Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Bütün hesaplar altüst

Bugün yeni bir gün ve öyle anlaşılıyor ki, bundan sonra hiç bir şey eskisi gibi olamayacak.. Bütün taşlar yerinden oynadı.

PKK bugünden yarına tasfiye olmayacak ama, artık eski PKK da olmayacak.. Hem Türkiye’deki, hem Irak’taki, hem de Suriye’deki varlıkları tartışmalı hale gelecek..

Birileri PKK’nın yenilmez olduğunu düşünüyordu. Rakiplerini tükrükleri boğacak kadar güçlü idi birilerinin gözünde ve bu iş bitmişti. Geri dönüşü de yoktu bu yolun.. Kandil’den Akdeniz’e uzayan bir yolun hayalini kuruyorlardı.

Görünen o ki, PKK’nın bölgedeki tek dostu İran, o da pamuk ipliğine bağlı. İran’ın PKK’ya sempatisi İran’dan Akdeniz’e uzayacak, bir Şia koridoru ile ilgili.. Paralel bir ütopyaya sahipler. Ama öte yandan DAEŞ tehdidi kalktıktan sonra Musul petrolü konusunda yine karşı karşıya gelecekler.

Tek bir PKK yok artık. Merkez komite, İran, Irak ve Suriye’de. Türkiye’de DTP, KCK ve Apo var. Daha bir sürü alt fraksiyon sözkonusu..

Ciddi bir silah stokları vardı. Yargılama yapıyorlar, vergi alıyorlar, güvenlik kontrolü yapıyorlardı. Kaçakçılık yapıyorlar, haraç alıyorlardı. Bir sürü şirketleri vardı. PKK’nın “ateşkes bitti” açıklamasıyla silaha sarılmasının ardından barış süreci bitti ve PKK ile ilgili tüm dosyalar masada.

Önümüzdeki haftadan itibaren çok daha kapsamlı ve etkili operasyonlar gündemde.

Barzani kendi topraklarında PKK’yı istemiyor aslında. PKK’nın Türkiye ile hesabı bitse namlusu Barzani’ye dönecek.. Barzani topraklarındaki PKK, varlığının sebebi olan hava operasyonları ve topçu ateşleri, karşı ateşler bölge güvenliği açısından ciddi bir risk oluşturuyor.. Önümüzdeki günlerde bir kara operasyonu sözkonusu olacak olursa Barzani buna “hayır” demeyecektir.

Barzani’nin başı Musul’da DAEŞ ile belada. Kuzeyde PKK belası var. Doğuda İran, batıda PYD ve Suriye.. Bu tehditlere karşı tek dayanacağı müttefiki Türkiye.

PKK olmadıktan sonra PYD’nin bir varlık göstermesi mümkün değil. Türkiye’nin DAEŞ operasyonu aynı zamanda PYD’ye verilen bor gözdağı idi. Ankara’da Suriye’deki Türkmen gruplara, Ahrar el-Şam gibi grupları eğit-donatla desteklediği gibi, hem hava, hem de karadan vuruyor.. Artık uluslararası koalisyonun, köylerini boşaltmak zorunda olduğu Türkmenlerin yerine PYD o kadar kolay yerleşemiyor. Çünkü bölgedeki silahlı gruplar Türkiye’nin hedefinde.

Daha önce boşalan köyleri PYD işgal ediyor. PYD’nin işgal ettiği bölgelere DAEŞ saldırıyor, uluslararası koalisyonda DAEŞ’i vuruyor, böylece PYD Suriye’de giderek artan bir genişliğe sahip oluyordu. Ankara’nın PKK ile birlikte PYD’yi de terör örgütü sayması ile bu plan da çöktü.

Şimdi PKK’nın Türkiye içindeki ve dışındaki planları çöktü. Karizma çizildi.

DAEŞ’e karşı Türkiye’nin uluslararası koalisyona İncirlik üzerinden destek kararı vermesi ile, Suriye’de yeni bir dönem başlıyor. Zayıflamış bir PYD ve DAEŞ bölgedeki güç dengelerini altüst edecek.. Suriye’de halk direnişi yeniden yükselişe geçecek.

İran, Suriye’de suçüstü oldu. Maddi ve manevi ağır bedeller ödüyor.. Bu arada Türkiye, Rusya’dan sonra Çin’le de yakın ve sıcak bir temas kurdu. Esed bugün bir devlet başkanı değil, Şam’a sıkışmış, Lazkiye dışında, hükümranlığını kaybetmiş Nusayri cephe komutanı gibi.. Ülkenin % 20’sine bile hakim değil.. Halep de düştükten sonra Şam’da kalmak onlar için daha zor hale gelecektir.

HDP’nin ateşkes girişimi ya da bir takım çevrelerin silah bırakma çağrısı Ankara’da pek itibar görmüyor. Asker ve polisin silah bırakması sözkonusu olmayacağı açıklandı. Devlet bu silahları alırken merasim takımları ve bayramlarda resmi geçit için aksesuar olarak almadı. Silah bırakması gereken PKK. Türkiye’ye yönelik sınır dışında bir tehdit algısı varsa ya da sınır içinde silahlı bir grup eylem yapıyor, terör estiriyorsa, bu durum devam ettiği sürece bu operasyonların devam edeceği anlaşılıyor.. Sadece hava ve topçu birlikleri ile değil, gerekirse sınır ötesi kara harekatı ile nihai bir operasyon yapılabilir.. Görünen o ki, Ankara artık bu işi bitirmek istiyor.. İyi niyetinin karşılık görmediğini, hatta ihanete uğradığını düşünüyor.

Önümüzdeki günler hem Türkiye, hem bölge ve hem de dünya açısından bir çok bakımdan son derece önemli. Ezberbozan gerçeklerle karşılaşacağız. Biraz sabır. Güzel günler göreceğiz inşallah. Selam ve dua ile..

yeniakit

Bu yazı toplam 983 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar