Cindoruk: Siyasetçiler de yargılanmalı

Cindoruk: Siyasetçiler de yargılanmalı

Demokrat Parti Genel Başkan Adayı Hüsamettin Cindoruk, "Türkiye TSK'nin içinde yargılamalar oluyorsa, TSK gerekli yargılanmalar için izin veriyorsa, bu siyasette de yapılmalı" dedi.

Demokrat Parti Genel Başkan Adayı Hüsamettin Cindoruk, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen programda, kendini Fenerbahçe'nin Teknik Direktörü Luis Aragones ile İsmet İnönü'ye benzetti. Cindoruk, "Demokraside yapılacak işler silahla yapılamaz. Yapılırsa bunun adı faşizm olur. Bunu da kim darbe yaparsa yapsın o kişi de faşisttir. Darbeler kabul edilemez" dedi.

Bu yaşta siyasete dönmesinin amacının Türkiye'ye ve Türk halkına hizmet etmek olduğunu ifade eden Cindoruk, siyasette asıl olanın yaş değil akıl ve hizmet olduğunu belirtti. Cindoruk, "Bakın İsmet İnönü 80 yaşında başbakan oldu. Bu ülkede kime ihtiyaç varsa o bir yere gelir. Yaş önemli değil, hizmet yapmak önemli. Aragones bile Fenerbahçe'yi yönetiyor. Ben penaltı atmayacağım ama fikir ortaya atacağım" dedi.

Türk siyasetinde bir boşluk olduğunu ve bu boşluğun oluşmasında kendisinin de sorumluğu olduğunu dile getiren Cindoruk, "Siyaset bir iddia işidir. Ben bir iddiayı ortaya attım. Bakın Türk siyasetinde 12 Eylül darbesinin ortaya çıkardığı bir boşluk var. Bu boşluğu hala dolduramadık. Bunun sorumluları var elbette. Bunlardan biri de benim belki. İşte şimdi ben bu boşluğu doldurmak için meydana çıktım" ifadesini kullandı.

Mal varlığını da açıklayan Cindoruk, siyaseti para kazanmak için yapmadığını kaydederek, "İyi kazanmış bir avukatım. Alanya ve Ankara'da birer kooperatif hissem ile bir Renault marka arabamdan başka hiçbir şeyim yok. Bu zamana kadar bu konuda yakınlarım ve hakkımda hiçbir iddia olmadı. Çünkü yakınlarımın mal varlığı yok. Malvarlığımla ilgili beyannamelerim gerekli yerlerde mevcut. Alnım açık, isteyen bakabilir. Eşim ve çocuklarımın hanımları ise ev hanımlığı yapıyor" şeklinde konuştu.

Cindoruk, Türkiye de bir siyasetçinin iki yılda bir mal varlığının açıklanması, bunun da resmi gazete yayımlanması gerektiğini ifade etti.

KİM DARBE YAPARSA FAŞİSTTİR
Her türlü darbe ve darbe girişimlerine de karşı olduğunun vurgulayan Cindoruk, "Demokraside yapılacak işler silahla yapılamaz. Yapılırsa bunun adı faşizm olur. Bunu da kim darbe yaparsa yapsın o kişi de faşisttir. Darbeler kabul edilemez" açıklamasını

Eski DP lideri Mehmet Ağar'ın ortaya attığı "Düz ovada siyaset yapma" projesine fazla sıcak bakmadığını ifade eden Cindoruk, "Bunun geçerli yanları olabilir. Ancak sadece düz ovada siyaset yapmakla Kürt meselesi çözülemez. Bunun için iç ve dış meselelerin halledilmesi gerekir" dedi.

Türkiye'de Kürt sorununu 27 Mayıs 1960 ihtilalinin ortaya çıkardığını savunan Cindoruk, şöyle devam etti: "Dağdan teröristten düz ovaya inmesiyle kesin çözüm olmaz. Burada metot önemli. Dağdan inecek adam 25?30 kişiyi öldürmüşse, bu nasıl olup da düz ovada siyaset yapabilecek. Meselenin derinine inelim. Bu bir günde çözülecek iş değil. Kürt meselesi hem iç hem dış meseledir. Silahla Kürt meselesi çözülmez. Asıl silah bırakılırsa bu mesele çözülür. Hem silah, hem hukuk olmaz. Artık silahla hak arama dönemi bitmiştir. Çözüm silahı bırakmaktır."

Cindoruk, TSK içinde olduğu gibi siyasetçilerin de yargılanması gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu: "Türkiye TSK'nin içinde yargılamalar oluyorsa, TSK gerekli yargılanmalar için izin veriyorsa, bu siyasette de yapılmalı. Siyasetçiler de gerektiğinde yargılanmalı. Türkiye'de rejim sıkıntısı parlamentonun etkisizliğidir. Parlemento iddia hazırlıyor ama netice alamıyor. Yargı önünde netice alamıyor."