Fatih Altaylı'nın Zırcahilliği İfşa Oldu
Türkiye’de Siyonizm savunuculuğunda başı çeken isimlerden Fatih Altaylı, Hamas’ın kurucusu Şeyh Ahmed Yasin hakkında cehalet dolu bir yazı kaleme aldı.
Altaylı’ya cevabı Maruf Çetin verdi. Yazar ve iş adamı Maruf Çetin, kişisel web sitesinden Altaylı’nın hezeyanlarını gözler önüne serdi:
Fatih Altaylı! İsrail Ahmed Yasin’i mi bırakmış?
Fatih Altaylı "Milyon dolarlık soru: Hamas’ın kurucusunu İsrail niye serbest bıraktı?" başlıklı bir yazı yazmış. Yazıda "acaba Hamas’ın kurucusu Şeyh A. Yasin’in İsrail tarafından yakalanıp, ömür boyu hapse mahkum edildikten kısa bir süre sonra aniden ve niye olduğu belirsiz şekilde serbest bırakılıp önce Ürdün’e, oradan Gazze’ye gitmesi sadece bana mı ilginç gelir!" dedi.
Sadece bu yazısı bile Fatih Altaylı'nın bir "gazeteci" olmadığını ve ne kadar cahil olduğunu gösterir. İnsan biraz araştırır, Google'a, Vikipedia'ya, Ekşi Sözlüğe filan bakar. Fatih Altaylı'nın ne kadar ezbere ve atmasyon yazdığının çok çarpıcı bir örneğidir bu.
Peki gerçek nedir?
Hamas'ın kuruluşuna fiziken değil manevi olarak önderlik eden Ahmet Yasin vücudu, boyundan aşağısı felç durumunda olan kötürüm birisiydi ve tekerlekli sandalyeye bağlıydı, ne elleri ne ayakları tutuyordu. Hamas'ın 1987'de kuruluşundan iki yıl sonra 1989'da İsrail Gazze'de bir çok Filistinli ile birlikte Ahmet Yasin'i de tutuklamıştı. Vücudunun felçli olmasına rağmen işkence gördü ve son derece kötü koşullar altında tutuldu. En temel ihtiyaçları için fiziksel yardıma bağımlı olan şeyh Yasin'i 8 yıl boyunca insanlık dışı şartlarda hapiste tuttular.
1997 senesinde ise İsrail ajanları Ürdün'de ikamet eden Hamas'ın siyasi büro başkanı Halit Meşal'e bir zehirli iğne ile suikast düzenledi. Ancak Ürdün polisi olay anında iki İsrail ajanını tutuklamayı başardı. Ürdün devleti Halit Meşal'e yapılan zehire karşı panzehirinin verilmemesi ve Meşal'in ölmesi durumunda ajanların idam edileceğini açıkladı. İki ajanını kaybetmek istemeyen İsrail panzehiri hemen verdi ve Halit Meşal'in hayatı kurtarıldı. İki ay sonra yapılan pazarlıkta da hapisteki durumu kötüleşen Ahmet Yasin'e karşı o iki ajan takas edildi. Yani 1989'da tutuklandı ve 8 yıl sonra 1997'de nasılsa öleceği düşünülerek iki İsrail ajanı ile takas edildi.
Demek ki Fatih Altaylı'nın dediği gibi öyle hemen bırakılmamış. Hele keyfi veya Altaylı'nın ima ettiği gibi gizemli bir neden için hiç bırakılmamış. İsrail'in önemsediği iki ajanı karşılığında takas edilmiş.
Fakat İsrail Ahmet Yasin'i takip etmeyi durdurmadı. 2003'te kendisine bir suikast düzenledi fakat hafif yaralarla atlattı. 2004'te de bir İsrail casusunun yerini tespit etmesi ile tekerlekli sandalyeye bağlı bedeni kötürüm bir adam olan Ahmet Yasin füze ile vurularak şehit edildi.
Fatih Altaylı hakkaten bu adam hakkında konuşurken utanmalısın.
Bu kadar aptallık, bilgisizlik, ve önyargı eğitimle de olmuyordur. (İslamianaliz)