Demirel Erbakan"a bi sağ çaktı ki oooff!
Tabii böyle bi şey olmadı.Olmaz da zaten..Nasıl Başbakan Genelkurmay Başkanına eşinin masraf dosyasını vermediyse!
Aziz Üstel/Star
Tabii böyle bi şey olmadı.Olmaz da zaten..Nasıl Başbakan Genelkurmay Başkanı'na 'eşinin masraf dosyasını' vermediyse!
Sayın Demirel de Sayın Erbakan'a 'bi sağ' çakmadı!
Ama hiç düşündünüz mü insan böyle bi şeyi neden ve nasıl yazar diye?
Düşünmediniz tabii. Çünkü böyle bi şeyi insan durup dururken uyduramaz.
Eğer o insanda bi gariplik yoksa!
Şimdi, böyle bi yazı yazmak için Erdoğan'ın eski Bakan ve Milletvekili, Bir gün Gazetesi 'yazarı' Fikri Sağlar'ı arayarak:
'Yahu Fikri, dün Yaşar Paşa'yla buluştuk... Ona bi dosya verdim... Eşinin masraflarıyla ilgili.. Bunu da bi tek sana söylüyorum. Malum eski dostumsun ya (?!) Hani Rize'de, sonraları da Kasımpaşa'da top oynamışlığımız var ya! Suya 'bu' dediğimiz yıllarda çember çevirir, çelik çomak oynardık ya... Onun için bunu seninle paylaşayım istedim!' demesi gerek.
Demiş midir?
Yanıt gelmiyor... Şaşkınlıktan tabii..
Geçelim...
Ya da..
Yaşar Paşamın, Fikri Bey'i arayarak:
'Fikri bi bilsen yahu; başıma neler geldi neler! Başbakan'la Dolmabahçe'de buluştuk. Daha bol köpüklü, az şekerli bi kahve bile söylemeden elime bi dosya tutuşturdu! Açıp baktım... Bi de ne göreyim!! Bizim hanımın masraf listesi! Olacak iş değil birader. Koca Başbakan, yememiş içmemiş hem de kendi eliyle bi liste tutmuş. Listede ne ararsan var! Etekten bluza; domatesten pırasaya; kuru temizlemeden kuaföre... Olmaz ki canım! Sen benim dert ortağımsın ya... Kuleli'de, Harbiye'de yıllarımız birlikte geçti ya? Nikahımda şahidimdin ya? Onun için seni arayıp, anlatayım dedim!'
Benim Fikri Bey'e bi önerim var. Gazetede sütun falan yazmasın... İlla da bi şeyler yazmak istiyorsa...
Hikaye yazsın...
Roman yazsın...
Çizgi romanlarda insanların ağzından çıkan balonlar var ya, onları doldursun!
Tebrik kartlarına dörtlükler karalasın..
Duvar yazıları yazsın...
Ya da hiçbi şey yazmasın!