Darfur, İstanbul"da masaya yatırıldı

Darfur, İstanbul"da masaya yatırıldı

Uluslararası Darfur Konferansı yoğun katılımla İstanbul’da yapıldı.

Konferansa katılan Türk, İngiliz ve Sudanlı uzmanlar, Batılı güçlerin güçlü ve petrol zengini bir Sudan istemedikleri için Darfur problemini uzattıklarını dile getirdiler. Katılımcılar ABD, Fransa ve İngiltere öncülüğündeki güçlerin Darfur problemini istismar ettiklerini, çifte standart uyguladıklarını ve ayrılıkçı güçleri desteklediklerini söylediler

Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği (ORDAF) ve İstanbul Üniversitesi ortaklığında düzenlenen Uluslararası Darfur Konferansı İstanbul'da yapıldı. Konferansa; Türkiye, Sudan ve İngiltere'den çok sayıda akademisyen, siyaset bilimci ve bu alanın uzmanları katılarak tebliğlerini sundular.

"BATILILAR DARFUR'DA ÇİFTE STANDART UYGULUYORLAR"

TIKA Başkanı Dr. Musa Kulaklıkaya, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Dr. Hakan Fidan, ORDAF Başkanı Zekeriya Kurşun, Avrupa Sudan Halkla İlişkiler Müdürü Dr. David Hoile, Uluslararası Afrika Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Mekki, Prof. Dr. Paul Moorcraft, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Kavas, Afrika Teknoloji Şehri Müdürü Dr. Osama A. Rayis ve Sir Geoffrey Nice gibi isimlerin yer aldığı konferansta katılımcılar ABD, Fransa ve İngiltere öncülüğündeki güçlerin Darfur problemini istismar ettiklerini, çifte standart uyguladıklarını ve ayrılıkçı güçleri desteklediklerini söylediler.

PROF. DR. HASAN MEKKİ: İSRAİL GÜÇLÜ BİR SUDAN İSTEMİYOR

İlk oturumda konuşan Uluslararası Afrika Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Mekki, Darfur konusunda çok büyük bir bilgi kirliliğinin oluşturulduğunu söyledi. Mekki; "Çok haber, az bilgi var. Uluslararası güçler işi iyice karıştırmaya çalışıyorlar. İsrail'in, ABD'nin ve Fransa'nın Sudan üstünde emelleri var. İsrail, güçlü bir Sudan istemiyor. Fransa korkuyor. ABD sınırları değiştirmek istiyor. STK'lara baskı uyguluyorlar. İsrailliler bu işi özellikle karıştırmak istiyor. Bu çetelere silahları kim veriyor? Bu ağır silahları nereden temin ediyorlar?" diye konuştu. İran, Irak ve Somali'yi karıştıran güçlerin Sudan'ı da karıştırdığını dile getiren Uluslararası Afrika Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Mekki sözlerini şöyle noktaladı; "Bu sorun öncelikle bir siyasi sorundur. Zenginlik kaynaklarının paylaşımı ile alakalı bir şeydir. İşlerine geldiği zaman demokrasi filan naraları atan Batılılar, Sudan halkının kendi tercihleri söz konusu olduğu zaman ikiyüzlülük yapıyorlar."

SUDAN SULTANI ALİ DİNAR: SÖMÜRGECİLERE KARŞI OSMANLI OLMAK ZORUNDAYIZ

Osmanlı dönemindeki Sudan konulu bir tebliğ sunan İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Kavas da Sudan problemi ile ilgilenmenin Türkiye'nin boynunun borcu olduğunu söyledi. Osmanlının emaneti olan Sudan'a sahip çıkılması gerektiğini dile getiren Kavas şöyle konuştu; "Sudan ve Darfur Osmanlı döneminde de çok önemliydi. 1820'den sonraki 60 yıl bütün Sudanlı ve Batılı kaynaklarda 'Ahdu Türkiye' diye tanımlanır. Bu öyle ilginçtir ki henüz Türkiye adını Anadolu dahi kullanmamaktadır. Bizim bağlarımız o denli güçlüydü. Sudan'daki sultanlar döneminde dahi Osmanlı Padişahı adına hutbe okutulurdu. Sudanlı Müslümanlar 'Her ne kadar İstanbul bilmese dahi' deyip İstanbul'a olan bağlılıklarını iletirlerdi." İngilizlerin işgaline karşı da başta Mehdi hareketi olmak üzere Sudanlıların Osmanlı ile beraber direndiğini dile getiren Kavas; "Osmanlı zaten 3.5 asır boyunca sömürgeci güçlere karşı Afrikayı savunmuştu. Sudan sultanı Ali Dinar, Osmanlı Sultanına haber gönderdi ve 'Bana Osmanlı bayrakları gönderin. Sömürgecilere karşı Osmanlı olmak zorundayız' demişti. Şimdi bizler İngilizler tarafından şehid edilen Ali Dinarların torunları ile beraber hareket etmek ve onlara sahip çıkmak zorundayız" diye konuştu. Kavas, "Tarihi ve kültürel bağlar gereği Osmanlı'nın bir mirası olarak Darfur'a, Sudan'a yardım etmeliyiz" diye konuştu.

"BATILILAR SUDAN KONUSUNDA İKİYÜZLÜLER, ÇİFTE STANDART UYGULUYORLAR VE HASTALIKLI BAKIŞ AÇILARI VAR"

Avrupa Sudan Halkla İlişkiler Müdürü Dr. David Hoile de konferansta yaptığı konuşma ile ABD ve İngiltere öncülüğündeki Batılı güçlere yönelik ağır eleştirilerde bulundu. Holie; "ABD, 'Sudan'ı kurtarın' şeklindeki kampanyalarla 12 milyar topladı. Sadece gazete ilanlarına 15-16 milyon dolar harcadılar fakat işin acı tarafı bu toplanan paralardan 1 cent dahi Sudan'a ulaşmadı. Şimdi 'Soykırım' iddiasıyla daha fazla yardım toplayacaklar ve yine hiçbiri Sudan'a ulaşmayacak. Çok acımasız ve ikiyüzlüler. İstismar ediyorlar gerçekleri. Başka hesapları var. Barışa yönelik tehditler var. Lobiler ve baskı grupları işin içine girdiler. Çifte standart uyguluyorlar. Politikacılar bunu iyi kullanıyorlar. Batılılar ayaklanmacılara da destek veriyorlar. Barış görüşmeleri yapacağız dediler ve o görüşmelere sadece Sudan hükümeti ile ayrılıkçı 2 grup katıldı. Ayrılıkçı gruplar 16 grup ve bunlar katılmadılar. Buna rağmen Batılılar barışı isteyen hükümeti suçladılar ve hâlâ suçluyorlar. Hastalıklı bir bakış açıları var olaya. Problemin çözümünden çok devam etmesini istiyorlar" diye konuştu.

Darfur Konferansı'nda konuşan Avrupa-Sudan İlişkileri Konseyi Müdürü Dr. David Heoile, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir hakkındaki kararla ilgili "Uluslararası Ceza Mahkemesi, çifte standartlı davrandı. Alınan karar haksızdı. Mahkeme, bu tavrıyla barış sürecini engelliyor" dedi.

MUSTAFA R. ÖZGÜR - VAKİT


Etiketler: Konferans uzmanlar Batılı güçlerin petrol zengini Sudan Darfur problemi istismar