Emin Güneş : Özgür Kudüs için Yapılması Gerekenler
İslami Analiz.com yazarı Emin Güneş'in yazısını iktibas ediyoruz
Adeta bir ramazan klasiğine dönüşen İşgal rejiminin Filistinli kardeşlerimize saldırıları tekrar başladı ve aralıklarla devam ediyor. Gözlerimizin önünde Mescid-i Aksa’da iffetlerimiz çiğneniyor, namazda kıyamdaki kardeşlerimiz itilip kakılıyor, dövülüp yerlerde sürükleniyor.
Bütün bunlara karşılık yine bir rutine dönüşen art arda kınama mesajları! Arkasından protesto gösterileri ve yardım kampanyaları! Ötesi yok. Artık kimse bir süre sonra geri gönderilmek üzere büyükelçisini de çağırmıyor.
Tanıdığım ve kırk yıldan beri namazlarını cemaatle kılan ehl-ı tarik bir kardeşim: “ İsrail bizim için bir şey değil ama arkasında Amerika var” diyor. Biz hala Müminlerin de arkasında Kadir-i mutlak olan Allah cc olduğunu cami cemaatine anlatamamışız. Allah’ın cc Amerika’dan daha güçlü olduğunu, müminlerin dostu ve yardımcısı olduğunu dil ile ikrar eden kardeşlerimiz maalesef bunu kalp ile tasdik makamına bir türlü ulaşamıyorlar.
Amerika eninde sonunda İslam coğrafyasından defolacak, İsrail yıkılacak Mescid-i Aksa özgürleşecek bundan zerre kadar şüphemiz yok. Bunu İsrailli eski yeni politikacılar, askeri uzmanlar art arda itiraf ediyorlar.
Kendilerini yıkacak gücün adresini ve bu güç karşısından çaresizliklerini ilan ediyorlar. Bizim arzumuz yaşadığımız ülkenin de bu gücün yani direniş cephesinin bir parçası olarak pay sahibi olmasıdır. Biz de bu gururdan ve onurdan nasibimizi alalım!. Ama maalesef…
İsrail’i ilk tanıyan ülke olma kara lekesi alnımızda dururken buna bir de Herzog’u Ankara’da alay-ı vala ile ağırlama görüntüleri eklendi.
Bu lekenin temizlenmesinin tek yolu ülke olarak direniş cephesinin en etkili ve güçlü paydaşı olmaktır.
“İsrail ancak güçten anlar” diyen merhum Erbakan hoca bu olayların kınamakla geçiştirilemeyeceğini savunduğu için 28 Şubat darbesine maruz bırakıldı.
Erbakan hocamızın bu düşüncesi İran İslam Cumhuriyeti tarafından hayata geçirilmiş Kudüs Gücü adıyla bir askeri kuvvet oluşturulmuştur. Bu güç sayesinde Gazze kurtarılmış Batı Şeria özgürleşme adımlarını atmaktadır. Bir sonraki adım Filistin’in tamamının işgalden kurtarılmasıdır.
Bu konuda samimi olanların yapması gereken bu orduya destek olmak hatta içinde yerini almaktan ibarettir. Bu ordu yerli ve milli değil içinde her kavim ve mezhepten Müslümanların olduğu ümmetin ordusudur.
Hâlihazırda direniş cephesinin muhtelif coğrafyalarındaki silahlı örgütlerin neredeyse tamamı işgalci Siyonist rejimi vuracak menzilli silahlara sahip bulunuyorlar. Yapılacak topyekûn bir saldırıda İsrail füze manyağına çevrilecek ve elindeki son teknoloji mühimmat sadece ganimet olarak direnişin envanterine dâhil olacaktır.
Rabbim direniş cephesine güç ve kuvvet, attıklarına isabet versin. Amin! (İslamianaliz)