Çağdışı sistem 12 yaşında

Çağdışı sistem 12 yaşında

Bugün 15 milyon öğrenci ders başı yapacak...

Bugün 15 milyon öğrenci ders başı yapacak. Öğrenciler üç ay süren yaz tatilinin ardından 18 Haziran 2010'a kadar sürecek yeni eğitim öğretim yılı maratonuna başlayacak. İlköğretime bu yıl 1 milyon 307 bin çocuk kaydolurken, okula yeni başlayan çocuklar geçen hafta okula alışabilmeleri amacıyla "uyum programı"na alındı.



Türkiye'de 32 bin 662 ilköğretim okulunda 10 milyon 428 bin çocuk okuyor. Bu okullarda 428 bin öğretmen görev yapıyor. Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla beraber 28 Şubat dayatması olan 8 yıllık kesintisiz eğitim sistemi de 12. kez uygulamaya giriyor. Türkiye'nin karanlık bir dönemi olan 28 Şubat'ın eğitim alanındaki en kalıcı etkilerinden birisine sebep olan "8 yıllık kesintisiz eğitim" uygulaması, bundan tam 12 yıl önce, 16 Ağustos 1997'de Meclis'te kabul edildi ve 18 Ağustos 1997'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Halkın büyük bir çoğunluğunun istemediği, 28 Şubat postmodern darbesinin "derin iradesi"nin dayatmasıyla hayata geçirilen uygulama için dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz, "Siyasi hayatıma da mal olsa bu yasayı çıkaracağım" demişti ve dediği gibi de oldu. Kanun çıktı ve Mesut Yılmaz da sandıkta halktan en güzel cevabı alarak siyasi arenanın dışına itildi. Ancak aradan geçen 12 yıla rağmen, halk iradesinin gösterdiği yönde hiçbir düzelme yaşanmadı. Meslek liselerinin orta kısımlarına kilit vuran ve Kur'an eğitimini baltalayan kesintisiz eğitim hala devam ediyor ve artık her kesim, bu yasanın yarardan çok zarar getirdiğini kabul ediyor.

BATTAL: DAYATMALAR, DARBE DÖNEMLERİNİN MAHSULLERİ
Eğitim Bir Sen Genel Teşkilatlanma Sekreteri Erol Battal, kesintisiz eğitim sistemi ve buna benzer diğer 28 Şubat uygulamalarının ne manaya geldiğinin bugün Ergenekon süreciyle daha iyi anlaşıldığını söyledi. Kesintisiz eğitimin hiçbir bilimselliğe uymayan, pedagojik değerlerle asla bağdaştırılmayacak bir uygulamalar biçimi olduğuna değinen Battal, "Kesintisiz eğitimin sosyolojik ve psikolojik zararları aşağı yukarı 10 yıldır defalarca ifade edildi. İlkokul birinci sınıfta okuyan 6 yaşındaki çocukla 15 yaşındaki çocuğun aynı lavaboları, aynı sınıfları kullanmış olmalarının mahsurlarını her geçen gün değişik olaylarla yaşıyoruz. Kesintisiz eğitim bir inat uğruna başlamış ideolojik bir dayatmaydı ve bu dayatma hala devam ediyor" dedi.

HÜSEYİN KULAOĞLU/VAKİT