarşist. Sahi PEGIDA’cılar nerede. Sağcı, Milliyetçi / Faşist, Hristiyan milisler.
Hristiyan milisler deyince, Katolikler ayrı bir alem, Protestanlar ayrı. Şimdi bir de alternatif kiliseler var ne idüğü belirsiz. Hristiyanlar kendi aralarında çatışacak olursa Suriye’deki Sufi, Vehhabi, Şii çatışmasını aratmaz.
Batıda 100 yıl savaşları var, kilisenin, kralların, halkla kilise arasındaki çatışmanın, engizisyon mahkemelerinin nelere malolduğunu biliriz.
Batıda bugün evsiz-barksız, uyuşturucu müptelası bir sürü insan var.. Bunların kaybedecek hiçbir şeyleri yok.. Bunlar yarın kendi aralarında ezoterik örgütlenmelere giderlerse kimse zabtedemez bunları. Ve zaten batı toplumu sanıldığından daha ezoterik bir toplumdur..
Ve yabancılar! Sömürgelerden gelen insanlar. Yabancı işçiler, Müslümanlar.. Ötekiler, siyasi mülteciler.. Bunlar bir harekete geçerse batının direnme gücü yok.
Batılıların başka ülkelere ihraç ettikleri terörün onda birini o ülkeler batıya yansıtsalar, batı biter!
Biz hâlâ yaşıyoruz. Batı açıkça ve inadına PKK, DHKP-C ve FETÖ’ye destek veriyor, onları himaye ediyor, donatıyor. Hatta yönetiyor.
Yunanistan bugün teröre teslim.. Yarın Londra, New York, Paris, Berlin ve Roma’da bu insanların sokağa dökülmeyeceklerini kim garanti edebilir..
Eğer gayrimemnunlar bir araya gelirlerse, bunları kim durdurabilir..
Avrupa’da, çalışanı da, işsizi de, emeklisi de, genci de gidişattan memnun değil. Solcu da memnun değil, ırkçı da, dindarı da memnun değil, seküleri de.. Liberali, demokratı da memnun değil, otorite yanlısı cumhuriyetçisi de. Batı’da kim memnun halinden! Kimse değil.
Hollanda’da hâlâ hükümet kurulamadı.
Hemen herkes, gelecek günlerin geçen günleri artacağını söylüyor. Teologlar, kâhinler, stratejistler, ekonomistler, sosyologlar, siyaset bilimciler çözüm için hepsi farklı şeyler söylese, birinin şart gördüğünü öteki tehdit görse de, gelecek için hepsinin söylediği tek şey var: Felaket!
Batı aileyi kaybetti. Gelecek hayallerini kaybetti. Kavramları ile, kurumları ile, dini, ahlakı, bilimi, sanatı ile çöküyor. Ve bunun için de bir çözümleri yok.
Kızılderililerin laneti mi vuracak batıyı, yoksa kara derililerin laneti mi bilmiyorum ama, artık “Tom amca” kimliğinin erdem olarak algılandığı dönemin sonuna geldik. Senegalli yazar ve yönetmen Osman Sembène, İngiltere kraliyet ailesi tarafından kendisine verilen ödülü almadı ve ‘Sizi Afrika’dan silene kadar savaşacağız’ dedi. Londra ve Paris bu mesajı doğru okumalı. Öfkeyle değil, özeleştiri ile bakmalı bu duruma. “Kasımpaşa” artık sadece İstanbul’da bir kenar semtin adı değil. Kasımpaşalılar artık her yerde. Ve aynı şeyi söylüyorlar: “One minute”.
Batı bu “Siyah öfke”yi doğru okumalı.. Bu “Kara gömlek”li gençler Faşist İtalya’nın “Kara gömlekliler”i değil, ya da DAEŞ’in “Kara gömleklileri”ne de benzemiyorlar. PKK’lıların Diyarbakır’da hendek kazarak verdikleri mücadeleye benzer bir direniş durumunda Alman polisi nasıl davranırdı acaba.. PKK’ya gösterdikleri anlayış ve hoşgörüyü bir de bu açıdan sorgulasalar ne iyi ederler..
Selam ve dua ile.
yeniakit